EURO 2020'deki spiker performansları üzerine çok şey yazılıp söylendi. Ben de hem bir spor yazarı, hem televizyonların spor servislerinde uzun yıllar sorumlu görevler üstlenmiş bir televizyoncu, hem de bir televizyon yazarı olarak bu sütunlarda çeşitli değerlendirmelerde bulundum. Ancak en iyisi, sözü izleyiciye bırakmak. Sizce günümüzdeki en başarılı maç spikerleri kimler? Peki ya gelmiş geçmiş en iyi maç spikerleri hangileri? Listelerinizi hazırlayıp, gönderirseniz, bu anketin sonuçlarını cumartesi günleri yayınladığım Okur Mektupları köşemizde sizlerle paylaşabilirim. Ama öncesinde kendi naçizane listelerimi yayınlamak istiyorum. Yönlendirme değil, sadece hatırlatma amacıyla... (Unuttuklarım, atladıklarım için şimdiden affınıza sığınıyorum.)
GÜNÜMÜZÜN EN İYİLERİ
1- Yalçın Çetin 2- Ercan Taner 3- Kerem Öncel 4- Ertem Şener 5- Murat Kosova 6- Levent Özçelik 7- Ersin Düzen 8- Güntekin Onay 9- Murat Ünlü 10- Ali Ferahbot
GELMİŞ GEÇMİŞ EN İYİLER
1- Halit Kıvanç 2- Orhan Ayhan 3- Tansu Polatkan 4- Ümit Aktan 5- Abidin Aydoğdu 6- İlker Yasin 7- Yalçın Çetin 8- Ercan Taner 9- Kerem Öncel 10- Ertem Şener
Saygı Ödülü: Eşref Şefik
Özel Ödül: Murat Murathanoğlu - İsmet Badem (Basketbolu herkese sevdirdikleri için.)
Nihat Hoca'dan harika mesel
Eskiden "Şeytana pabucunu ters giydirmek" diye bir deyim vardı. Öyle eskidi ki... Şimdilerde kendisine hissettirmeden şeytanın altından pantolonunu çalanlar türedi çünkü...
İnsanların şeytanlıkta her gün rütbe (!) alması, hepimiz gibi Prof. Nihat Hatipoğlu'nu da şaşkınlığa uğratmış olmalı ki, cuma sabahı Atv'de sunduğu programında bu durumu harika bir mesel ile önümüze serdi.
Adam rüyasında şeytanı endişe ve telaşla sağa sola koştururken görmüş. Merak edip sormuş: "Bre İblis bu korkun ve telaşın niyedir?" Şeytan cevap vermiş: "Eskiden insanlara şeytanlığı ben öğretirdim. Şimdilerde her gün onlardan yeni bir şeytanlık öğreniyorum. Bu yüzden gerilerinde kalmayayım diye sağa sola koşturuyorum..."
Benim Kristal Elma adayım
İsmail Saymaz'ın bu aralar 'kuru temizleme dükkanı' gibi çalışan Halk TV'de son günlerin hedef ismi Veyis Ateş'i sorguladığı (!) dağ gibi program, beklendiği gibi fare doğurdu. Sorgucu Saymaz bile programdan sonra "İkna olmadım" filan dedi.
Her neyse, medya kendi kendini çitileye dursun, benim asıl dikkatimi çeken, ses kayıtlarının ve gizli elde edilmiş belgelerin konu edildiği programda alttan geçen 'dinleme cihazı' reklamıydı.
Adam iyi yerde tezgah açmış vallahi. Ben ticari zeka diye işte buna derim. Bir yandan taze fasulye kırıp bir yandan sabah magazini izleyen Rukiye teyzeye, reklam kuşağında dört çarpı dört cip satmaya çalışan reklamcıların ülkesinde bu arkadaşa Kristal Elma vermezler mi acaba?
Çukur'un belgeseli geliyor
Geçenlerde ekranlara veda eden Çukur dizisinin hayranlarına müjde, "Yamaç"tan geldi. Aras Bulut İynemli, dizinin belgeselinin yakında ekranlarda olacağını sosyal medya hesabından duyurdu. Yapımda 4 sezon devam eden dizinin perde arkası, teknik ekip ve oyuncuların ağzından ilginç görüntüler eşliğinde ekranlara gelecek.
Bu arada gizli bir 'müjde' de dizinin son bölümündeki bir sahnede duvar yazısına yansıdı: "İçeride'n çıktık, Çukur'a düştük, şimdi sıra Üç Kuruş'ta..." Aynı yapımcı ve aynı ekiple belli ki yeni bir diziye yelken açıldı. Üç Kuruş'ta Çukur'dan hangi oyuncuların yer alacağı ise önümüzdeki günlerde netlik kazanacak.
Gaf kürsüsü
Milli futbolcu İrfan Can Kahveci'nin İsviçre'ye attığı golden sonra ağzını okuyanlar "Pas vermeyin a....." şeklindeki şok küfür ile karşılaştılar. Bu durum "Milli Takım'da hizipler mi var?" sorusunu gündeme getirdi.
Zap'tiye
EURO 2020 hezimetinde en çok işini gücünü bırakıp, Milli Takımımızı desteklemek için tribünlere koşan Azeri kardeşlerimizden utandım. Hakkınızı helal edin ay balam...
Ne demiş?
Kızın biri "Zayıflamak için oruç tutuyorum" demiş. Bronzlaşmak için de cehennem var, ister misin? (Sosyal medyadan)