Çocukluğundan itibaren şarkıcı olmayı hayal eden güzel oyuncu Gözde Mukavelat'ın kariyer seyri, üniversite sınavına girdiği gün babasını kaybedince değişmiş ve İzmir'de kalmak yerine hayata atılmak için soluğu İstanbul'da almış. Tabii müzikten vazgeçmemiş ama mesleği artık şarkıcılık değil, oyunculuk olmuş. Profilo AVM'deki Time Out Bowling Center'a giderek çocukluklarımızdaki gibi saf ve masum duygularla, güle eğlenerek oyun oynamak, yenmek-yenilmek istedik. Mukavelat'la mücadelelerle dolu hayatı ve rol aldığı yarı animasyon film 'İstanbul Muhafızları: Ab-ı Hayat Çeşmesi'ni konuştuk.
İzmir'de başlayan bir çocukluktan sonra İstanbul'la yolunuz nasıl kesişti?
Okul zamanımda sosyal yetenekleri daha kuvvetli bir çocuktum. Uzun süre baleyle uğraştım ve TRTÇocuk Korosu'nda yer aldım. Bir yandan da çocuk mankenlik yapıyordum. İlk reklam filmimi 14 yaşındayken çektim.
'YÜZÜN SİNEMATOGRAFİK' DEDİ
Oyunculuğa adım atınca müzik hayatınız ne oldu?
Çocuk korosundan sonra gençlik korosuna geçtim. Sonra hocalarım beni radyo sınavlarına sokmak istediler ama benim hayalim başkaydı; konservatuvar sınavlarına girip iyi bir müzisyen olarak Eurovision'da ülkemi temsil etmek istiyordum. Bu niyetle İstanbul'a geldim.
Sonrasında birtakım aksilikler yaşamışsınız...
Evet, anne ve babam ayrıydı ve öyle büyüdüm. Tam kendimi hazırlama dönemimde babam rahatsızlandı. Üniversite sınavındayken babam vefat etti. Aynı zamanda o gün Babalar Günü'ydü. Babamı kaybedince İzmir'e karşı fobim oldu. O dönem İzmir'den uzaklaşmak için İstanbul'a geçtim ve bir an önce hayata atılıp kendimi toparlamak istedim. Müzik benim hayatım ve bu içimde ukde kaldı.
Ama vokalistlik yapmışsınız, hatta bir de single çıkarmışsınız...
2.5 oktav sesim vardı, Özcan Deniz ve Hülya Avşar'a vokalistlik yaptım. Sonrasında da Barış Engürlü ile beraber sözleri bana ait olan 'İz' isminde bir parça yaptık. İstediğim şeyi sonuna kadar götüremedim. Bunun nedeni de tembellik değil, imkansızlıktan. Sonra klip yönetmeni Deniz Akel ile karşılaştım. Bana "Senin çok sinematografik bir yüzün var, muhakkak ekran önünde olmalısın" demişti. Bu gazları alıp oyunculuk yolunda devam ettim.
PİMPİRİKLİ BİR ANNE OLURDUM
Artık mesleğinize oyunculuk diyebilir miyiz?
Evet, Allah benim yolumu açtı ve mesleğim oldu. Buradan para kazanıp müzik yapmayı yine istiyorum. Çünkü single'ım çıktığı zaman, kaliteli müzik yapmak için paraya ihtiyaç olduğunu gördüm. Çocukken, sırf akustiği iyi diye merdaneli çamaşır makinesine kafamı sokup şarkı söylüyordum.
Gösteri dünyasında kariyer planı yapmak sizi korkutmuyor mu?
Korkutmuyor, çünkü doğal yaşıyorum. Evden işe, işten eve giden bir insanım ve kariyerim boyunca hiç entrika kovalamadım. Aşksa aşk, hayatım boyunca sadece konu olsun diye sevmeden kimseyle beraberlik yaşamadım.
Daha gençsiniz ama kariyer mücadelesi aile kurmanıza engel olmaz mı?
Benim aile kurabilecek birine güvenim kalmadı ki. Belki çocuk için evlenilebilir ama onu da pek istediğimi söyleyemem. Çünkü sürekli yanında olmam gerekecek.
Biraz bencil misiniz?
Hayır, hiç değilim. Kendi konforumu değil, çocuğumun konforunu düşünürüm. Her dakika elimin çocuğumun üzerinde olmasını isterim. Dünya artık çok karışık. O yüzden pimpirikli bir anne olurum. Hem iş yapıp hem çocuk büyütmenin kolay olmadığını düşünüyorum. Şu an 33 yaşındayım, annemle yaşıyorum ve sorumluluklarım var.
30'lu yaşlardan sonra hayatınızda ne değişti?
30 öncesinde insanları sırf kırmamak için onlara bir şey söylemiyor ve kendimi üzüyordum. Şimdi kırılacağını dahi bilsem, "Dost, doğruyu söyler" diyerek içimde hiçbir şeyi tutmuyorum.
GERÇEK OYUNCU DEĞİLSENİZ ANİMASYONDA ZORLANIRSINIZ
'İstanbul Muhafızları' nasıl bir proje oldu?
Türkiye'nin yarı animasyonlu ikinci filmi oldu. Çocuklara yönelik zannediliyor ama öyle değil. Çünkü herkesin izleyebileceği bir film çektik. Bir aksilik olmazsa Ekim ayının sonunda da Cannes'a gidecek.
Animasyon çekmek zor mu?
Tek kişi oynadığınızda çok sıkıntı yok ama üç-beş kişi aynı ayna, aynı yere bakarak tepki ve duyguları vermek zor olabiliyor. Eğer gerçek anlamda oyuncu değilseniz zorlanabilirsiniz. (Gülüyor)
SET EKİBİYLE PAYLAŞMAK İÇİN ÜCRETİMİ ARTIRMIŞTIM
Oyunculuk ücretinizi artırdığınıza yönelik magazin haberleri de çıkmıştı...
Çok yüksek para isteme sebebim şuydu: Setteki insani çalışma şartları bize göre değildi. Dış çekimler için karavan, kahvaltı ve ulaşım gibi şeyler gerekiyordu. Tabii bu benim için değil, tüm ekip içindi. "Bu sette seneye de huzurlu çalışabilmemiz için ben bu parayla setin gerekliliklerini karşılayacağım" dedim. O parayı kendim yemek için istemedim, Robin Hood'luk yapmaya çalıştım.