HBO Max'in 2022'de Türkiye'de yayına başlayacağı resmen açıklandı. Böylece HBO Max, Avrupa'da 27, dünya genelinde 67 farklı lokasyonda yayın yapacak ve geç başladığı yarışta arayı kapatmaya başlayacak.
'Game of Thrones', 'The Sopranos' gibi birbirinden iddialı orijinal yapımları bulunan HBO Max, Avrupa'daki kullanıcıların Warner Bros., HBO, DC, Max Originals ve Cartoon Network filmlerini sinemadan 45 gün sonra ücretsiz olarak seyredebileceğini de duyurdu.
Açıklanan ülkeler arasında Türkiye bulunmuyor. Çünkü ülkemizde vizyona giren filmlerin 5 ay boyunca dijital platformlarda yayınlanması yasak.
Netflix'in başı çektiği, Amazon Prime'ın atılım içerisinde olduğu, Blu TV, Exxen ve GAİN gibi yerli markaların da olduğu online video izleme platformları sektöründe 2022'de kartlar yeniden dağıtılacak gibi gözüküyor.
Nasıl okuyucu yazılı basından internete kaydıysa, izleyici de hızla TV'den dijital platformlara geçiyor.
Yerli ulusal kanallar da dijital platform yarışına katılmalı. Ulusal kanalların büyük içerik arşivi var! En çok izlenen diziler ulusal kanallarda! Aslında güçlerini birleştirip, Volt-ran'ı oluşturup, ortak bir dijital platform kursalar sektörün lideri bile olabilirler.
1998-99 yıllarında Atv, Kanal D, Star ve Show TV, reklam pazarlama şirketi Bimaş'ın çatısı altında buluşup reklam pastasının yüzde 80'ine sahip olmuştu. Benzer bir uygulama ortak online video izleme platformu için denenebilir. Televizyondaki güç dijital platforma taşınmalı.
Dijital treni kaçırılırsa meydan ABD'li şirketlere kalır! Medyada güç yavaş yavaş el değiştirebilir! Bu değişimin siyasi ve toplumsal etkileri de olur. Değişime ayak uyduran kazanır.
***
İKİ HAFTA SADECE BİP VE YAAY KULLANALIM!
WhatsApp, Instagram ve Facebook aynı anda çökünce yerli platformların öneminin ortaya çıktığı söylendi ama herkes Twitter'dan açıklama yaptı. Birçok insan Telegram'a geçti. Bip, Yaay'ı kullanan olmadı.
Bip ve Yaay'da kimse yok!
Evet, rakipler çok güçlü. Mesajlaşma kullanım alışkanlığına bağlı ama bir şeyler denenmeli. Bip ve Yaay altyapı yatırımı yapmalı ve büyük bir tanıtım kampanyası başlatılmalı.
Denemesi bedava; iki hafta ulusal bir kampanya düzenlensin. Bütün siyasi parti liderleri, şirket sahipleri, gazeteciler, fenomenler, sanatçılar vs. sadece Bip ve Yaay'ı kullansın.
Bu belki yavaş bir dönüşüm olur ama bir yerden başlanmalı! Bir gün savaşa girersek, iç savaş çıkarsa Twitter, WhatsApp, Instagram ve Facebook, Türkiye'de fişi çekerse ne yaparız?
***
'BİLEREK KÖTÜ MAÇ YÖNETTİM'
Eski hakem Mutlu Çelik, bir YouTube yayınında "Hiç şike teklifi aldınız mı?" sorusuna "Çok teklif aldım ama hiçbirini kabul etmedim. Maçları hatta geri verdim..." diye yanıtladı.
Ve şöyle bir itirafta bulundu: "Üzerimden çok para kazandılar. Yönettiğim maçlardaki bir takıma bahis oynandığı haberi kulağıma gelince maçları bilerek kötü yönetiyordum. Diğer takımı kayırıyordum ki bilerek bahisleri tutmasın. Bunları da yaptım."
O maçlardan biri de 25 Mart 2001'de Çelik'in Konyaspor'dan dört futbolcuya kırmızı kart gösterdiği, Diyarbakırspor'un 5-1 kazandığı, büyük olayların yaşandığı maç mıydı? 2. Lig'de haftanın bu en önemli karşılaşması TRT'de naklen yayınlanmamıştı!
Çelik'in 'Bilerek kötü maç yönettim' demesi de enteresan! Ya Çelik'in kulağına yanlış tüyolar fısıldandıysa! Çelik'in röportajda gülerek anlattıkları için aslında dava açılmalı!
***
ÇOK ACAYİP BİR OLAY
Antalya'da çok acayip bir olay yaşandı. Fatma K. adlı kadın, kamera kaydı alarak Doğan T.'nin üzerine doğru koşuyor "İmdat, yardım edin. Bana saldırdı" diyerek çığlık atıyor... Ancak o sırada o gencin çektiği görüntüler çok farklıydı.
Doğan T.'nin çektiği görüntü de ise 'İmdat' çığlıklarıyla koşan Fatma K.'dan kaçmaya çalışan Doğan T. var ve "Polis yok mu?" diye yardım istiyor. Bir ara Fatma K. koşarken üzerindeki tişörtü çıkarmaya çalışıyor.
O an birkaç delikanlı orada olsaydı, Doğan T. muhtemelen önce tacizci sanılarak dövülecekti. Eğer Fatma K. "Bana saldırdı" deseydi ve Doğan T.'nin elinde çektiği video olmasaydı belki de cezaevine girecekti.
Fatma K. ise sera bahçesinde ortağı M.D'nin oğlu Doğan T.'nin kendisini sürekli video çekerek rahatsız ettiğini, mobbing yaptığını ve son olayda topladığı ejder meyvelerini çaldığını iddia ediyor: "Çocuklarıma götürecek olduğum meyveyi alıp koşturunca, arkasından koşmaya başladım. Cinnet geçirdim o an, ne dediğimi bilmiyordum."
Hani insan cinnet getirince üstünü parçalar ya öyle bir şey de olmuş olabilir. Akira Kurosawa'nın 'Raşomon' filmindeki gibi her karakterin farklı anlattığı bir olayla karşı karşıyayız!
Kadının beyanı esastır, gerçekten çok bilinmeyenli bir denklem!
***
İNGİLTERE'Yİ ŞOFÖRE BOĞARIZ!
İngiltere Başbakanı Boris Johnson ülkede yaşanmakta olan ağır vasıta sürücüsü sıkıntısının Brexit'ten kaynaklanmadığını söylüyor. Ama hükümetin sorunu çözmek için başlattığı geçici vize programına sadece 127 tanker şoförü başvuru yaptı. Bu Avrupa Birliği'nde ayrılma politikasının iflasıdır!
Koskoca İngiltere şoför bulamıyor! Askerler şoför yapıldı ama ülkenin güneydoğusundaki benzin istasyonlarının yüzde 20'sine yakıt hâlâ sağlanabilmiş değil.
İngiltere yardım isterse, onları TIR, tanker şoförüne boğarız!
İngiltere'nin düştüğü acıklı durumda bile Türkiye'nin ekonomik sorunlara rağmen güçlü bir ülke olduğunu görebiliriz.
***
Altyazı
"Hayattaki asıl önemli şey istediğini almak değildir, aldıktan sonra onu hâlâ istemektir." (Love Affair)