"Benden Ne Olur?" filminin başrol oyuncularından Enis Arıkan ile filme hayat veren kitabın yazarı Aslı T. Kızmaz, Sabah TV'ye konuk oldu. "Hata yapmaktan korkarım" diyen Enis Arıkan, "ama hata yapsam da artık yaşım gereği mi bilmiyorum çok umursamadığım bir yere geldim" itirafında bulundu. Aşk hakkında da konuşan ünlü oyuncu, "ihtiyaç duymamak mümkün değil" dedi. İkili, filmin en'lerini de açıklamayı ihmal etmedi. İşte röportajın detayları…
-Günlerdir, haftalardır beklediğimiz "Benden Ne Olur?" filmi sonunda vizyona giriyor. Neler hissediyorsunuz?
Enis Arıkan: Çok heyecanlıyız. Yaklaşık iki yıl önce çektik filmi. Ben sahnelerimi bile unutmuşum. Filmi izlediğimde inanamadım, silinmiş aklımdan. Salgından dolayı baya bir uzadı. Vizyona giriyoruz çok şükür, o yüzden çok mutluyuz.
Aslı Kızmaz: Aynen Enis'e katılıyorum (gülüyor).
HAZAL'I İZLERKEN MEST OLDUM
-Peki filmde bizi neler bekliyor biraz bahsedebilir miyiz?
E.A.: Hazal'ın (Kaya) oynadığı karakter 20'li yaşlarının sonunda yapmaması gereken bütün hataları yapan, (belki de yapması gereken onu da bilmiyoruz) şahane komik bir karakter. Ben Hazal'ı izlerken mest oldum. Şahane çalışmış, şahane oynuyor. Döktürüyor diyebiliriz. O yüzden seyircinin çok keyif alacağı bir sinema filmi olduğunu düşünüyorum. Tüm ekip de çok iyi görünüyor. O yüzden ben izlediğimde çok mutlu oldu.
A.K.: Benim bu kitabı yazma nedenim; 'normal kadınların da hayatı romanlara konu olabilir'di. Şimdi filmlere konu oluyor. Aslında bu kadar basit çıkış noktalarından çıkıp yarattığım bir karakter. Kendi yaşadığım zorlukları tabii ki de koydum. Sertab benim de, Yasemin sensin de. Hepimiz aynı zorluklarla baş ediyoruz. Sertab'ın en sevdiğim tarafı, hata yapmaktan hiç korkmuyor. Her hatasının da sorumluluğunu ve sonuçlarını kabul ediyor ve bunları bir anı olarak cebine koyup devam ediyor. Bunu yaşamasını sağlayan şahane bir arkadaş grubu, şahane bir ailesi ve şahane bir iç sesi var.
BAZI KARAKTERLERİN İSMİNİ BİLE BEN BULDUM
-Kitabı okumuş muydunuz? Hazal hanım "Kitabı ilk okuduğumda ne tatlı bir Film olur diye düşünmüştüm" demişti. Sizde oldu mu böyle bir durum?
E.A.: Aslı benim gerçek hayatta da menajerim, en yakın arkadaşımın olmasının yanında. O yüzden ben en başından her şeye hakim olan tek insan olabilirim. O sıkıntılı sürecinin tamamını benimle yaşamış olabilir. Bazı karakterlerin ismini bile ben buldum kitapta. O yüzden her döneminde vardım ben.
BEN HATA YAPMAKTAN KORKARIM AMA HATA DA YAPABİLİRİM, BEN DE İNSANIM
-Karakter hata yapmaktan korkmayan bir karakter dediniz. Siz kendi hayatınızda böyle biri misiniz?
A.K.: Benim bütün hayatım hatalarla geçti. Umarım herkes bir gün hata yapma lüksüne tek başına karar verebilme lüksüne benim sahip olduğum gibi olabilir ki kendi yolunu kendi bulabilir.
E.A.: Ben hata yapmaktan korkarım. O yüzden çok dikkatli davranmaya çalışırım. Ama hata yapsam da artık yaşım gereği mi bilmiyorum çok umursamadığım bir yere geldim. 'Kim ne der, ne yapar' çok da umurumda değil. Bir tık oraya doğru evrilmeye başladım. "Hata da yapabilirim, ben de insanım" tarafına da bir tık geçtim sanırım. O yüzden bir rahatlama evresindeyim.
BEN İYİ OYUNCULUK GÖRDÜĞÜMDE ÇOK AĞLARIM!
-Komedi türünde bir macera filmle karşımıza çıkacaksınız. Peki bizi neler bekliyor? Sanki biraz da ağlayacağız gibi hissediyorum…
E.A.: Ben çok aptalım. Hazal iyi oynadığında da ağladım mesela. Benim öyle şeylerim vardır. Ben iyi oyunculuk gördüğümde çok ağlarım! Etkilendim Hazal'dan. Finalinde bence herkes biraz hüzünlenecek.
A.K.: Ben pre-final'de ağlayacaklarını düşünüyorum. Yani finalden bir önceki finalde. Başka da spoiler veremem (gülüyor).
AŞKA İHTİYAÇ DUYMAMAK MÜMKÜN DEĞİL
-Enis bey yanınızda çok iyi dostlarınız var, sanki böyle aşka ihtiyacınız kalmamış gibi yansıyor bana…
Zaten aşkı yakalayamayınca ne oluyor? Arkadaşlarına sarılıyorsun, onlarla aşk yaşıyorsun. Şaka bir yana, ona ihtiyaç duymamak mümkün değil. Hepimiz bir yerde ona ihtiyaç duyuyoruz.
DOSTLARIM OLMADAN HAYATIN HİÇBİR ANLAMI YOK
Benim arkadaşlık ilişkilerim çok güçlüdür. Çok değer veririm. Evet Aslı benim menajerim ama bir haftadır ben onun menajeriyim. Benim için çok değerli. En önemli şey arkadaşlık, dostluktur. O yüzden hepimizin birbirimize faydası olmak zorunda. Yoksa hayatın hiçbir anlamı yok benim için.
-Filmde Sertab Bal adındaki karakterin "Senden hiçbir şey olmaz" sözlerinin üzerine değişen hayatına şahit olacağız. Peki size de hiç "Senden bir şey olmaz" diyen oldu mu?
E.A.: Bana annem der gibi oldu ama hep ağzında yuvarladı (gülüyor). Bana bir tık çıtlatır gibi oldular ama bir türlü olduk hepimiz de olduk. Mutlu ailelerde yaşayan çocuklar olmamızdan kaynaklanıyor olabilir. Oyunculukta bir türlü başarıyı yakalayabildim. Demek ki herkesin bir zamanı bir yeri var.
A.K.: Ben çok şanslı bir kız çocuğuydum. Çok kötü bir öğrenciydim ben. Hayatta hiçbir hedefim yoktu. Ailem bana her zaman, "Sen bir gün yolunu bulacaksın. Yolunu bulana kadar da biz senin arkandayız. Yanlış yola saparsan da biz senin arkandayız. Biz her zaman senin arkandayız" dedi. O yüzden böyle anılarım yok.
ONLARI GÖMERİM!
-Peki çevrenizde diyen olmadı mı?
A.K.: Valla onları gömerim yani kimse bana öyle bir şey diyemez (gülüyor). O kadar özgüvenli büyütüldüğüm için bir insanın öyle bir şey demeye cesareti olmaz.
-Kitabın devamı olan "Olmasa da Olur" serisi de beyazperdeye taşınacak mı?
A.K.: Bilemem, inşallah gelir. Zaten benim için birinci kitap evet güzeldi ama 'Olmasa da Olur'un yeri bambaşka benim için. Çok acayip bir hikaye anlattığımı düşünüyorum.
-Biraz da sektörden bahsedelim istiyorum bu kadar önemli oyuncuları bir arada yakalamışken. Son dönemde oyuncuların takipçi sayısına bakarak seçildiği söyleniyor. Bu konu hakkında neler söylemek istersiniz?
E.A.: Onu seçen yapımcı da yapımcılık yapmasın zaten! Daha kötü bir fikir olamaz. Tabii ki bundan etkilenen insanlar vardır. Elbet ordan da gelen bir kitle vardır ama bu reytingi ne kadar etkiler bilmiyorum. Öyle bir yapımcı varsa yapımcılığı bıraksın.
Sosyal medya benim için çok değerli. Değer veriyorum ve oradan ekmek paramı kazanıyorum. O yüzden oradan da insanların keşfedilmesi çok değerli tabii ki. Ama eğer yapımcı takipçi sayısına göre alıyorsa Allah kahretmesin (gülüyor).
ŞIMARIKLIKSA ŞIMARIKLIK, ARTIK OYNAMAM!
-O şekilde seçilmiş bir yapımda rol alır mıydınız peki?
E.A.: Valla şımarıklıksa şımarıklık, artık oynamam. Belki bundan 3-4 yıl evvel oynayabilirdim ama şimdi öyle insanlarla çalışmak istemiyorum.
-Sektörde fiziksel ayrımcılık yapıldığını düşünüyor musunuz?
E.A.: Ben hiçbir şey olamazdım o zaman.
A.K.: Erkeklerde değil ama kadınlarda ciddi bir fiziksel ayrımcılık yapıldığını düşünüyorum.
E.A.: Ben de yetenekli olanın bunları aştığını düşünüyorum.
A.K.: Ben öyle düşünmüyorum.
E.A.: İnşallah birbirimize girmeyiz buradan sonra (gülüyor). Tabii ki bunlara takılan insanlar var. Çok zor konular bunlar.
SETİN EN'LERİ
-Setin EN komiği
A.K.: Enis
-EN haylazı
E.A.: Enis
-EN kuralcısı
A.K.: Hazal
E.A.: Hazal
-EN anacı
A.K.: Bizde yoktu.
-EN sempatiği
A.K.: Onur da çok sempatikti değil mi?
E.A.: Evet. Çok zarif ve çok tatlı.
-EN çalışkanı
A.K.: Hazal
E.A.: Hazal
-Filmi izlemeyi düşünenlere neler söylemek istersiniz?
E.A.: Ben çok keyif alacaklarını düşünüyorum. Umarım aynı fikirde oluruz. Ben izlerken kendime hiç takılmadan o kadar tatlı bir film izledim ki… Çok keyifle sinemadan çıkacaklarını düşünüyorum. Seyirciye iyi gelecek.