Türkiye'ye göç eden Suriyeliler'in dramını son derece gerçekçi bir şekilde anlatan Andaç Haznedaroğlu'nun filmi 'Misafir'den bu köşede övgüyle söz etmiş, önyargıların ortadan kaldırılması için bu filmin mutlaka izlenmesi gerektiğini söylemiştim.
Ancak film kısıtlı sayıda salonda gösterime girince, izleyicinin bu hakkı da sanki elinden alınmış gibi oldu.
Okurumuz Bünyamin Osmanoğlu da bu gerçekten hareketle eleştirilerini sıralamış:
"Sevgili Yüksel Abi'm, senin yazını okuduktan sonra 'Misafir' filmi çok ilgimi çekti, fragmanını izledik ve gitmeye niyetlendik. Çevremde bulunan (Anadolu Yakası) dört tane sinema salonunda olmadığını gördüm ve hepsi ile iletişime geçtim. Bana verdikleri cevap; salon sayıları, film yoğunluğu gibi şeyler oldu. Ben buna inanmadım. O sinemalardaki filmlere baktım, bana göre saçma sapan yerli filmler ve yabancı film çokluğu vardı.
Onlara "Mülteci olayını anlattığı için mi filmi vizyona almadınız?" diye defalarca sordum, cevap veremediler.
Bu sorunu Andaç Haznedaroğlu'na Intagram'da sordum ve bana 'Sinemalar maalesef film seçiyor' dedi.
Kesinlikle çok doğru söyledi. İyi bir mesaj veren filmi izleyemediğim için de çok üzgünüm. Filmin oynadığı bana en yakın olduğu sinema 1.5-2 saatlik mesafede. Bizler kaliteli filmler izlemek istedik, suç mu işledik abi? Saygılarımla..."
