Niyetim, mensubu olduğum ve severek icra ettiğim gazetecilik mesleğini itibarsızlaştırmak değil ama ne yapsak, ne etsek vatandaşa gazete okutamıyoruz. Bunun çeşitli nedenleri var. Hepsini sıralayıp keyifli pazar gününüze limon sıkmak niyetinde değilim.
Ama gerçek şu ki, nüfusuna oranla en az gazete okuyan ülkelerden biriyiz. Hele şimdilerde işin içine bir de internet girince, bayiden insanlara gazete aldırmak iyice güçleşti.
Bizler belki gazete okumuyoruz ama dünyanın en iyi 'gazete kullanıcıları'yız. Nasıl mı?
Sıralayayım:
CESET TORBASI: Özellikle trafik kazalarında gazeteleri, ceset torbası olarak kullanırız. Ölenlerin üstü anında gazete sayfaları ile kapatılır. Muhabirlik dönemimde, cesedin üzerine eğilip; örtülen gazetedeki haberleri okuyan azimli vatandaşlara bile rastlamıştım!
KESE KAĞIDI: Gazeteler uzunca bir süre pazar esnafına ve seyyar kuruyemişçilere hizmet verdi. Gazete kağıdından yapılan kese kağıdı ve külahlara halen pek çok taşra kasabasında rastlamak mümkün. Gazeteler günümüzde de en pratik 'paketleme aracı' olarak kullanılıyor!
PARLATMA ARACI
CAM SİLME BEZİ: Fiziksel ya da kimyasal nedenini bilmiyorum ama halen en iyi cam parlatma yöntemi; gazete kağıdı ile silmektir. Zaten medyanın en önemli işlevlerinden biri de 'parlatmak' değil mi?
VİTRİN KAPATMA: Bir mağazanın dekoru ya da vitrini değişiyorsa, camı hemen gazete ile kaplamak neredeyse lonca döneminden kalma bir esnaflık geleneğidir. Demek ki neymiş; medya her zaman gerçeği göstermez, bazen de gizlermiş!
KUŞ KAFESİ ALTLIĞI: Öyle tahmin ediyorum ki, büyük gazetelerin birçoğunun sayfa ebatlarını küçültmesinin sebebi, kuş kafeslerinin ebadına uyum sağlamaktır. Bence de gazeteciliğin en önemli misyonu, pislikleri ortalığa bulaşmadan imha etmek olmalı!
KÖPEK TERBİYE COPU: Bir yavru köpeği eğitmenin en kestirme yolu; kabahat işlediğinde bir gazeteyi cop haline getirerek, yere sertçe vurmaktır. Günümüzde bazı gazeteler bu yöntemi kendi görüşünü paylaşmayanlar için de kullanıyor.
KİRİ PASI ÖNLER Mİ?
AYAKKABI RAFI ÖRTÜSÜ: Özellikle kış aylarında ev hanımları; sokağın kiri pası eve bulaşmasın diye ayakkabı raflarının altına gazete sererler. Peki gazetelerin içerikleriyle; sokağın kirini, pasını eve taşımadıklarından emin miyiz?
PİDE KILIFI: Şimdilerde yasaklandı ama çok değil birkaç yıl öncesine kadar Ramazan ayında pide kuyruğuna girenlerin koltuk altında mutlaka gazete bulunurdu. O zamanlar gazeteler, vatandaşın 'yanmasını' önlerdi!
PARA BİRİMİ: Gazeteler ev hanımlarının özel para birimidir. Çünkü birikmiş gazetelerle, eskicilerden mandal ve leğen alırlar. "Bu memlekette gazeteler beş para etmez" diyenlere duyurulur.
MA
SA ÖRTÜSÜ: Özellikle bekar evlerinin vazgeçilmez aksesuvarıdır. Gazeteler, 'tek kullanımlık' masa örtüsü olarak öğrenci evlerinde de halen büyük bir hizmet vermektedir. Hele masaya okunmamış bir gazete serilmişse, yemek yerken aynı zamanda günün haber ve yorumlarından haberdar olma fırsatı da yaratır!
BİRA KUTUSU KILIFI: Eğer topluma açık yerde içki içecekseniz, yanınızda mutlaka gazete bulundurmanız gerekir.
Şarap şişesi için günlük gazeteler, bira kutusu için tabloid boyda hafta sonu eklerinin uygun olduğu rivayet olunur! Dikkat etmeniz gereken nokta ise; şişeyi ya da kutuyu sardığınız gazetenin üzerinde içki reklamı bulunmaması!
Yazarın Ricası: Eğer kafesin altına koyacaksanız, lütfen köşedeki fotoğrafımın alta gelmesine özen gösterin!