Yaşadıklarımız her ne kadar geçmişte kalsa da anılarımızda sürekli olarak yaşamaya devam ediyor. Kova Çağı'nın eşiğinde oturduğumuz bu günlerde, jenerasyon gezegenleri yer yüzünü bu kadar sıkıştırırken, bir günde ömre bedel olaylar yaşıyoruz. Hafızamızda ölümsüz hale gelen bu anılar, her yeni günde kayıp giden zaman gibi bizleri şaşırtıyor. Şaşırtmaya da devam edecek…
Tıpkı bir kelebeğin ömrü ve güzelliği arasındaki o adaletsiz çelişki gibi hayat; ağzımıza bir parmak bal çalıp gidiyor…
PİŞMANLIKLAR
HANGİMİZ PİŞMANLIKLARI GÖZ ARDI EDEBİLİYORUZ?
Kısacık zaman dilimlerine birçok şeyi sığdırmak isteriz. Bu durum da ister istemez gözden kaçırdığımız noktalar da olmuyor değil. Gerek yaptıklarımız gerekse de sarf ettiğimiz sözcükler, kendi içerisinde haklılık payı barındırsa da sonuç ne yazık ki her zaman beklediğimiz gibi olmayabiliyor. Hal böyle olunca hangimiz pişmanlıklarımızı göz ardı edebiliyoruz ya da keşke lerle dolu bir hayatın olmadığını söyleyebiliyoruz?
SANALLIĞIN İÇİNDE FOTOSENTEZ YAPAN BİTKİLERE DÖNMEK ÜZEREYİZ
Karşımıza çıkan bin bir türlü insana körkütük, en saf duygularımızla yaklaşmamayı öğreten hayat değil miydi bize? Yeri geldi politik davranmayı, en sert bir şekilde öğrendik; acımasız bir sahteliğin içine büründük. Ama yine de dostluklarımız için hak ettiğinden fazlasını vermeyi bildik. Hayatın gerçeklerine karşı sevgimizi dibine kadar yaşadığımız oldu. Demiştik ya işte kırıla döküle, durmayı da öğrendik hayatla birlikte.
YIPRANDIK, KIRILDIK
ESKİDEN KALEMLE SİLİYORDUK, ŞİMDİ RESİMLERİ SİLİYORUZ
İnsanlar, olaylar… Sadece hayat değildi kıran bizleri. Yapılanları affetmediğimiz gibi kendimize de yakıştıramadık olanları. Yıprandık, çok kırıldık. Her şeyi bir kalemde silip kenara attık. İçimizden hiç gelmese de kendimizi mecbur hissettik. Bir daha aldanmamak için. Canımız bu kadar yanarken, bir daha yüreğimizin sesini dinleyerek hareket etmeyi yediremedik kendimize haklı olarak. Zamanı geldiğinde vazgeçmeyi öğretir hayat bize… 'Hep tek hep yek başına' derler ya işte ondan!
Hayat akıp gidiyor bir anda elden avuçtan…