Flört aplikasyonundan bulduğu kocasını yine orada kaybeden beyaz yakalı bir arkadaşımın hikayesi bu. İkisi de yoğun iş hayatı olan, toplantılardan iş seyahatlerine sürüklenen karakterler. Bir gün ikisi de arkadaşlarının önerisi ile flört uygulamasını indirir ve dakika bir gol bir eşleşirler. Sohbet, muhabbet derken buluşmalar başlar, birkaç ay içinde de evlenirler. Ancak ilişkileri boyunca neredeyse tüm iletişimi mail trafiği, Whatsapp ve Facetime üzerinden yürütürler. Aynı evdeyken bile karşılıklı bilgisayarlarını açıp çalışırlar. Bir gün boş bir anlarında sohbet etmek için karşı karşıya geldiklerinde ilişkilerinin dinamiğinin olmadığını, aslında evliliklerinin bile dijital bir zemin üzerine kurulu olduğunu görürler. Tıkanırlar, tek kelime edemezler. 'Meğer biz hiç tanışmıyormuşuz, aşk dediğimiz şey de yalan dolanmış' diye düşünürler. Bunu fark ettikten sonra aralarında haliyle soğuk rüzgarlar esmeye başlar ve boşanırlar. Taraflar, aradıkları şeyin dijital bir ilişkiden ötesi olmadığını anlarlar ve kendilerini o hızla yine flört uygulamasında bulurlar. Kadın, eski kocasının başkaları ile eşleştiğini duyuyor. Ama işte o kadar. Bir daha evlilik mi? Hayır! 'Tinder'dan gelen tinderla gider' diyor arkadaşım. Aman dikkat edin, dijital duygularınızla gerçek hislerinizi karıştırmayın.
Yeni bir yetenek geliyor
Fester Abdü'nün ekstrem videolarının milyonlarca takipçisi var ve her izleyen "Bu adam deli mi ne?" diyor. O yüzden kanalının adı da 'Deli mi Ne?'. Hakkını da fazlasıyla veriyor. Geçtiğimiz günlerde Abdü'nün erkek kardeşi ile de tanıştım. Henüz 19 yaşında, o da bir başka yetenek. 'Katana' ismi ile dijital platformda tanınan genç isim, önümüzdeki günlerde müzik piyasasına giriyor. 'En büyük şansı belki de abisi' diyeceksiniz ama Katana'nın 'Yağmur'un Altında' isimli ilk single'ını dinleyip bir de video klibini izleyince 'Bu çocukta başka bir yetenek var' diyeceksiniz. Yeni nesil yeteneklerin sayısının az olduğu bu dönemde dijital gücüyle de kitlelere ulaşacağına eminim. Doğru da bir mentorla ilerliyor abisinin yanında. Hip hop, trap soundlarını Türk ezgilerle harmanlayan genç yeteneğin sahip olduğu enerji ile tanışınca bana hak vereceksiniz.
Alexander Wang'ler rafa kalktı
Geçtiğimiz günlerde ünlü bir arkadaşımla yemekteydik. Son günlerin mevzusu, ünlü moda tasarımcısı Alexander Wang hakkındaki taciz iddialarıydı. Moda endüstrisine karşı çarpıcı iddiaları yalanlayan tasarımcı, sosyal medya hesabı Diet Prada'nın da konuyu dijitalde köpürtmesi üzerine günler süren sessizliği sonrası The Newyork Times'a açıklama yaptı. İddiaları yalanlayarak, herhangi bir kanıt sunmadan bu berbat davranışı yapmadığını söyledi. Peki bu cevap takipçilerini tatmin etti mi? Hayır. Özellikle ünlü tasarımcının ürünlerini alanlar, "Bir süreliğine üstünde Alexander Wang yazan tasarımları rafa kaldırıyorum. Severek, bayılarak kullandığım ne varsa bu süreç geçene kadar kullanmayacağım" dedi. Bu cümlelerin benzerini ünlü arkadaşım da kurunca hayatın ne kadar acımasız olduğunu, kurduğun imparatorluğun bir günde nasıl çökeceğini görmüş oldum.
