Almanya'nın Frankfurt şehrinde doğan Gülper Özdemir, eğitim hayatının bir kısmını da orada tamamlayıp, bu eğitimi Paris'te aldığı oyunculuk eğitimiyle taçlandırmış. Eğitim hayatını Amerika'daki Truman State University'de tamamlayan oyuncu, zaman içinde hem Türk hem Alman tiyatrolarında da sahne aldı. 30 yaşındaki Özdemir, şimdilerde atv ekranlarında yayınlanan 'Gül Masalı' dizisindeki 'Gonca' karakteriyle adından söz ettiriyor. Şamdan Plus dergisi, Özdemir'i bir günlüğüne dizi çekimlerinin sürdüğü Isparta'dan alıp İstanbul'a getirip keyifli bir çekim gerçekleştirdi.
'Gül Masalı' nasıl bir yolculuk sizin için?
Senaryo bana tam doğum günümde geldi ve bunun ilginç olan tarafı ise senaryodaki benim karakterim de tam doğum gününde bir haber alıyor ve hikayesi o gün başlıyor. Isparta'ya gidiyor ve orada kalıyor. O açıdan biraz da aslında onunla aynı kaderi paylaşmış olduk.
'Gül Masalı'nın senaryosunu okuduğunuzda, rolü kabul etmeniz konusunda size 'evet' dedirten şey neydi?
'Gonca'nın bir şeylerin peşinde koşması ve o yolculukta yaşadığı zorluklarla değişim yaşaması beni karaktere çok yakın hissettirdi. Hikayenin daha çok bir kadın hikayesi olması ise heyecanımı artırdı...
AT ÇİFTLİĞİNE GİDİYORUM
Canlandırdığınız karakter hayata yeniden başlamaya çalışıyor. Sizde başlangıçlar sancılı mı yoksa rahat mı olur?
Hayat tekdüze gitmiyor hiçbir zaman. Zaten gitmesin de, çok sıkıcı olurdu... Başlangıçlar ne kadar heyecanlı olsa da, bir o kadar da zordur bence. Çünkü yenidir. Neyle karşılaşacağını bilemezsin. Emek ve sabırla olan her şey yolunu bulur.
Rutin bir gününüz nasıl geçer?
At çiftliğine gidiyorum. Doğanın içinde olmak bana huzur veriyor ve aynı zamanda açık havada spor yapmış oluyorum.
Almanya'da doğmuş, uzun yıllar orada yaşamış, hatta hayatının bir dönemini de Paris'te geçirmiş biri olarak, şimdi geriye dönüp bakınca kendinizi en ait hissettiğiniz yer neresi oluyor?
Nerede olduğumun pek bir önemi yok. Kendimi en ait hissettiğim yerin sevdiklerimin yanında olmak olduğunu daha yeni anlamaya başladım. Ondan önce hep bir arayış içindeydim sanırım. Ait olduğum yeri arıyordum belki de.
Hangi konuda 'hep en iyi' olma şansınızı kullanmak isterdiniz?
Hayatta her konuda en iyisi olmak isterdim tabii ama bir seçim yapmam lazım madem, empati derdim. İnsanları daha iyi anlama ve çözümleme yeteneğim daha iyi olsun isterdim.
Unutamadığınız bir anınızı anlatmanızı istesek...
Zaman geçtikçe üzücü anılarımın etkisi azalıyor bende. Şanslı hissediyorum kendimi. Güzel anılardan bahsetmek gerekirse, biri İstanbul'a gelmek oldu. İlk set günümde eve dönüş yolunda "Eğer gece saat tam 12'de Boğaz Köprüsü'ne yetişirsem, İstanbul'da kalacağım" diye totemim vardı, yoksa sihir sona erecek ve yurt dışına geri dönecektim. Yetiştim ve sonuç; İstanbul'da kaldım.
KONFOR ALANINDAN ÇIKMALIYIZ
En son ne için mutluluktan havalara uçtunuz?
Gün içinde birçok şey için havalara uçabiliyorum. Mesela güzel yemek yediğimde, sette erken paydos verildiğinde, şu an uzakta olan sevdiklerimi gördüğümde, duygulu bir sahnenin üstesinden geldiğimde ve tatil programı yaptığımda.
'Azla yetinmek' konusu sizin için ne anlam ifade ediyor?
Mütevazı olmak başka bir şey. Yani mütevazı olmak demek, 'elindekiyle yetinmen gerek' demek değil. Elimizdekinin değerini bilip şükretmeliyiz ama daha fazlasını istemek doğamızda var ve istemeliyiz de. Azla yetinmek daha çoğuna cesaret etmemektir. Risk almanın ve konfor alanından çıkmanın insanı başarıya götüreceğini düşünüyorum.
AİLEMİN DESTEĞİYLE ZORU BAŞARDIM
Nerede, nasıl bir çocukluk geçirdiniz, biraz anlatır mısınız?
Almanya'da doğup büyüdüm;
sevgi dolu bir ailenin
içinde... Evin küçük prensesiydim.
Ailem her konuda
bana destek çıktı, bir
dediğimi iki etmediler
hiçbir zaman. Bu
konuda gerçekten
çok şanslıyım. Çok küçük
yaşlarda tek başıma ülke
ülke gezmeye başladım.
Başta korksalar da zamanla
güvenlerini kazandım.
Onların desteğiyle zoru başardım.
Eğitimimi tamamladım,
özgür bir şekilde
ülke ülke gezdim ve
şimdide sevdiğim
mesleği yapıyorum.
SANAT FİLMİNDE OYNARSAM HAVALARA UÇARIM
Şu an sizi mutluluktan havalara uçuracak bir şey olsa, bu ne olur?
Bilmem çok şey var. Mesela
bir sanat filminde oynamak isterdim...
Bu beni havalara uçururdu.
Ya da dünyayı gezebilme
serüvenime tekrardan vakit ayırıp
gezmek isterdim... Ya da bütün
sevdiklerimle bir araya gelmek
beni çok mutlu ederdi, malum çoğu
şehir veya yurt dışında.
Mutluluktan ayaklarınızın yerden kesildiği anlarda mesela, belki de mutluluk sarhoşluğuyla kendinizden uzaklaştığınız oluyor mu hiç?
Tam tersi, böyle anlarda kendime
ve etrafıma daha da çok
odaklanıyorum.
OLMAZSA OLMAZIM YEMEK
Hayatta "O olmadan olmaz" dediğiniz herhangi bir şey var mı?
Yemek yemeği seviyorum, yemek
olmadan olmaz.
İkili ilişkilerde nasılsınız?
O anki ruh halime göre hareket
ediyorum. Aslında son derece
sakin gözüküyorum, ilişkimde veya
sevdiklerime karşı duygularımı
her zaman net bir şekilde ifade
ediyorum.
RİSK ALMAYI SEVİYORUM
Ünlü olmadan önceki siz ve şimdiki haliniz arasında kıyaslama yapacak olursanız... Sizi siz yapan en önemli özelliğiniz nedir?
Öyle bir ayırım yapamam. Seneler geçtikçe edindiğim tecrübelerin beni değiştirdiğini söyleyebilirim sadece. Artık ne istemediğimi daha iyi biliyorum. Mükemmel olmaya çalışmıyorum mesela çünkü mükemmeliyetçilik başkasına odaklıdır. Risk almayı seviyorum ve bu beni daha özgür hale getiriyor.
KIYAFETLERİMİ RUH HALİME GÖRE SEÇERİM
Moda olana bakış açınız nasıl peki?
Sıkı bir moda takipçisi
değilim ama
ilgimi çekmiyor da
değil. Farklı giyinmeyi
seviyorum. Temiz ve
güzel giyinmenin ruhumuzu
etkilediğini
düşünüyorum. Bu da
benim için yeterli.
Kıyafet seçimlerinizde trendler mi yoksa o sıradaki ruh haliniz mi belirleyici oluyor?
Kıyafetlerimi genellikle
ruh halime
göre seçiyorum ama
tabii ki vitrinde veya
sosyal medyada gördüğümüz
kıyafetler de
seçimlerimi etkiliyor.