Emek Sineması yıkılıyor' tartışmalarının tam ortasında göreve gelen Emek Sanat ve Kültür Vakfı'nın (ESKV) genel müdürü olan Remzi Buharalı, üç yıldır bu görevi yürütüyor. Buharalı'yla; Grand Pera'ya taşınan Emek Sineması'nın yolculuğunu, ESKV'nin Beyoğlu'na kattığı değeri ve yeni sezon beklentilerini konuştuk...
Siz çok hararetli bir dönemde göreve geldiniz. Kaç yıl oldu?
Üç yıldır Emek Sanat ve Kültür Vakfı'nın genel müdürüyüm. Ancak burası 1.5 yıldır faaliyette.
Başlangıçta 'Emek sineması yıkılıyor, tarihimize saygı duyulmuyor' dendi. Siz 'Daha iyisi olacak' dediniz hep. O süreçten bugüne kadar ne değişti?
Aslında tepkiler, Emek Sineması'nın yıkılacağı düşüncesiyle yoğunlaştı. Oysa proje içerisinde öyle bir düşünce yoktu. Yeni proje içerisinde Emek Sineması'na uygun yer bulundu.
57 ETKİNLİKTE 35 BİN KİŞİ
Sinemanın fiziki şartları yetersizdi değil mi?
Bir sinema salonu için, film izlenen yerin konforunun yanında diğer alanların konforu da önemli. Tuvaletlerde, kaçış noktalarında ve ısıtma sisteminde sorunlar vardı. Bugün Emek Sineması; 1950'lerde yaşamış olduğu iç deformasyondan da kurtularak, 1924 yılında yapılan orijinal haliyle, daha teknolojik ve daha çağdaş bir yer oldu.
Remzi Buharalı, üç yıldır Emek Sanat ve Kültür Vakfı Genel Müdürü olarak görev yapıyor.
Gala yapılacak mekanlar konusunda da alternatif oluştu diyebilir miyiz?
Kesinlikle. İstanbul gibi bir metropolde; uluslararası özel bir gösteri ya da gala yapıldığında, yurt dışından gelen misafirleri karşılayacak bir sinema yoktu. Biz Emek Sineması'nda, gala ve özel gösterimler için gelen insanların 1250 metrekare fuayede buluşabilecekleri imkanı yarattık. Emek Sineması; küllerinden doğarak, insanların içinde olmaktan mutluluk duyduğu bir yer oldu.
Geride bıraktığımız sürede düşündüklerinizi gerçekleştirebildiniz mi?
Ben arzu ettiğimiz hedeflere ulaştığımızı düşünüyorum. Vakıf olarak Emek Sahnesi'ni 60 gün kullanma hakkımız var. Ama onun da üstüne çıktığımızı görüyoruz. İzleyici kapasitesine baktığımda, bir senede 57 etkinlikte 35 bin kişiye ulaşmışız. Sanatçılar ve sanatseverler burada olmaktan mutlu. Yeni sezonda da sanatçı ve sanatseverlerle buluşmayı arzu ediyoruz. Kültür ve sanatın değerini yükseltmek için ne yapmak gerekiyorsa ondan sorumluyuz.
Yeni sezon programı belli mi?
Şu anda üzerinde çalışıyoruz. Bunun dışında Güzel Sanatlar Müdürlüğü'nün dört kurumu burada yer alacak. Anadolu Ateşi'nden özel tiyatrolara kadar yeni sahnemizde gösteriler devam edecek.
Grand Pera, Beyoğlu'nun eski ruhunu yeniden canlandırır mı sizce?
Grand Pera, Beyoğlu'nun eski günlerine kavuşması için önemli bir cazibe merkezi konumunda. Bizim avantajımız, kendi bünyemiz içerisinde vakfımıza ait salonlarımızın olması. Dokuz salonla sinema sektörüne hizmet ediyoruz. Bütün bunların yanı sıra; bugün faaliyette olmayan Atatürk Kültür Merkezi'nde yaşamlarını sürdürmekte olan kurumların da Grand Pera içerisinde yer almaları bizi çok mutlu ediyor. Biz, Beyoğlu'nda eksik kalan kültür ve sanatı tamamlama misyonunu üstlenmeye çalışıyoruz.