'Eurovision'a Ajdar bile katılsa, ilk sekize girer' diyorduk, bu tespitimiz Eurovision komitesinin Bakü raporuyla tescillendi.
Bakü'de düzenlenen son Eurovision yarışmasının finalinde yarışan 26 ülke arasında; halk oyu ve profesyonel jüri oyu arasında farkın en fazla olduğu ülke Türkiye'ymiş!
Genel klasmanda yedinci sırada olan Can Bonomo (112 puan), halk oylarına göre dördüncü (176 puan), profesyonel jüri oylarına göre ise 22'nci sırada (50 puan) yer almış. Arada gördüğünüz gibi müthiş bir uçurum var.
Yani Bonomo gurbetçilerin torpilli oyları olmadan, eski sisteme göre yarışsaymış rezil olacakmış.
ÖLÜM GRUBU VAR
Evet, mevcut puanlama sistemi, her ülke için aynı ama kabul etmemiz gerekli ki bu sistem en çok SSCB ve Yugoslavya'dan ayrılıp kurulan ülkeler ile Türkiye'nin işine yarıyor.
Tabii bir de işin sosyolojik boyutu var.
Türkiye, SSCB ve Yugoslayva'dan ayrılan ülkeler gibi değil.
Onlar daha önce beraber yaşadıkları için hep birbirlerine oy veriyorlar.
Bizim sürekli gurbetçi oylarıyla dereceye girmemiz garip aslında.
Üçüncü kuşak gurbetçilerimizin bile vatanlarına gönülden bağlı olmaları güzel ama milliyetçiliği abartıyoruz!
Dünya çapındaki en saygın anketlere bile alakasız isimleri sokuyoruz ya da kötü şarkıları inadına oylarımızla dereceye sokuyoruz.
Öte yandan iyi şarkı her oylamada kazanıyor.
Bakü'de birinci olan İsveç, hem halk hem de profesyonel jüri oylamalarında birinci olmuş.
Yani Tarkan'ın 'Eurovision'a katılırsam karizmam çizilir' endişesine kapılmasına gerek yok!
Tek bir risk var; o da yarı finalde, eski Yugoslavya ve SSCB'den ayrılan ülkelerin toplandığı 'ölüm grubuna' düşmek.
Çünkü onlar da bizim kadar milliyetçi. (Yüksek Sadakat bu yüzden yarı finali geçememişti, gerçi şarkıları da jüriden oy alamayacak kadar kötüydü!)
Eğer seneye en büyük yıldızımız Tarkan katılmayacaksa da fazla kasmaya gerek yok. Eurovision'un istatistikleri, Türkiye'nin Ajdar'la bile ilk sekize gireceğini söylüyor.
Ajdar'la hem masraftan da kurtuluruz!