Yeni futbol sezonunda en çok
Galatasaray'ın mor forması tartışılıyor. İddialı bir renk. Yani tam
Galatasaray'a göre... Ama mor aynı zamanda
"şidddet ve zulüm" içeren bir renktir. Örneğin koca dayağından kaçan kadınlar
"Mor Çatı" olarak bilinen sığınma evlerinde huzur ararlar. Ya da tacizden, sarkıntılıktan bunalan kadınlar
Taksim'de protesto gösterisi yaparken ellerine başları mor renkli toplu iğneler alırlar... Demem o ki, renk seçerken,
"anlamlarına" da dikkat etmek şart!.. Benim bu sezon dikkatimi çeken ise hakemlerin formaları...
Erman Toroğlu "Maraton"da açıklayıcı bilgiler verdi. Federasyon bu yıl formalar için bir başka firma ile anlaşmış. O firma da aceleden tüm hakemlere üzerinde sadece
Türkiye Futbol Federasyonu'nun kokartı bulunan formaları giydirmiş. Şimdi
FIFA kokartlı hakemlerimiz bile lig maçlarına bu kokart ile çıkmak zorunda kalıyor. Tabii göğüslerinde o spor firmasının kocaman logosu ile...
Erman Toroğlu ve
Şansal Büyüka bu
"gizli reklam" konusunda kendilerine gösterilen hassasiyetin niye o firmaya ya da
Federasyon'a da gösterilmediğinden yakınıp durdular. Bence yerden göğe haklıydılar. Gelelim, hakem formalarına neden takıldığıma: Kokartlar alışılageldiği gibi sol göğüs üzerinde değil, önlük gibi yakanın altında duruyor. Hakem düdüğünü ağzına göürdüğünde
"otoriter bir görüntüden" ziyade, ortaya
"emzik emen önlüklü bir bebe" görüntüsü çıkıyor!.. Madem bugün futbol üzerine ahkam kesiyoruz bir de
"Zihni Sinir buluşu" yapayım. Bir dönem ciddi ciddi kalecilik yaptığım için iyi bilirim. Kaleciler maçın heyecanı ile yerlerini kaybetmemek için başlama düdüğünden önce iki direğin tam ortasından başlayıp, ceza sahası ön çizgisine kadar ayaklarıyla çimin üzerine çizgi çekerler. Böylece kaleyi "ortalamak" isterler. Bu kaygı, maç öncesinde kalecilerin tavuk gibi çimenin üzerinde eşelenip durmasına benzeyen tuhaf bir görüntü yaratır. İcatlar, ihtiyaçlardan doğar. Demek ki kalecilere yardımcı olmak için kale çizgisinden başlayıp, penaltı noktası üzerinden geçerek, ceza sahası ön çizgisine uzanan bir "rehber çizgiye" ihtiyaç var. Bu çizgi neden futbol sahalarına ilave edilmez, anlamış değilim. (Eğer bu önerim kabul edilirse, sözkonusu çizgiye adımın verilmesini istiyorum!.. Ne havalı olur ama?
"Bosman Kuralı" gibi...)