Kayseri'de iki lise öğrencisi okul çıkışı evlerine giderken 25 köpeğin saldırısına uğradı ve 14 yaşındaki Mehmet Özer hayatını kaybetti, arkadaşı da yaralandı. Olayın yaşandığı mahallede oturan Ercan Aslı, köpek saldırılarına cebinde taşıdığı torpil ile önlem aldığını belirterek, şunları söyledi: "Çocuklarımız akşamları korkudan uyuyamıyor.
Defalarca video çekip atmamıza rağmen bizi duyan olmadı. Her seferinde 'Hayvan hakları' dediler." Evet, hayvan hakları önemli ama doğada 'survival of the fittest' (güçlü olanın hayatta kalması) diye bir kanun var: Güçlü, güçsüzü yener ve hayatına devam eder. İnsanoğlu zekasıyla doğadaki besin zincirinin tepesinde yer alan en güçlü canlıdır ama koşullar normal olmazsa zeka da yetmez.
Mehmet 14 yaşındaydı, normalde birkaç köpeğin saldırısından kurtulabilirdi ama 25 köpeğe karşı koyamazdı.
Öyle de oldu, sayıca fazla olan köpekler Kayseri gibi büyük bir şehrin ortasında zavallı Mehmet'i parçalayarak öldürdüler.
DENGE BOZULDU
Bir kedi, köpek için ortalığı inleten hayvanseverler nerede? Mehmet'in bir köpek kadar değeri yok mu? Elbette hayvanseverler de böyle bir olayın yaşanmasını istemezler ama en azından bir açıklama yapmalıydılar.
Hayvanseverler doğanın dengesini bozduklarının, büyük şehirlerde kuşların hızla yok olduğunun farkındalar mı? Bunda betonlaşmanın da payı var ama hızla artan kedi nüfusunun kuş ölümlerinde etkisi yüksek.
Hayvanseverler her köşe başına kedi maması koyuyorlar.
Kediler artık fazla mama yemekten obez oldular, hızla ürüyorlar.
Öte yandan kediler doğadaki en başarılı avcılar, karınları aç olmasa bile kuş, kertenkele, sincap vs. birçok küçük canlıyı gördükleri yerde öldürüyorlar.
Türkiye'de konuyla ilgili bir araştırma olmadığı için ABD'den örnek vereceğim.
Ünlü Nature Communications dergisinin yayınladığı araştırmada; kedilerin bir yıl içinde öldürdüğü hayvan sayısının 1.4 milyar ile 3.7 milyar arasında olduğu belirtiliyor.
Yolda görüp "Aa ne şeker şey" deyip mama verdiğiniz kedilerin küresel çapta 33 türün yok olmasında başrol oynadığı tahmin ediliyor. Ayın durum köpekler için de geçerli. Popülasyonu artan canlı, diğer türlerin yaşamını tehdit eder. Aslında köpeklerin, kedilerin de suçu yok. Bazen yaşam alanlarını ya da yavrularını korumak, bazen aç kaldıkları için, bazen de vahşi içgüdüleri yüzünden diğer canlılara saldırıyorlar.
Örneğin 2015 yılında Eskişehir'de ünlü beyin cerrahı Op.
Dr. Reyhan Pütün'ün 35 yaşındaki hayvansever kızı Erinç Pütün, beslediği köpeklerin saldırısı sonucu hayatını kaybetti.
Gelişmiş ülkelerde böyle olaylar yaşanmıyor. Sahipsiz köpekler barınağa kapatılıyorlar ve belli bir süre burada bekletildikten sonra sahiplenecek birisi çıkmazsa öldürülüyorlar.
Kulağa acımasız geliyor ama belki de doğru olan bu! Türkiye'de hızla artan kedi köpek popülasyonu kontrol altına alınmalı. Evcil kediköpek satışı yasaklanmalı ya da sınırlandırılmalı. Kedi, köpek beslemek isteyenler barınaktaki dostlarımızı sahiplenmeliler.
Mehmet sizin de çocuğunuz olabilirdi!