Geçtiğimiz günlerde bir bar gezgini adam gördüm. Bir kitap yazdığından bahsediyordu. 'Aman cool gözükme çabası' dedim ama konusuna kulak kabartınca biraz ürperdim. Oturduğu sitedeki evinin penceresinden dürbünle gece/gündüz dikizlediği komşularının hikayesi olacakmış bu kitapta. Onların değişen yaşamları, sevinçleri, acıları ve dahası belki en özel, en mahrem anları. Bu hikaye aklıma Alfred Hitchcock'un 'Arka Pencere' filmini getirdi. Film; iş kazası geçirerek ayağını kıran ve evinden dışarı çıkamayan bir foto-muhabirinin yan apartmanlardaki komşularını fotoğraf makinesiyle izlemeye başlamasını, bu sayede insanların özel hayatları hakkında bilgi edinmesini anlatıyordu. Şu an bu yazıyı yazarken camdan dışarıya baktım da; ya o adam tam karşımdaki binada yaşıyorsa? Ya o hikayelerden birinde ben varsam? En iyisi ben perdeleri kapatayım, siz de öyle yapın.