İstanbul, Eylül ayında çok önemli iki sanat etkinliğine evsahipliği yapıyor.
Bunlardan biri; bu yıl 15'incisi gerçekleşecek olan İstanbul Bienali, diğeri ise 12'ncisi düzenlenen Contemporary İstanbul sanat fuarı. Contemporary, her geçen yıl daha fazla yabancı galeri ve koleksiyoneri İstanbul'a çekmeyi başarıyor.
Önceki gün ön izleme adıyla gerçekleşen VIP açılışında eserlerin birçoğu ilk görüşte satıldı. 'Keşke hepsi bizim olsa' dediğimiz şahane işlerle dolu bir yıl geçiyor bu sene Contemporary'de.
En çok fotoğrafı çekilen eserlerden biri, 'Türkiye'de de böyle şeyler yapılabiliyormuş' dedirten sanatçılardan Emre Yusufi'nin boks yapan Herkül'ü oldu. Yusufi'nin, Herküller'i günümüz yaşantısı içine konumlandırması gerçekten görülmeye değer. Eserin fiyatı ise 45 bin Euro.
Fuarın en pahalı eseri ÇBS Güçlü Boya. Eser Türkiye'de fotogerçekçiliğin temsilcilerinden Nur Koçak'a ait.
DEVASA ESER
Robot ama bir o kadar duygu yüklü kinetik heykelleri ile son günlerde sanat gündeminde adından sıkça bahsettiren sanatçı Server Demirtaş'ın at heykeli de Contemporary'nin en ilgi gören eserleri arasındaydı; eserin fiyatı 240 bin Euro.
Hayal gücüne, yaptığı işlere her zaman büyük hayranlık duyduğum Ahmet Güneştekin'in ise bu seneye özel büyük bir sürprizi vardı; yedi metrelik bir duvarı baştan aşağı kapladığı devasa eseri Yoktunuz. Eser, harabeye dönmüş bir şehirden geriye kalan bir evin enkazı. Çocuk arabaları, sandalyeler, oyuncaklar, televizyon, darmadağın olmuş her şey; devasa bir eser içinde devasa bir hikaye barındırıyor. Dağılmış, harabeye dönmüş, yok olmuş bir hayatı anımsatıyor. Eserin fiyatı 450 bin dolar. Contemporary'nin en çok konuşulan eserlerinden biri de fuarın en pahalı eseri ÇBS Güçlü boya. Eser, Türkiye'de fotogerçekçiliğin temsilcilerinden Nur Koçak'a ait tuval üzerine yağlıboya tablosu. Fiyatı tam 1 milyon Euro. Contemporary'de yine gelenekselleşmiş bir konu haline gelen şey Cem Yılmaz'ın hangi eseri alacağı oldu. İçerideki sanatın akımı, Cem Yılmaz nereye doğru yürüyorsa dalga dalga oraya doğru yayıldı. Geçtiğimiz yıl Ali Elmacı'nın Abdülhamid heykelini satın alan ve eserin üzerinde yer alan resim ve yazılarla Padişah Abdülhamid'e saygısızlık yapıldığı haberleriyle günlerce basında konuşulan Yılmaz, bu kez daha dikkatliydi.
Kendisine, üzerinde 'Arif v 216' yazılı tişörtüyle yine Ali Elmacı'nın eserlerinin olduğu galeride rastladım. "Ne aldın?" diye sorduğumda, "Bu kez almıyorum, alsam da gizli" dedi. Yılmaz, ikinci bir Abdülhamid vakasına karşı önlemini çoktan almış belli ki eserini gizli tutuyordu. Sanata olan ilgisiyle her zaman örnek olan Cem Yılmaz bu gizlilik hareketiyle de şova meraklı birçok isme örnek olacaktır. Sanatla kalın...
Server Demirtaş'ın at heykeli, Contemporary'nin en ilgi gören eserleri arasındaydı.
Emre Yusufi'nin boks yapan Herkül eseri sanatseverlerden tam not aldı. Ön izlemeye giden davetliler, Yusufi'nin Herkül'ü günlük yaşama ve sanata uyarladığı heykeliyle fotoğraf çektirmek için birbiriyle yarıştı.
Ahmet Güneştekin'in yedi metrelik bir duvarı baştan aşağı kapladığı devasa eseri Yoktunuz. Eser harabeye dönmüş bir şehirden geriye kalan bir evin enkazını anımsatıyor.
