Diyarbakır'da anneler HDP merkezinin önünde eylem yapıp dağa kaçırılan evlatlarını istiyorlar. Oğlu zorla PKK tarafından kaçırılan annelerden biri olan Emine Kaya şöyle diyor: "...Oğlumu HDP'den istiyorum. HDP, oğlumu götürmüş, onların eline vermiş. Onların çocukları Amerika'da okuyor, niye kendi çocuklarını göndermiyorlar? Çocuklarımızı Kandil'e götürüyorlar. HDP, Kandil'dir. Ben çocuğumu istiyorum..." Kurulduğu günden beri Kandil'in dümen suyundan giden HDP'nin kaçırılan çocuklar için girişimde bulunmamasına, bir açıklama dahi yapmamasına şaşırdık mı? Emine Ana her şeyi özetlemiş. HDP=Kandil.
SANATÇILAR SUSUYOR
HDP'li siyasetçilerin çocukları ABD'de, Avrupa'da okurken, fakir ailelerin çocukları Kandil'e yollanıyor. Sonrasını hepimiz biliyoruz; bu çocuklar ya çatışmalarda ölüyorlar ya da cezaevine giriyorlar. Örgüt tarafından kandırılan ya da kaçırılan kız çocuklarının durumu ise daha vahim. PKK'nın kız çocuklarını seks kölesi yaptığı 2016 yılında Hakkari'de çatışmada ölen Rojbin Delil adlı kadın teröristin sırt çantasından çıkan tabletteki şifreli dosyalarda ortaya çıkmıştı. İnsan hakları savunucuları neden bu çocuklar için PKK'yı kınamıyorlar? Paris'te üç PKK'lı yöneticinin öldürülmesini kınarken "Ben bir insan hakları savunucusu olarak bunu yapmak zorundayım" diyen CHP'li Canan Kaftancıoğlu, neden bu çocuklar için tek kelime etmiyor? Devleti protesto ederken sesleri gür çıkan sanatçılar, akademisyenler neden susuyor? HDP'nin kapısında bekleyen anneler; ünlülerin, insan hakkı savunucularının, akademisyenlerin ve CHP-HDP ittifakına destek veren siyasetçilerin maskesini düşürdü. "Çocuklar ölmesin" diyordunuz. İşte hodri meydan; HDP'nin önünde bekleyen analara destek olmayacak mısınız? Kaçırılıp savaş makinesine dönüştürülen, seks kölesi yapılan çocuklar için söyleyecek bir sözünüz yok mu?