Dostoyevski, "Uzaktan hayran olduğunuz biriyle sakın tanışmayın" der ve ekler: "Ya eliniz, ya kalbiniz boş kalır." Paradoks mu dersiniz? Hayır. Kevin Dutton'ın 'Olağan Psikopatlar' kitabını okuyanlar bilir, aslında o hayran olduklarımızın birçoğu psikopat. Sadece hayran olduklarımız da değil, yeni araştırmalar her 10 CEO'dan birinin psikopat olduğunu söylüyor. Listede cerrahlar, avukatlar, gazeteciler ve politikacılar da var.
VİCDAN EKSİKLİĞİ
Peki hangimiz farkındayız iş hayatında, sosyal yaşamda, özel ilişkilerimizde birçok psikopatla bir arada olduğumuzun? Psikopatlar dışarıya iyi niyetli, normal, hatta çekici görünebilirler ancak bu kişiler derinde vicdan ve empati eksikliği yaşarlar. Sahip oldukları bu özellikler de manipülatif, dengesiz ve kimi zaman suça eğilimli olmalarına yol açar. Oxford üniversitesinden Prof. Dr. Kevin Dutton, psikopatik eğilimlerin insanın doğasında olduğunu ortaya koyarken, toplumun da daha önce hiç olmadığı kadar psikopatlaştığını savunuyor. Araştırmasını, yüksek güvenlikli hastanelerin psikopati koğuşları, Budist tapınakları ve komando eğitim kampları gibi yalnız özel izinle girilebilen sıra dışı yerlerde yaptığı gözlemlerle, beyin taraması gibi gelişmiş yöntemler ve benzeri bilimsel araştırmalarla harmanlayarak yapıyor. Kitabın her sayfası kışkırtıcı önermelerle dolu. Öte yandan etrafımızdaki insanlara bakış açısı bakımından müthiş bir aydınlanma da yaşatıyor. Kitabı en az beş arkadaşıma hediye ettim; psikopatlık araştırma listesinin ilk sıralarındaki avukat, CEO, gazeteci olanlara.. Psikopatlar korku, öfke, üzüntü, mutluluk gibi dört temel duyguyu hemen hemen hiç hissetmiyorlar. Vicdanları yok, pişmanlık duymuyorlar. Pandemi sürecinde de korkarım sayıları arttı. Siz de bu kitabı okuyarak önce kendinizi, sonra etrafınızdaki psikopatları tespit edebilirsiniz. Eğlenceli bir yolculuk sizi bekliyor, iyi okumalar.
Motor sesine özel beste yapılırsa...
Müzisyenler beste yaparken birçok şeyden ilham alıyor; kimisi yaşadıklarından, aşkından, ayrılığından, kimisi de motor sesinden. Ünlü sanatçı Matthew Dear'dan bahsediyorum. Ford'un efsanevi aracı Mustang'ın elektrikli versiyonu Mustang Mach-E'nin motor sesi ile bir beste yaptı. Yapılan beste apple Music, Spotify, Deezer, YouTube üzerinden de dinlenebiliyor. Peki ya neden motordan ilham almış, neden ne olmuş? Dear, bu olayı şöyle açıklıyor: "Mustang Mach-E'den gelen sesleri yeniden karıştırma fikri ilginçti çünkü kendimi her zaman bir 'ses tamircisi' olarak görüyordum, şarkı -araba gibi- yolcularını bir yolculuğa çıkarıyor."
Domates konservesi zamanı
Son günlerde sosyal medya domatesten geçilmiyor. 'Neden?' derseniz... Kışa hazırlık için herkes evinde domates konserveleri hazırlamaya başlamış. Sosyal medyada durum şöyle: Domatesleri güzelce yıkayıp robottan geçirmeden önce bir fotoğrafını çekiyorlar, su gibi olmaması için robotta çok çekmeyin uyarısı yapılıyor. Ardından bir tencereye yağsız şekilde robottaki domatesler koyuluyor, kaynamaya başladıktan sonra 30 ila 45 dakika arası pişiriyorsunuz. Çekim yapmak bu arada sanıyorum daha rahat çünkü fokurmadanın boomerang çekildiği videoya çok rastlıyorum. O esnada ayrı bir tencerede kavanozları kaynatmak için su kaynatıyorsunuz. Daha önceden yıkadığınız kavanozları tencerede kaynamakta olan suyla çalkalıyorsunuz. Kapakları da kaynar suda biraz bekletmelisiniz, bu çok önemli. Domatesleri kavanozlara doldurup ve ağzını hiç beklemeden kapatıp düz bir yere ters çeviriyorsunuz. Konserveler hazır, hemen iki story daha atılabilir burada. Kavanozlar soğuyana kadar yerlerinden kaldırmayın. Soğuyan kavanozları, güneş görmeyen bir yerde saklayın. Kışın afiyetle kapaklarını açarak yemeklerinizde kullanabilirsiniz. Sinem Kobal ve Songül Karlı domates konservelerini yapıp bitiren isimlerden. Siz de domateslerin zamanı geçmeden elinizi çabuk tutun derim.