ABD Başkanı Trump'ın hadsiz tehditleri sürerken, ABD yönetimi sınır ötesi harekatımızı engellemek için her gün dört takla atarken, atv'nin fenomen dizisi Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'dan konunun muhataplarına tokat gibi bir gönderme geldi. Dizi, Trump kafası yaşayanlara adeta 'Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz' dedi.
Hızır Reis ve ekibi, ellerindeki güdümlü mermi atabilen tüfeği terör örgütlerine satmak için kumpas kuran ABD'nin Türkiye'deki en güçlü adamını öldürüp terör örgütüne silah sağlayanları da aynı silahla ortadan kaldırmayı başardı. Fidanlıkta yapılan toplantıda, dizinin bilge adamı Şahin Ağa'nın söyledikleri ise içinde bulunduğumuz durumu özetleyen, ne yapmamız gerektiğini anlatan bir ders niteliğindeydi:
ŞAHİN AĞA: CIA'ya savaş açmışsın diye duydum.
HIZIR REİS: Doğru duymuşsun.
Ne o? Sen de altıpatlarını alıp cenge katılmaya mı geldin?
ŞAHİN AĞA: Gelirim tabii.
Madem ki zalimle bir cengimiz var, safımız belli olsun.
HIZIR REİS: Hadi kalk git evine Şahin Ağa. Zaten ölmeye bahane arıyorsun. Ben bundan sonra hiçbir dostumun ölümünü kaldıramam.
ŞAHİN AĞA: Dostlar ölse de yok olmaz Hızır'ım. Yok olanlar, dost olmayanlardır.
ABD'den güvenli bölge açıklaması! "ABD Türkiye'nin yapacağı operasyonu desteklemeyecek"
Sohbetin daha sonra gelişen bölümü ise 'liderlik' ve 'dik durmak' adına bir manifesto niteliğindeydi:
ENİŞTE: Ne dersin Şahin Ağa, bu savaşı kazanır mıyız?
ŞAHİN AĞA: Zalimle savaşan kazanmış demektir. Sonunun bir önemi yok. Bu yarış değil, bu bir duruş...
HURŞİT: Şimdi ne diyorsun?
Aynen devam mı?
ŞAHİN AĞA: Dik durun diyorum.
Başınıza ne gelirse gelsin, tavrınız değişmesin diyorum.
FAHRİ BABA: Biz askeriz Şahin Ağa, sen bunları bize değil, komutana (Hızır) anlat. Burada öl denir, ölünür. Burada yaşa denir, yaşanılır. Ona olan inancımızın nedeni her zaman dik duruşudur.
O dik durdukça bizim için problem yok...
Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz'da vefat eden Tarık Ünlüoğlu için veda sahnesi hazırlandı
Diğer yandan, son bölüm, geçen hafta kaybettiğimiz Tarık Ünlüoğlu için bir 'anma töreni' niteliği de taşıyordu.
Hızır, Amerikalıların öldürdüğü Ünal Kaplan'la ilgili anılarını hatırlarken, biz de Tarık Ünlüoğlu'nun Eşkıya'da bıraktığı derin ayak izlerini anımsadık. Hele Ünal Bey'in bir sözü vardı ki, yüreklere mıh oldu:
"Hiç kimse benim kadar iyi yaşamamıştır. Hiç kimse benim kadar iyi ölemez..."