- Nasılsınız? Daha önce pandemide psikolojik destek aldığınız ile ilgili bir açıklamanız olmuştu... Şimdilerde hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
Merhaba teşekkür ederim. İyi olmaya çalışıyorum. Ben hastalık hastası biri olarak pandemi ve Covid sürecini biraz kaygılı geçiriyorum. Kaygılarım için psikolojik destek alıyorum evet :)
-Kariyerinize Türk dizi tarihine adını yazdıran bir proje olan "Ekmek Teknesi" ile başladınız. Ardından birçok dizi ve film ile başarınıza başarı kattınız. Oyuncu olmak hayalleriniz arasında var mıydı?
Evet, hayallerim ve planlarım arasında oyunculuk vardı. Konservatuvara girer girmez tiyatro ve TV-sinemaya da başladım. Ekmek Teknesi TV de ilk işimdi ve çok değerli bir projeydi, bu konuda kendimi şanslı hissediyorum. Yaklaşık 20 yıldır çalışıyorum ve mutluyum.
-Haliç Üniversitesi Konservatuarı Tiyatro Bölümü'nden mezunsunuz. Nasıl karar verdiniz tiyatro okumaya?
Çocukken açık hava sinemasının karşısında oturuyorduk. İzmir'de 'Hayal Sineması' adlı bir sinemanın tam karşısındaydık. Balkondan filmleri izlerdik, uzun bir süre aynı filmler gösterilirdi tabii ben de artık filmin her karesini ezberler hatta seyircilerin tepkilerini de ezberlerdim. :) Yine bir gün "Rüzgar Gibi Geçti" filmini izlerken, seyircinin etkilendiği bir sahnede, "Ben de bir gün insanları böyle etkilemek istiyorum" demiştim. Oyunculuk ilk o gün hayalim oldu. Yani tiyatro okudum ama benim için beyaz perdede başladı ilk aşk.
-90'larda çocuk olduğu için kendini şanslı gören kuşaktansınız. Siz nasıl bir çocukluk geçirdiniz?
Tam bir sokak çocuğuydum. Bisiklet üstünden inmez, eve hiç girmek istemezdim. Eve girince de konsol oyunlarının başından kalkmazdım :) harika bir çocukluk geçirdim.
-Oyuncu olmasaydınız hangi mesleği icra etmek isterdiniz? "Bunu fazla kimse bilmez" dediğiniz bir yeteneğiniz veya ilgi duyduğunuz bir hobiniz var mı?
Oyuncu olmasaydım heykel sanatçısı olmak isterdim, çok seviyorum. Özellikle dev heykelleri çok seviyorum. Louse Bourgeois, Anish Kapoor , Ron Mueck sevdiğim heykel sanatçılarından. Ama şimdi planlarım arasında yapımcılık var :)
-Bugüne kadar sizi hep başarılı işlerde izledik. Sizce yetenek mi güzellik mi iyi rolü, iyi projeyi daha hızlı çağırıyor?
Yetenek demeyi çok isterdim ama son yıllarda bunun aksini izliyorum. TV de hatta sinemada bile. Güzellik durağan şeylerde değerli olabilir. Bir resim, fotoğraf, bir filmin afişi fakat izlediğimiz ve duyguları hissetmemiz gereken zamanlarda ben yeteneksiz insanı güzel bulamıyorum. Gözümde çok çirkinleşiyor. Tam tersi güzellik kriterleri içinde olmayan fakat yetenekli bir oyuncu inanılmaz güzelleşiyor gözümde.
-Sosyal medya ile aranız nasıl? Sizce bir oyuncunun özel hayatının ne kadarı göz önünde olmalı?
Ben pek kullanmıyorum, sıkılıyorum. Ama anlıyorum, eski bir alışkanlık gibi. Eskiden misafirliğe gittiğimizde hemen aile albümleri bakılırdı onun gibi herhalde. :) Ben arkadaşlarımı ve eserlerini/işlerini beğendiğim kişileri takip ediyorum.
-Son dönemde oldukça ses getiren "Takipçi sayısına göre oyuncu seçiliyor" iddiaları hakkında siz ne düşünüyorsunuz?
Black Mirror dizisinden bir bölüm gibi :) Reklam kısmının bir parçası olarak kadroya alıyor alabilirler ama tamamen buna bağlı seçim yaptıklarını sanmıyorum yapımcıların.
- Genç yaşınızda çok özel işlerde ustalarla karşılıklı oynama fırsatı buldunuz. İdolüm dediğiniz bir isim var mı?
İdolüm yok. Beğendiğim sanatçılar var. Çok özel, çok değerli insanlarla çalıştım evet ama açıkçası en büyük eksiğim, özel, iyi, gerçek bir yönetmenle çalışma fırsatım pek olmadı. Onlarca iş yaptım sadece bir yönetmenime "Hocam" diyebilirim maalesef.
-Unutamadığınız sayısız set anınız vardır. Birini okuyucularımız ile paylaşır mısınız?
O kadar çok ki :) ama hemen hemen hepsi içi sizi, dışı bizi yakar dedikleri trajik olaylar. Anlatsam meslekten soğursunuz. :) Genel olarak eğlencesi yüksek anlar yaratırız ki diğer tarafı görmeyelim. 20 saate yakın soğuklarda, sıcaklarda çalışmak inanın çok zor.
-Oyunculuk hayatınızda "Mutlaka oynamak istiyorum" dediğiniz bir karakter var mı?
Bir kadının gözünden Türkiye'de kadın olmak, aşk ve ilişkiyi anlatan gerçek bir senaryo olsa da oynasam keşke. :)
-41 Kere Maşallah sinema filminin başrolü olarak izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyorsunuz. Merakla beklenen filmde Pelin karakterine nasıl hazırlandınız?
Filmde başrol oynuyorum ama biraz konuk gibiyim. :) Aslında Naci'nin hikayesi anlatılıyor filmde. Çaresiz saf bir erkek Naci. Onun ilişkileri ve Pelin'e kavuşma hikayesi.
-Set dışında bir gününüzü nasıl geçirirsiniz? "Güzellik sırrım" dediğiniz bir ritüeliniz var mı?
Çok plansız, anlık yaşıyorum ben. :) Bir gün sonrasına randevu bile ayarlayamam. Canım ne istiyorsa o an öyle gelişiyor. Evde tek başıma olmayı çok severim, daha çok evde geçiriyorum. Şimdi pandemi öncesi ve pandemi sonrası olarak yaşam şeklim de değişti tabi. Pandemi öncesi olsaydı, "Dans etmeyi çok seviyorum ve ediyorum" derdim. Arkadaşlarımla çok geziyordum, kütüphaneye gidip araştırma yapmayı çok severim. Yazmayı severim, oyun oynamayı severim, oyun evlerine giderim ya da arkadaşlarımla toplanıp kutu ve kağıt oyunları oynarız.