Geçen hafta yazdığım 'Ağaç yaşken zehirlenir' başlıklı yazıda; FETÖ'nün, masal kitaplarının bile içine sızarak miniklerin beyinlerini nasıl yıkadığını dehşet verici örneklerle sizlere anlatmıştım. Bir önceki hafta da örgütün televizyonunun, kerameti kendinden menkul dizilerinin nasıl olup da reyting listelerinde üst sıralarda yer aldığını sorgulayarak, geçmişe dönük reyting sonuçlarının araştırılması gerektiğini belirtmiştim.
FETÖ'nün aslında iletişim araçlarının tümünü nasıl sinsice kullandığı, emniyet güçlerinin araştırmaları derinleştikçe gün yüzüne çıkıyor. Meğer örgüt, televizyon dizilerini gizli bir haberleşme aracı olarak da kullanmış.
Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı'nın hazırladığı 52 sayfalık FETÖ/ PDY raporunda; örgütün, medya üzerinden algı operasyonu yaptığı iddia edildi. Habertürk gazetesinden Mustafa Şekeroğlu'nun haberine göre; örgüt içerisinde faaliyet gösteren bazı kişiler, örgütün amaçları doğrultusunda yazdıkları kitaplar ve köşe yazılarıyla algı oluşturdu.
Raporda örgütün, tabanına ve sempatizanlarına şifreli mesajlar gönderdiği, bunun için de dizi, film ve sosyal medya araçlarını kullandığı iddia edildi.
En ilginç yöntemlerinden biri de örgüt tarafından yönetilip yönlendirilen televizyon kanallarında oynayan dizilerde verilen şifreler oldu.
Dizilerde, gerçek hayattaki kişi ve olayların isimlerini çağrıştıran karakterlerle bu mesajların verildiği öne sürüldü.
Yine rapora göre; dizilerde KCK için 'CCK', Ergenekon için 'Erkan Kondu', Gezi eylemleri için 'Gezinti' ve Akit Gazetesi yazarları için de 'Kararuhlu yazarlar' denilerek örgüt tabanına mesajlar verildiği iddia edildi. Örgütün, bu tür dizilerde, düzenlenecek KCK veya Ergenekon operasyonlarını önceden şifreli verdiği de raporda yer aldı.
Bütün bu olup bitenlerden hepimizin payına düşen dersler var. En başta da benim. Bundan böyle ekranda karşıma çıkan dizi, film ve programları bir de bu 'zehir-panzehir süzgecinden' geçirmem gerekecek.