'BİRBİRİMİZİ ÇOK İYİ TANIYORUZ BAKIŞLARIMIZLA ANLAŞIYORUZ'
Süheyl-Behzat Uygur Kardeşler; ekranda gördüğümüz gibi yüksek enerjili, eğlenceli ve esprililer. Yeşilçam şarkılarıyla gösteri yapan ikiliyle Türvak Sinema ve Tiyatro Müzesi'nde nostaljik bir yolculuğa çıktık.
İkili, hâlâ eski şarkıları dinlediklerini söylüyor, yeni yapılan şarkıların ritimlerinin, sözlerinin aynı olmasından dert yanıyor. Süheyl Uygur, "Sertab Erener ve Fatih Erkoç'un şarkılarını seviyorum. İkisinin dışında eskileri dinliyorum. Yenileri bilmiyorum bile" diyor. Behzat Uygur ise şunları söylüyor: "Yeni şarkıcılardan küçük oğlum sayesinde haberim oluyor. Biz yeniyi de reddetmiyoruz ama dinleyecek iyi bir şey görmüyoruz. Ben Sıla'yı severek dinliyorum. Onun şarkıları da bana eski şarkıları hatırlatıyor."
Behzat Uygur, 'Abdulkadir' adlı şarkılarını yıllar önce dönemin şarkılarına tepki olarak yaptıklarını, şarkıyı geçtiğimiz günlerde YouTube'a yüklediklerini, şarkının 4 milyon tık aldığı söylüyor.
'Marko Paşa Müzikali'ni yıllar sonra yeniden izleyiciyle buluşturan ve büyük ilgi gören kardeşler, şimdi de 'Süt Kardeşler'i hayata geçirmeye hazırlanıyor.
Yıllardır birlikte çalışan kardeşler, aralarında hiç sorun yaşamadıklarını belirtiyor. Daha çok işle ilgili tartıştıklarını söyleyen Behzat Uygur, "Kardeş olsanız da tartışırsınız. Ortaklıklarda birbirinizin ne yapıp yapamayacağını bilmeniz lazım. Birbirinizin sınırlarına saygılı olmalısınız. Hem sahnede, hem sahne dışında birbirimizi anlarız. Hatta bakışlarımızla anlaşırız" diyor.
Merve YURTYAPAN
'SAHNEYE ŞAMPANYA YOLLUYORLAR'
'Yeşilçam Sahnede' gösterisini tamamen kendileri için yaptıklarını belirten Behzat Uygur, şunları söylüyor: "Dışarı çıkıp eğlenebileceğimiz bir şey arıyor, bulamıyorduk. Yurt dışına baktığımızda; tiyatro çıkışlı oyuncular zaman zaman rahatlamak için gece kulüplerinde sahneye çıkıp şarkılar söylüyor. 'Biz ne yapabiliriz?' dedik ve Yeşilçam şarkılarını sahneye taşımaya karar verdik. Herkes Yeşilçam filmlerini çok seviyor. 'Yeşilçam şarkılarının üzerine kabare tarzında seslendirme yapacağımız, minik doğaçlamalarla seyirciyi de içine alabileceğimiz oyunlar koyalım' dedik. Yedi kişilik bir orkestramız var. 40 şarkıyı hiç durmadan seslendiriyoruz. Hangi şarkıyı seslendiriyorsak arkadaki ekranda filminden kareler oluyor. Alternatif bir iş oldu. Seyirci hem tiyatro oyunu, hem konser izliyor. Biz de büyük keyif alıyoruz. Şarkı söylemeye değil, eğlenmeye gidiyoruz diye düşünüyoruz.
Gösterileriyle seyirciden çok güzel tepkiler aldıklarını ifade eden Behzat Uygur, 'Türkiye turnesi olabilir, Avusturalya'dan bile turne teklifi aldık" derken, Süheyl Uygur ise, "Sahneye şampanya yolluyorlar, böyle bir duruma hiç alışık değiliz" diye konuşuyor.
'Albüm teklifi aldık'
Sohbetimiz sırasında Behzat Uygur, bu kabarede ilk defa 'Hababam Sınıfı' müziğinin üzerine söz yazıldığını da sözlerine ekliyor. Bu şarkılar için albüm teklifi de aldıklarını belirten Uygur Kardeşler, albüme girmesini düşündükleri şarkıların isimlerini sır gibi saklıyor.
Özlem AVCI
'İNSANLARA MUTLULUK VERİYORUZ'
Yıllar önce 'Abdülkadir' adlı şarkılarıyla müzik piyasasına giriş yapmıştı Uygur Kardeşler. 'Oyunculuktan şarkıcılığa mı geçiyorlar?' derken şarkı söylemeye sadece sahnede devam ettiler. İki kardeş, halen 'Marko Paşa Müzikali'yle sahnede döktürüyor. Şimdi de 'Yeşilçam Sahnede' adlı yeni konsept projeleriyle sahneye çıkıp Yeşilçam filmlerindeki şarkıları seslendiriyorlar. Ancak bu kez sadece iki kişi değiller. Uğur Babürhan yönetiminde bir araya gelen ekibe, Serpil Günseli şefliğindeki orkestra eşlik ediyor.
'Keser değiliz ki!'
İkili "Bu işin eğitimini alanları tenzih ediyoruz ama şarkıları en azından detone olmadan ve canlı olarak söylüyoruz. Bazıları konserlerde bile playback yapıyor biliyorsunuz" diyerek iddialarını dile getiriyor. Uygur Kardeşler'e "En çok hangi şarkıları seviyorsunuz?" diye soruyoruz. Soruya Süheyl Uygur, "Ben en çok Emel Sayın şarkılarını seviyorum. Kendisinin büyük hayranıyım" diye, Behzat Uygur ise "Ben Hababam kolajını seviyorum. 'Fesupanallah'ı söylerken seyircinin gözündeki ışıltıyı görüyorum" diye cevap veriyor.
Bu şarkıların hâlâ neden bu kadar sevildiğine Behzat Uygur açıklıyor: Bu şarkıların, o filmlerin bir hikayesi, bir yaşanmışlığı var. Biz bu gösteriyi 30 yaş ve üstü diye düşünmüştük ama çok daha genç olanlar da gelmeye başladı. Eski eserleri yeni versiyonlarıyla nesilden nesle aktarmalıyız. İnsanlar bizim gösterimizden mutlu ayrılmak istiyorlar. Biz de onlara mutluluk veriyoruz."
Behzat Uygur, "İstek parça alıyor musunuz?" sorusuna da esprili bir cevap veriyor: "Doğaçlama tabii ki yapıyoruz. Ama biz Mustafa Keser değiliz ki; bizim o kadar repertuvarımız yok."
İlker GEZİCİ