Güzel bir Türk sanat müziği eseriydi ama Reza Zarrab-Ebru Gündeş merkezli haberlerin ardından adeta 'haber cingılı' haline dönüştü. Hangi haber bülteninde, magazin programında konuyla ilgili yeni bir gelişme olsa, editörler hemen bandın başına Ebru Gündeş'in sesinden bu şarkıyı bağlıyor:
'Gidiyoooor gönlümüüüün efendisiiii...' Yani şarkının bestecisi, söz yazarı dava açsa; sırf haber merkezlerinden toplayacağı telif tazminatıyla köşeyi döner.
Durum, Ebru Gündeş'i de rahatsız etmiş olacak ki, geçen hafta bu şarkıyı bir daha seslendirmeyeceğini açıkladı. Keşke açıklamasaydı.
Şarkı bir kez daha ana haber bültenlerine taşındı.
Gündeş bir kez daha yanık yanık söyledi, ekranlar bir kez daha Boğaz'daki ikiz yalıyla, lüks otomobillerle, yarış atlarıyla doluverdi...
Ben bir yayıncı ya da yapımcı olsam, hemen gidip hayat öyküsü için Ebru Gündeş ile bir telif anlaşması yapardım. Zira Gündeş'in yaşam öyküsü, dünyada pek az senaristin hayal gücüne denk düşecek dramlar ve sürprizlerle yüklü. Kader onu hep hayatın sınırlarına doğru sürükleyip sonra geri getiriyor. Mütevazı bir yaşamdan yıldızlığa uzanan hayat yolculuğunun içinde neler yok ki? Canlı yayında ölümden dönmeler, lüksün ve şöhretin zirvesinden 'yalnız kadınlığa' sürüklenmeler...
Kim bilir daha bu 'ilahi senaryonun' devamında neler var... Filmi çekilse, gitmez misiniz?