Burak Aksak'ın yazıp yönettiği 'Sen Kiminle Dans Ediyorsun' adlı sinema filminde rol alan Demet Özdemir ile Binnur Kaya, filmle ilgili sorularımızı yanıtladı. Dans etmeyi özgürlüğün anahtarı olarak tanımlayan ve çalışma sürecinde çok keyif aldığını söyleyen Özdemir'in aksine, filmde farklı yörelerden 12 ayrı dans türünü yapan Binnur Kaya oldukça zorlandığını itiraf etti...
Geçtiğimiz cuma günü vizyona giren 'Sen Kiminle Dans Ediyorsun' filminde fiziksel performans gerektiren bir roldesiniz. Dans performansları için nasıl bir çalışma süreci geçirdiniz?
DEMET ÖZDEMİR: Sıkı bir dans provası sürecimiz oldu. Dans hocalarımız vardı, profesyonel dansçılarla çalıştık.
Yoğun bir tempoydu ama çok keyifli ve eğlenceli geçti bu süreç.
BİNNUR KAYA:
Anadolu Ateşi'nin harika dansçısı ve eğitmeni Kemal Gemici ile bir ay boyunca çalıştık. Çalışmaya koşmayı öğrenerek başladım diyebilirim. 30 saniyelik bir performans için bile o dansın inceliklerini ve önemli bir bölümünü bilmeniz gerekiyor.
Kondisyonunuzu yükseltmek için herhangi bir diyet programı uyguladınız mı?
B. K.: Evet, kondisyonunuz ister istemez gelişiyor her gün beş-altı saat çalışınca. Hip-hop tarzı danslar için de Bayram Mutlu'yla çalıştım.
Gemici de, Mutlu da tarzları farklı dansçılar ve eğitmenler, bu benim için zenginlik oldu. Başlangıcı Kemal Gemici yaptı; nasıl dans edeceğim diye kaçan uykularımı yakalayıp bana getiren, ağrılardan ayaklarımın üzerine basamazken ve yorgunluktan sağımı solumu bile şaşırırken sabır ve şefkat gösteren bir eğitmen ve dansçıyla çalışmam benim en büyük şansımdı. Dans provaları sırasında biraz süzülmüş olsam da, arayı hemen kapamak daima zevk olmuştur benim için.
D.Ö.: Dans ederken diyete ihtiyaç duymadım.
Dans kondisyon isteyen bir şey olduğu için sadece ekstra esneme çalıştık.
Zorlandığınız, yorulduğunuz ya da yaralandığınız anlar oldu mu?
D.Ö.; Hiç zorlanmadım, eskiden de dans ettiğim için benim için keyifli bir süreçti.
B.K.: Dans provalarının ya da sahnelerinin hepsi çok zordu benim için. Çünkü dans, hayatımda olan bir şey değildi. Herhalde en son 10 yaşlarımda ip atlarken zıplamışımdır.
Filmde canlandırdığınız karakterlerinizi sizden dinleyebilir miyiz...
D.Ö.: Aslında çok umutsuz bir başlangıcı olan bir kız 'Ayşe'. Küçük yaşta ailesini kaybetmiş, tutunacak bir dalı ve amacı kalmayan bir kız.
B.K.: 'Şengül', dansı çok seven bir dans hocası. Dans etmek, dans öğretmek ve hayallerinin peşini bırakmamak, yılmamak en büyük motivasyonu.
'Aysel', psikolojisini düzeltmek için dans edip hayata tutunuyor. Siz kendinizi kötü hissettiğinizde ya da depresyona girdiğinizde neler yaparsınız?
D.Ö.: Ben kendimi kötü hissettiğimde son ses müzik dinlerim; hatta bununla da yetinmem, 'Aysel' gibi dans ederim. Bütün negatif enerjiden bu sayede kurtulurum.
B.K.: Depresyona girmem çünkü çıkması vakit alıyor. Bunalmışsam, evimde otururum ya da nefes almak için şehir dışına, imkan bulursam yurt dışına giderim. Farklı coğrafyalar, farklı kültürler, farklı bakış açıları her zaman iyi gelmiştir bana.
'DANSLA ARAM YOK'
"Dansla hiç aram yok. Tavırlı değiliz birbirimize ama bir samimiyetimiz de yok. Fakat Anadolu Ateşi'ndeki minik çocukların mutluluğu bana dansı sevdirdi."
'DANS ÖZGÜRLÜKTÜR'
"Dans etmek benim için tarifi zor bir şey; özgürlüğün anahtarı diyebilirim. Sadece sen varsın, müzik var; geri kalan her şeyin unutulduğu anlardır benim için dans."