'Ve Veya Ya da' ve 'Oda ve Adam' oyunlarında birlikte rol alan Engin Hepileri ile Nergis Öztürk, Hepileri'nin kurduğu Tiyatro.İn çatısı altında 'Akciğer' adlı oyun için uzun süredir sıkı bir çalışma içerisinde. Duncan Macmillan'ın yazdığı oyun, 11 Ekim'de Moda Sahnesi'nde Türkiye'de ilk kez sahnelenecek. Barış Arman'ın Türkçe'ye çevirdiği, Mehmet Birkiye'nin yönettiği oyun; 'İklim değişmesi, küresel ısınma gibi olaylar sebebiyle her geçen gün kötüye giden dünyada çocuk yapmalı mı?' sorusuna yanıt arıyor. Seyirciyle buluşmak için gün sayan Öztürk ve Hepileri ile oyunları hakkında konuştum. İkilinin oyunda karakter isimleri yok. Kadını ve erkeği temsil ediyorlar. Kadın; doktora yapan bir akademisyen, adam ise müzisyen. Metinde bu çifte dair tek bilgi bu. Hepileri, bu sebepten oyunu sahnelemenin zor olduğunun altını çiziyor. Oyunda zaman ve mekan değişiyor ama oyuncular değişmiyor. Onlara yardımcı olacak aksesuvar ve dekor da yok. Hepileri, "Bir çiftin gençliğinden başlayan uzun bir hayat söz konusu. Değişik mekanlarda geçiyor. Yazar, bu değişimleri oyuncuların yeteneklerine bırakmak istemiş. Biz de sabit kaldık o fikirde. O yüzden değişimleri tonlamalarla ve duruşla yansıtmaya çalışacağız" diyor. "Bu sebeple tamamen oyuncu performansına dayalı bir oyun" diyen Öztürk ise "Bu bir taraftan çok korkutucu ama diğer yandan oyuncu için inanılmaz iştah açıcı bir durum" yorumunda bulunuyor.
'BABA OLMAYI TABİİ Kİ İSTİYORUM'
İkili, oyunun can alıcı sorusu hakkında ne düşünüyor? Yani, hava kirliliği, iklim değişikliği gibi bir sürü kaygıların olduğu bir dünyaya çocuk getirmeli miyiz? Öztürk, "Benim için artık çok geç" diye cevap veriyor. Çünkü güzel oyuncunun 20 aylık bir oğlu var. Annelik Öztürk'e çok yakışmış. Kendisi de anneliği "Dünyanın en güzel duygusu ve herkesin tatması gerekiyor" diye tanımlıyor. Beyza Şekerci ile örnek bir evlilik yaşayan Hepileri ise her ne olursa olsun dünyaya çocuk getirmekten yana. "Çocuk getirmeye hazır mısınız?" diye sorduğumda, "Tabii ki, ama akışına bıraktık. Anı yaşamak istiyoruz ve nihayetinden ben de baba olmak istiyorum" yanıtını veriyor ve ekliyor: "İstediğin kadar entelektüel ol, çocuğa karşı çık, günlerce tartış; hayatın bir döngüsü var ve bu döngü her zaman üreme üzerine. Her şeyden önce kadının doğurganlığı söz konusu." Oyun; ilişki içindeki çatışmaları barındıran yer yer komik, yer yer eğlenceli ama bir o kadar da ironik hikayesiyle, özellikle çocuk sahibi olmayı düşünen çiftler için müthiş bir kaynak olacak. Çünkü oyun sayesinde kafalarındaki pek çok sorunun yanıtını bulabilecekler. Hayata dair örnekler veren evrensel nitelikteki oyunun çocuk sahibi olanlar için de söyleyecek önemli sözleri var. Hepileri, "Anne ve baba olmakla bitmiyor ki her şey. Dünyaya getirdikleri çocuğu birey olarak var etme çabaları da önemli. Sonuçta herkesin doğrusu farklı" diyor.