Soma'dan çıkan insanlık öyküleri, üç sezonluk dizi olur. Önce genç madenci Murat hatırlatmıştı bize insan olduğumuzu.
Kirli çizmelerini çıkartmak istemişti ambulansta, sedye kirlenmesin diye... Kömür karasına bulanan kalplerimizi çitilemişti o sözleriyle...
Önceki gün bir başka 'insanlık resmi' yansıdı haber bültenlerine...
Soma'daki faciada ağabeyi Nurhan Yankın'ı kaybeden, kendisi de yaralı kurtulan Ahmet Yankın, ağabeyinin tabutuna sardığı battaniyeyi yıkayıp paklayıp,
Kızılay yetkililerine iade etti. Battaniyeyi alan Kızılay Soma Şube Başkanı Aziz Günal çok duygulandıklarını belirterek "Battaniyeyi genel başkanıma teslim edeceğim. Maden şehitlerimizin adına battaniyeyi genel merkezimize koymak isteriz" dedi.
Şu asalete bakar mısınız? Ahmet, devletin kendisine verdiği battaniyeye bile kıyamayıp iade ediyor. Peki biz karşılığında ona ne vermişiz Kullanılamayacak durumdaki küflü gaz maskesini... Maden için için yanarken, kürek kürek sıcak kömür çıkarılırken 'Çalışmaya devam' demişiz.
Karbonmonoksit ölçen sensörler çalışmamış. Yaşam odasını bile çok görmüşüz gencecik evlatlara...
Murat'ın çizmeleri, Ahmet'in battaniyesi... Gönlümüzde kurduğumuz Maden Şehitleri Müzesi'nin en müstesna köşesinde duruyorlar.
Keşke madenden sadece kömür değil,
'saf ve duru insan' çıkarıldığını öğrenmemiz için böyle bir facia vesile olmasaydı.