Türkiye bu yıl puanlama sistemini protesto ederek Eurovision'a katılmadı.
Peki gelecek yıl tavrımızı korumalı mıyız, yoksa Eurovision'a katılmalı mıyız?
Hüseyin Koçak'ın yazısı, bu konuda önemli tespitler içeriyor:
"TRT bu yıl, bazı ülkelerin yarı finalde yarışmayıp ayrıcalıklı olarak finale katılmalarını ve puanlama sistemini bahane ederek Eurovision'a katılmadı!
Birincisi; elemeli sisteme ilk kez 2004 yılında, yarışma ülkemizde yapılırken geçilmiştir. Ülkemizde yapılan final günü sonuçlarında; ilk 10 sırayı paylaşanların sekizi perşembe günü yarı finali aşan ülkelerden oluşmuştu. Ayrıcalıklı ülkeler ve bir önceki ilk 10'da yer aldığı için doğrudan finalde yarışan ülkelerden yalnızca ikisi ilk 10'a girmişt; onlar da alt sıralardan...
Daha sonra yarışmaya katılan ülke sayısı arttığı için salı ve perşembe günü olmak üzere iki ayrı yarı final yapılmaya başladı. Yine aynı durum değişmedi. Yani, yarı finalde yarışan ülkeler hep daha avantajlı oldu. Çünkü yarı final bir nevi reklam gibi oldu.
AYRICALIK BU MUDUR?
Ayrıcalıklı ülkelerin durumuna bakılacak olursa; önceki yıllarda hep ön sıralarda yer alan İngiltere, birinciliklerinin yanı sıra tam 15 kez ikincilik almasıyla haber olmuştu. Elemeli sisteme geçildikten sonra İngiltere nerdeyse ilk 10'a giremez oldu.
Bu mudur ayrıcalık?
Yalnızca 2010 yılında Almanya birinci oldu. Onun dışında, gerek Almanya'nın, gerekse diğer ayrıcalıklı ülkelerin durumu İngiltere'den farklı değil. Bu yıl da yalnızca İtalya ilk 10'a girdi ama o da, birincilik için iddiasız bir yerden. (İngiltere, Almanya, Fransa ve İspanya'nın ayrıcalıklı olduğunu biliyorum ama İtalya'dan emin değilim)
TRT, bu yıl yarışmaya katılmama kararı alırken bu doğrultuda bir araştırma yaptı mı, aksine bir bulgusu var mı?
İkinci gerekçe; puanlana sistemiymiş. Diğer ülkeleri destekleyenler varken, ülkemizi destekleyen ülkeler de var.
Kıbrıs Rum Kesimi 12 puanı banko Yunanistan'a verirken, Azerbaycan da Türkiye'ye veriyor.
Peki Fransa'dan, Almanya'dan ve Türkler'in yoğun olduğu diğer ülkelerden her yıl 12 puan beklemeye hakkımız var mı? (Evet, Seninle Bir Dakika- 1975, Petrol-1980 ve Gözlerinin Hapsindeyim-1990 gibi şarkılarımız istediği sonuçları alamadı ama ikinci kere bile dinlemeye gerek duymayacağımız şarkılarımız da çok olmadı mı?)
Ayrıca, güzel bir şarkı yaptığımızda Kıbrıs Rum Kesimi'nden bile 8 gibi yüksek bir puan almadık mı?
Dolayısıyla TRT'nin, Eurovision'a katılmama gerekçeleri pek yerinde görünmüyor.
ÖNCE İYİ ŞARKI YAPALIM
Bence SMS ve jüri puanlaması, öncekilere göre daha doğru bir uygulamadır.
Biz her şeyden önce; özentiden uzak, iyi bir şarkı yapmalıyız. Daha sonra da, yarı final ve final geceleri; görsel ve işitsel olarak o anın keyfini çıkarmalıyız. 45 ülke arasından yedinci, hatta 10'uncu olmayı başarısızlık saymamalıyız. Özellikle de o ayrıcalıklı ülkelerin ayrıcalıklı kalmasını desteklemeliyiz. Çünkü rakip olmaktan çıkmış oluyorlar. Birincilik, ikincilik, üçüncülük, dördüncülük aldığımız bu yarışmada; önereceğimiz puanlama sisteminde yarı finali dahi aşamayacaksak, kimseye söz söylemeyemeyiz."