Yazacağım... Hep yazacağım. Ta ki, birileri çıkıp, gurbetteki televizyon izleyicilerinin
"ikinci sınıf vatandaşlar olmadığını" anlayana dek...
Yakından Kumanda köşemize gurbetten şikayet yağıyor. İşte
"isyancı" gurbetçilerimizden
Yasemin Göl'ün satırları: "Sevgili Yüksel Bey, o kadar öfkeliyim ki bunu sizinle paylaşmak istedim. Çünkü bunu sizden başka kimse dile getiremez. Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarının Türk kanalları ile ilgili şikayetlerini çok fazla dile getirmenize rağmen artık iyice zıvanadan çıktılar. Televizyonda mutlaka olması gerektiğini düşündüğüm kişinin programı yerine bize burada saçma sapan yarışmaları izlettiriyorlar ve bizi kimse muhatap bile görmüyor ne yazık ki... Bahsettiğim programlar Okan Bayülgen'in Medya Kralı ve Muhabbet Kralı programları. Anında telefona sarılıp, Kanal D'yi aramama rağmen, telefonda hiç bir şekilde yardımcı olamadıkları gibi bir de alaycı konuştular. 32. Gün gibi bir programı bile Türkiye'dekiler perşembe izlerken biz belki gündemin çoktan değiştiği cumartesi aksamı izleyebiliyoruz. Biz burada altı Türk kanalına aylık 30 Euro televizyon vergisi ve yine ayda dokuz Euro kablo ücreti vermemize rağmen, bize yapılan haksızlığa artık isyan ediyoruz. Türkiye'ye geldiğimizde gördüğümüz ikinci sınıf insan muamelesi yetmedi, şimdi kendi evlerimizde de bu muameleyle karşı karşıyayız... Kime şikayet edebiliriz, ne yapabiliriz? Lütfen yardımcı olun. Buraya yayın yapan Avrupa kanallarına inanın bir dakika sabredemezsiniz. Star TV öğleden akşam haberlerine kadar acayip bir yarışma programı izlettiriyor. Kanal D akşam olunca, aynı yarışmayı dayıyor burnumuza. Reklamlar zaten felaket, diyecek hiç bir söz bulamıyorum. Aklı başında birkaç adamdan biri olan Okan Bey'in programına da el atılınca, artık sabır kalmadı bende. Tekrar rica ediyorum sizden LÜTFEN YARDIMCI OLUN, LÜTFEN!"
Bir S.O.S. sinyali de
Almanya'dan,
Fatma Schweizer adlı okurumuzdan geliyor:
"Allah aşkına soruyorum size Yüksel Bey; Avrupa'da yaşayan Türkler aptal mı? Niye bize bu saçma sapan programlar reva görülüyor? Herkes, Bak Şu Duvara, Wipe Out, Muhabbet Kralı, Medya Kralı seyrederken biz şu artık nefret ettiğimiz, neredeyse televizyona yumrukla girişmek istediğimiz 'Aaaa, hadi bulun bakalım, bu karede insan kafası nerede? A ile başlayan şehirlerimizi söyle' diyen ucuz programlara mahkum ediliyoruz. Haftalarca Avrupa Show TV, Wipe Out'un reklamını verdi, heyecanla bekledik ve hüsran... Okan'ın programları üç gün olmasına rağmen biz sadece cumartesi akşamıyla yetinmek zorundayız. Neden? Neden biz bu programları hak etmiyoruz?" Gurbette sıla özlemini giderecek en kestirme yol, bizim televizyonları izlemek. Köle gibi çalıştıkları işlerinden yorgun argın dönen insanlarımız, sadece ekran karşısındaki o kısıtlı sürelerde vatan hasretlerini dindirmeye, kendilerini
"buralarda" hissetmeye çalışıyorlar. Bari bu kadarını onlara çok görmeyin...
