Bu yıl
Eurovision'da
Türkiye'yi
Tarkan'ın temsil etmesi için yoğun bir çalışma sürdürülüyor.
TRT,
Avrupa Yayın Birliği EBU'nun başkanından da aldığı cesaretle,
Megastar'ı finale göndermek için kolları sıvadı. Bence de
Tarkan,
Eurovision için ideal bir seçim olur.
Türkiye'nin dünyada en fazla tanınan ses sanatçısı. Şarkılarını milyonlar ezbere biliyor. (Tatil köylerinde Rus, Alman, İngiliz turistlerin havuz başında çalan "Şıkıdım"a nasıl yürekten eşlik ettiklerini defalaca gördüm) Sahnesi mükemmel. Etrafa yaydığı pozitif enerji ve sempatik kişiliği ile o iki buçuk dakika içinde ekran başındakileri avucunun içine alacağı muhakkak. Bu işin bir de
Tarkan açısından yararları var. Onu bazıları hep
"Türkiye'ye uzaktan bakmakla" eleştirdiler. Uzun süre yurtdışında yaşaması,
"içinde yaşadığı toplumun uzağına savrulmak" olarak yorumlandı.
Tarkan,
ABD'den döner dönmez bu imajı yıkmak için önce
"baba ocağını" ziyarete gitti. Sonra da çevre duyarlılığı ile ilgili pek çok sosyal projenin bayraktarlığını üstlendi. Şimdi önünde
"Türkiye'ye ait olduğunu" göstermek için çok daha büyük bir fırsat var. Eline bayrağı alıp, o sahneye çıkmalı. Hiç merak etmesin. Kimse onu performansından ya da -olur a- alacağı kötü bir dereceden dolayı suçlamaz, aşağılamaz. Zira bizim ülkemizde
Tarkan sevgisi, her türlü hoşgörüyü içinde barındıracak kadar büyük... Eğer bu rüya gerçek olur da
Megastar'ımız
Eurovision seferine çıkarsa, sevgili
Tarkan'a naçizane bir öneride bulunmak isterim: Sakın ola ki,
"Eurovision şarkısı" yapma! Kendi albümüne "
inanarak" koyacağın o kendine özgü harika şarkılarından birini yap. Zira pek çok sanatçı
Eurovision'a katılacağım diye kendini kasıp, kendisi olmaktan çıkıyor. Sağdan soldan gelen beş para etmez fikirlere değer vereceğim diye, müziğini ve stilini eğip, bükerek hata yapıyor. Yani...
"Başkası olma, kendin ol. Böyle çok daha güzelsin!.."