Usta oyuncu Rasim Öztekin TRT 1'de 'Seksenler' dizisinde canlandırdığı 'Fehmi Bey' karakteriyle ekrana geliyor. Geçirdiği rahatsızlıktan sonra kalp piliyle yaşamını sürdüren ünlü oyuncunun sağlığı; "Sağlık Teknik Direktörüm" dediği gazeteci eşi Esra Kazancıbaşı Öztekin'e emanet. 2005 yılında Atina'da evlenen çift; Beykoz'da doğa içindeki evlerinde mutluluk sırlarını ve hayallerini anlattı.
RASİM ÖZTEKİN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN!
Nasıl tanıştınız?
RASİM ÖZTEKİN: Esra ile 80'li yılların başlarında okulda tanıştık. O zamanlar Esra'nın basketbol takımının koçuydum ama hâlâ inkar eder. Ciddi tanışmamız 2001 yılında oldu. Birlikte olmaya başladık. 2005 yılında da Atina'da nikah kıyarak evliliğe adım attık, bugünlere geldik.
Birlikte yapmaktan hoşlandığınız şeyler nedir?
R.Ö.: Gezmeyi çok seviyoruz. Özellikle yurt dışına gitmeyi çok seviyoruz. Bir de bende hastalıktı, Esra'ya da bulaştı; Cunda Adası'na gidip inzivaya çekilmek, müthiş bir şey. Adeta deşarj olup geri dönüyoruz. Aileden saydığımız köpeğimiz Diego'yu da yanımıza alıyoruz.
ESRA KAZANCIBAŞI ÖZTEKİN: Ortak bir noktamız daha var, futbolu çok severiz. Ben Fenerbahçe aşığıyım, Rasim fanatik bir Galatasaraylıdır. İlk başlarda birbirimizi maçlar konusunda kızdırmayı, espriler yapmayı seviyorduk ama son zamanlarda bunu bıraktık.
R.Ö.: Yeri gelmişken şunu da söyleyeyim, ben Esra'yı Fenerbahçe konusunda sinir espriler yaparak tavladım. Çok kızdırıyordum, başta bana çok gıcık oluyordu ama sonra nikah masasına oturduk.
SİNEMA VE TİYATRO HOBİM
Son zamanlarda sizi sürekli olarak dizilerde görüyoruz. Sinema ve tiyatro ikinci planda mı kaldı?
R.Ö.: Dizi oyunculuğu aslında gelip geçici. Kalıcığı yok ama tiyatro da kalıcı değil. Sinema ise geriye bırakabileceğin miras. Benim şu anda esas işim dizidir, mesleğim dizi oyunculuğudur çünkü ben ondan çok iyi para kazanıyorum ve profesyonelim. Artık sinemaya ve tiyatroya hobim olarak bakıyorum desem yanlış olmaz.
Evinizin konumu, yeri , iç ve dış mimari yapısı çok güzel...
E.Ö.: Yorgun argın gelip evde oturmak daha keyifli. O zaman hak etmiş gibi geliyor bize. Rasim'le birlikte evin içini düzenledik. Biblolara varana kadar tarzı oluşturduk. Güzel havalarda bahçede oturmak, sohbetler etmek keyiflendiriyor bizi.
R.Ö.: Benim dizi çekimleri oldukça yoğun. Esra ise çok çalışkan, bir kitap çıkartma hazırlığında. 4 ay abartısız neredeyse uyumadan çalıştı. Aynı evde çoğu zaman görüşemediğimiz zamanlar oluyor, geç gelsem de Esra'yı bilgisayar başında çalışırken buluyorum. O çalışmaktan büyük keyif alıyor; onun mutlu olmasından da ben keyif alıyorum. Evimi çok seviyorum.
ŞİMDİKİLER GÖRSEL BABA
'Seksenler' dizisi beğeniyle izleniyor, sette neler yaşanıyor?
R.Ö.: 'Seksenler'; 1979 yılının son günü, yılbaşı akşamı bölümüyle başlamıştı. O günlerdeki kronolojik sırayı takip ediyoruz. Son bölümde darbeyi işledik. Esas 12 Eylül darbesinden sonra çok şeyler yaşadık. Onları da işleyeceğiz. Sanırım uzun yıllar devam edecek dizimiz. O dönemlerde bakkalardan bile borç alınıyordu. Şimdi bakkalar kalmadı. Marketlerden borç istemeye kalksa, adamı döverler...
Canlandırdığınız 'Fehmi Bey' karakteri için neler söyleyeceksiniz?
R.Ö.: 'Fehmi, 80' lerin babası. O dönemin babaları, severdi ama sevgiyi belli etmezlerdi. Bugünkü babalara göre daha korumacıydılar bana göre. Bugün görsel babalık var, o zamanki içsel babalıktı.
Sizi genelde komik insan karakterlerinde izliyoruz..
R.Ö.: Denk düşüyor diyelim. Ama bu yakınlarda pislik bir adamı canlandırmayı çok istiyorum. Şöyle çok kötülükleri dokunan, cins cins bakan bir adam karakteri. Öyle bir rolün hakkını da rahatlıkla veririm, sonuçta profesyonelim.
İzmir hakkındaki düşüncelerinizi sorsam..
R.Ö.: İzmir'i çok seviyorum. Hatta Ferhan Şensoy ile tiyatro yaparken, ona İzmir'e de bir şube açmamızı teklif etmiştim.
E.Ö.: Geçenlerde de konuşmuştuk, hayallerimizden biri ileride İzmir'e yerleşmek. Ömrümüzün geri kalanını orada geçirmek istiyoruz.
ÖZTEKİN 'SEKSENLER' DİZİSİNİN OYUNCULARINI DEĞERLENDİRDİ
Özlem Türkad: Tiyatro geçmişi var. Önümüzdeki yıllara oyunculuğuyla damgasını vuracaktır.
Ayşe Tolga: Güzel bir dönüş yaptı. Yeni doğum yaptığı için kısa roller veriliyor.
Şoray Uzun: Eski gazetecidir. 'Kaygısızlar'da oynamış ve sevinmişti. Keşke ara vermeseydi. Çok özel bir kabiliyet. Muhteşem taklitleri var.
Serhat Kılıç: Önümüzdeki günlerde daha çok öne çıkacak. Çok titiz ve çok iyi bir gözlemci. Çok iyi şovmen olacaktır.
Yasemin Çonka: Çok yumuşak oyuncu, kendisi de sempatiktir. Bana göre kendini çok önceden kanıtladı bizi yanıltmadan devam ediyor.
Berat Yenilmez: Oynadığı göçmen karakterini kendisinin de oturduğu Çorlu'daki tiplerden çıkardı. "N'aber beya?" öyle çıktı. Bana göre başarılı.
İlker Ayrık: İlker çok kabiliyetli, oyunculuğa da çok kafayı yoruyor. İleride özellikle tiyatro bağlamında çok iyi işler yapacak. Son zamanda çok iyi yarışma sunucusu olduğunu da ispat etti. Reytinlerde 'Seksenler'e yaklaşıyor, sinirimizi bozuyor yahu!
Müfit Can Saçıntı: Müfitle ikinci çalışmamız. 'Komedi Türk'te de beraberdik. Müfit 'Seksenler' dizisinin gizli kahramanıdır. İyi ki onunla çalışıyoruz, iyi ki Müfit var. Setin tek komutanıdır. Ne derse desin yaparım!