Paris Moda Haftası'nda düzenledikleri organizasyonla dikkat çeken modacı kardeşler Ezra ve Tuba Çetin, Şamdan Plus Exclusive için Paris sokaklarında Prada'nın ünlü mankeni Erica Krauter'la bir fotoğraf çekimi gerçekleştirdi. Şamdan Plus'tan Öykü Yazıcıoğlu'na koleksiyonlarının detaylarını anlatan kardeşler, ünlü ses sanatçısı Semiha Berksoy'dan ilham aldıklarını söylediler...
PARİS'TE İKİ TÜRK
Üçüncü kez katıldığınız Paris Moda Haftası ve aldığınız tepkiler sizin açınızdan nasıldı?
Ezra Çetin: Bu ilk ikisinden biraz farklıydı, çünkü bu kez moda dünyasının duayenlerinden Olivier Massart ile çalışmaya başladık. Bize moda dünyasının tanrısının eli değdi diye düşünüyoruz. Olivier Massart, Dior, Chanel, Alexander McQueen, Kenzo, Lanvin gibi dünya devlerinin defilelerini yapan bir defile organizatörü. Sanatçı kişiliğimizi sergileyebileceğimiz, içinde bir de kısa film olan iki saatlik bir organizasyon yaptık. Sonuç olarak da çok güzel tepkiler aldık.
MASSART'I TANIMADIK
Neden Milano ya da New York yerine Paris Moda Haftası'nı tercih ettiniz?
Tuba Çetin: Biz çalışmalarımıza Milano'da başladık ve yolumuz bizi Paris'e getirdi. Ayrıca Paris'in birinci lig olduğunu düşünüyoruz. Devlerin arenasına kabul ediliyorsanız doğru işler yaptığınız içindir.
Olivier Massart ile işbirliğiniz nasıl gerçekleşti?
T.Ç: Yakın bir arkadaşımız ile iş yapmaya başladıkları sırada Massart'ın bizden haberi olmuş... Ofise geldiler. Biz de Paris defilemize hazırlanıyorduk. İlk başta onun kim olduğunu bilmiyorduk ve öylesine sohbet etmeye başladık. Bir saat kadar sonra kim olduğunu anladığımızda Ezra ile önce birbirimize bakakaldık, çok şaşırdık. 10 dakika sonra kendimize çekidüzen verip tekrar karşısına oturduk.
Koleksiyonunuzdan bahseder misiniz?
T.Ç: Önceki koleksiyonlarımızda olduğu gibi yine bu topraklarda yetişmiş çok değerli bir sanatçımızdan ilham aldık; Semiha Berksoy.
E.Ç: O, çok renkli ve zevkli bir kadın ama bizim için iç dünyası önemliydi. Koleksiyonumuzda bunu yansıttık. Kullandığımız metal aksesuvarlar, onu adeta bir zırh gibi koruyan gücünü ifade ediyor. İpekleri ise ruhunun ne kadar özgür olduğunu temsilen kullandık.
