Geçtiğimiz yıl Emir İçgören'le evlendikten sonra ekranlardan uzak kalan oyuncu Zeynep Beşerler, GÜNAYDIN'a konuştu. Güzel oyuncu; evliliğini, neler yaptığını ve yeni projelerini anlattı...
Evlendikten sonra sizi göremez olduk...
Evlendikten sonra sık seyahat etmeye başladık, aslında bu yüzden ortalarda çok yokum. Biliyorsun yelken sporu ile uğraşıyoruz, yarışlarımız da oluyor.
Anlaşılan sizin balayı bitmemiş!
Vallahi biraz bitmeyen balayı gibi oldu. Bir sene oldu evleneli ama canım-cicim ayları daha bitmedi, inşallah ömür boyu sürer.
EŞİMİ KÖPEKTEN BİLE KISKANIRIM
İlişkinize nazar değmesinden korkuyor musunuz?
Çok korkuyorum, tahtalara vuruyorum. Çevremize bakıyoruz; iki-üç ayda boşananları görünce üzülüyoruz. Anneme babama bakıyorum, onlar 36 senedir birlikte. Doğru insan çok önemli. Bu hayatta evliliği yürütebilmek için çok fazla özveride bulunmak gerekiyor.
Ne gibi fedakarlıklar yapıyorsunuz?
Özellikle akşamları eşim olmadan dışarıya çıkmıyorum. Arkadaşlarıma dikkat ediyorum, birçoğu ile görüşmüyorum bile. 'Aman biri görür yanlış bir şey yazılır' korkusundan çok dikkat etmek zorunda kalıyorum.
Evlilik anlaşması yaptınız mı?
Bu, güven meselesiyle ilgili bence. Biz böyle bir şeye ihtiyaç duymadık. Aklımın ucundan böyle bir şey geçmedi. Tercih edenleri de eleştirmiyorum, saygı gösteriyorum.
Eşinizle aranızda kıskançlıklar oluyor mu?
Her kadın kadar eşimi ben de kıskanıyorum tabii ki ama bu çok çığrından çıkan bir kıskançlık durumu değil. Özellikle evlendikten sonra bazı kıskançlıklarım olduğunu keşfettim. Bu benim için de bir keşif oldu.
Eşinizi nelerden kıskanırsınız?
Bana gösterdiği ilgiden daha fazlasını başka bir şeye gösterdiğini görünce kıskanıyorum. Bazen kardeşimin köpeğini benden daha fazla seviyormuş gibi geliyor ve sinir oluyorum bu duruma. (Gülüyor) Saçma bir şey ama bu eşime olan sevgimden kaynaklanıyor.
Eşiniz sizi kıskanır mı?
Kıyafetlerimden dolayı hiç kıskanmaz. Ben de öyle çok dekolteli açık bir şeyler giyen biri olmadığım için bu konuda kıskançlık yapacak bir durumu yok. İş için yurt dışına çıktığında ben de İzmir'e gidiyorum. Üç günden fazla ayrı kaldığı zaman aradığında telefonum meşgulse; 'Neden telefonun meşguldü?' diye arızaya bağlayabiliyor. Aslında kıskançlığından değil; beni özlediğinden sıkıntı çıkarabiliyor.
İKİZ DOĞURMAK İSTİYORUM
Bu aşkın bir meyvesi olacak mı yakında?
İnşallah, çok istiyoruz ama bunun için bir plan-programımız yok. Eşim iki çocuk istiyor, ben bir tane istiyorum. Bu konuda şimdilik pek anlaşamıyoruz. İkiz doğurayım diye dua ediyorum.
Kamera karşısına geçmeyi özlediniz mi?
Özlediğim çok tarafı var ama set şartlarının ağırlığından dolayı şu an için yapabileceğim çok fazla bir şey yok. Çünkü evlilikle ikisini bir arada yürütemem. Haftanın iki-üç günü çalışabileceğim küçük bir rol olursa oyunculuğa devam edebilirim. Sonuçta işimi de çok seviyorum.
Sizin başrol takıntınız yok...
Beni tanıyanlar bilir, hiçbir zaman egom olmadı. Başrol egosuna kapılmak benim yapımda yok. Oyuncuysam; her tür yan rolü de oynarım. Bugüne kadar hiç komedi oynamadım. Gönlümde yatan aslında komedi; sitcom olabilir. Gülüp eğlenmek ve eğlendirmek istiyorum.
Şu an tam bir ev kadınısınız. Evinizin yakınından geçersek sizi cam silerken görebilir miyiz?
Yok, o kadarını yapmıyorum. (Gülüyor) Kafama eserse yaparım ama hiç gocunmam.
Neler yapıyorsunuz evde peki?
Her sabah kalktığımda önce kahvemi içerim, arkasından evi toparlarım. Her gün olmasa da sık sık evi süpürüp toz alıyorum. Mutfağı silip toparlarım, sonra yemek ve ütü yaparım.
Zor gelmiyor mu?
Hayır, 18 yaşımdan sonra yalnız yaşadım. Ütü, çamaşır, temizlik gibi işleri her kadın gibi ben de kendim yapıyordum. Ünlü olmam bunları yapmayacağım anlamına gelmez.
SEYİRCİYE BÜYÜK TERBİYESİZLİK
Diziler her gün yaprak dökümü gibi teker teker yayından kaldırılıyor. Siz nasıl değerlendiriyorsun bu durumu?
Çok üzülüyorum, dehşet ile izliyorum. O kadar büyük emek veriliyor ki, her şey bir anda çöpe gidiyor. Seyirciye de büyük terbiyesizlik yapılıyor. Adam bir diziyi seyretmeye başlıyor, dokuz bölüm izliyor fakat sonra pat diye diziyi bitiriyorlar. Bence sektör bu sistemle çok fazla ayakta kalamayacak. Bazen de çok salla pati çekilmiş kötü diziler de oluyor ama iyi diziler de kalkıyor. Bunun matematiği yok; şansına.
ORGANLARIMIZI BAĞIŞLADIK
Bir sosyal projesine destek verdiğinizi duydum...
Doğru. Organ Bağışı Bilinçlendirme Platformu adı altında uzun zamandır çalışmalar yapıyorum. İnsanlarımızın organ bağışı konusunda bilinçlenmesi için koşturuyorum. Türkiye'de organ bağışı bekleyen 30 bin kişiye organ bulalım diye kapı kapı dolaşıyoruz.
Peki, siz organlarınızı bağışladın mı?
Elbette, eşimle birlikte organlarımızı bağışladık. Yakında büyük bir organizasyon yapacağız. Organ bağışına dikkat çekmek için Nisan'da yelken yarışı düzenleyeceğiz. Birçok ünlüye davette bulunacağım ve onları da yarıştıracağım. Şimdiden 50- 60 isim destek verdi bile.