Babalar Günü'nün en anlamlı haberlerinden biriydi.
Hakkari Yüksekova'da yaşayan Aydın Güzel'e kızı Yağmur, "İstanbul'u ve Boğaz Köprüsü'nü görmeyi çok istiyorum baba. Beni oraya götürür müsün?" diye sormuştu.
Maddi durumu kısıtlı olan babanın, bu isteği yerine getirme şansı yoktu. O da düşündü taşındı ve bir yol buldu. 'Kızım Boğaz Köprüsü'ne gidemezse ben de Boğaz Köprüsü'nü kızıma getiririm' dedi ve evinde bir Boğaz Köprüsü maketi yaptı. Tıpkı gerçeği gibi ışıklandırdı.
Yetinmedi; bir de ses sistemi kurup vapur düdüklerini, martı seslerini ekledi.
Bu haberin ardından valilikler, belediyeler. kamu kuruluşları, tur şirketleri ve hayırseverler, Yağmur ile babasını İstanbul'a getirip Boğaz'da tur atırmak için birbirileriyle yarışa giriştiler. Bu 'hayırseverlik konkurunu' göğüsleyen ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi oldu. Minik Yağmur ile babası hemen Hakkari'den İstanbul'a getirilip Boğaz'da kral ve kraliçeler gibi ağırlandı. Belediyenin hanesine de kocaman bir artı işareti düştü.
Bu haberin yayınlandığı gün, ekranlara bir hayal daha yansıdı.
'Kim Milyoner Olmak İster?'de yarışan bir hanım yarışmacı "Kazanacağınız parayla ne yapacaksınız?" diye soran Murat Yıldırım'a şu yanıtı verdi: "Paranın bir bölümünü dolara çevirip yüksekçe bir yerden aşağıya doğru saçacağım.
Paraları toplayanları izleyip mutlu olacağım..." Bu denli kaba ve görgüsüz bir hayale kimsenin 'sponsor' olacağını sanmıyorum...