Muhabbet Kralı geçen hafta sezon finali yaptı ama "Disko Kralı" ile "Medya Kralı" yaz boyunca devam edeceğe benziyor. Oysa bu köşeden çokça övgü alan ve Okan Bayülgen'in programları arasında bana göre "en başarılısı" olan "Muhabbet Kralı" geçen hafta en iyi bölümlerinden biriyle ekrana gelmişti. Türkiye'de madencilerin içinde bulunduğu zorlukları "birinci ağızdan" izleyenlere duyuran ve ekran başındaki herkesi bu konuda derin derin düşünmeye sevk eden program, ne yazık ki reytingi en düşük "Muhabbet Kralı" bölümü olmuştu. Bu hafta "Disko Kralı"na Kütahya'dan Şule Yiğit adlı bir hanım telefon bağlantısı ile katıldı. "Program gereği" bir kaç "soft" muhabbetin ardından asıl meseleye gelince, programın seyri de bir anda değişti. Yiğit, madenci eşini üç yıl önce kaybetmişti. Madencilerin tazminatlarının sadece bir buçuk aylık maaş tutarı olduğunu söyledi. Okan da geçen hafta günlüğü 20 liradan yerin 800 metre altına işçilerin nasıl "koşa koşa" gittiğini anlatmıştı. Koşa koşa ölüme gidiyorlardı, çünkü kendilerine verilen iş planının gerisinde kalırlarsa o 20 liralık yevmiyeyi de alamıyorlardı. Az önceki neşeli sohbetten eser kalmamış, konukların omuzları düşmüş; yüzleri asılmış, stüdyodaki seyircinin "havası" kaçmıştı. Ekrana öylece baka kaldım. Şule Hanım yayına bağlanana kadar süren "geyiğin" ne denli fuzuli olduğu gerçeği beynime asılı kalmıştı. Lafla sadece reyting gemisi yürüyordu. Ekran karşısındayken başkasının acısını dirseğimizle öteliyor, kendimizi "Disko"nun ve "Medya"nın geyiğine vurup, görmek istemediklerimizden kurtulmak için başımızı öte yana çeviriyorduk. Gelecek hafta "Muhabbet Kralı" olmayacak. Reyting alamadığı için... Ama "Disko Kralı" ile "Medya Kralı" tam gaz devam edecek. Yani "Disko" da çalacak, "Medya"da oynayacağız... İnsan hayatına günlük 20 lira değer biçilen bir coğrafyada "Muhabbet Kralı" çok gelecek elbet hepimize...