Elimde kumanda, kanallar arasında dolaşırken Saba Tümer'i CNN Türk'teki programında elinde mendil, gözyaşı dökerken görünce irkildim. Kahkahalarıyla ünlü hanımefendinin neden gözyaşlarına boğulduğunu anlamak için hemen kayıtlardan başa döndüm. Meğer, Saba Tümer'in gözleri gülmekten yaşarmış. Onu kahkaha krizine sokup -ki bu pek zor değilgözünden yaşlar getiren ise Galatasaray'ın eski milli futbolcularından Hasan Şaş'ın anlattıklarıymış. Dost meclislerinin gizli stand-up'çısı Hasan Şaş'ın özellikle uçuş korkusuyla ilgili anlattıkları, Saba'yı neredeyse koltuğundan devirecek kadar komikti. Milli Takım'ın Kore'ye yaptığı yolculuk sırasında uçak büyük bir türbülansa girmiş. Burun üstü hızla irtifa kaybederken, herkes dua okumaya başlamış. Hasan Şaş o anı şöyle anlatıyor: "Bildiğim dört duayı da okudum ve her seferinde başa döndüm. Baktım ki ön koltukta Hakan Ağabey (Şükür) sürekli farklı dualar okuyor. Ben de dedim ki, Allahım Hakan Ağabey'in tüm dualarına ben de katılıyorum..." Bu olaydan sonra Hasan Şaş korkusundan hep kokpitte yolculuk etmiş. Şaş'ın bir kokpit macerası ise şöyle: "Acayip puslu, yağışlı bir havada Van'a iniyoruz. Ben kokpitte iki kaptanın arasındayım. Bir ara sağdaki kaptan, soldakine 'Pisti görebiliyor musun?' diye sordu. Ben bunu duyduktan sonra iki koltuğun arasına düşüp, bayılmışım..." Uçak korkusu yüzünden kısa bir süre önce aldığı son model otomobilinin 20 bin kilometreye ulaştığını ve karayollarındaki tüm lokanta sahiplerinin kendisini yakından tanıdığını söyleyen Hasan Şaş, uçakla yaptığı zorlu bir Romanya seyahatini ise şöyle nakletti: "Yine türbülans vardı. Manzarayı anlatıyorum: Yanımdaki host (erkek kabin görevlisi) ile el ele tutuşmuşuz, ikimiz de hüngür hüngür ağlıyoruz..." Bunları dinlerken Saba'nın halini düşünebiliyor musunuz?