Manken Deniz Akkaya, Selin Ciğerci ile taşıyıcı annelik konusunda ağız dalaşına girmişti. Ciğerci, hakkında konuşmaması için tedbir kararı aldırdı. Ancak Akkaya bu karara aldırmayıp, konuşmaya devam edince bu kez mahkemeden üç günlük 'zorlama hapis' cezası çıktı. Önceki gün Bakırköy'de kadın cezaevine konulan Deniz, bugün tahliye olacak.
Kanunlara uymamanın tabii ki hukuki yaptırımı olacak. Gelin görün ki, bu konuda bir standart oluşturamadık. Örnek mi? Sıralayayım:
12 yaşındaki çocuğu taciz eden adam ifadesinin ardından serbest bırakıldı. (19 Haziran 2021)
Antalya'daki bir markette 5 yaşındaki çocuk ve annesine cinsel organını gösterip taciz eden adam, yakalanıp sorgulandıktan sonra (Marketin güvenlik kamerasında her şey tespit edilmiş olmasına rağmen) serbest bırakıldı. Aynı adam ertesi gün yine ailenin etrafında dolaşırken vatandaşlar tarafından yakalanıp darp edildi. (7 Mart 2021)
13 yaşındaki çocuğun cebine para koyup, onu istismara çalışan, sonra da telefonuna cinsel içerikli mesajlar gönderen sapık yakalandı ama serbest bırakıldı. Resul S. adlı adamın daha önce de çocuğa cinsel saldırı suçundan hapis yattığı ortaya çıktı. (21 Ağustos 2021)
Taşları bağlayıp, köpekleri salmak bu olsa gerek...
Klasik araba olmadan klip çekilemiyor mu?
Bu köşenin okurları, tedavi edilemez bir klasik otomobil hastası olduğumu biliyorlar. Bu nedenle ekranda bir klasik gördüğüm zaman diğer her şey o anda benim için teferruat haline geliyor. Hatta sırf o klasikleri yaşadıkları yıllarda görebileyim diye eski Türk filmlerini izlediğim oluyor.
Ama klasik görmek isteyenlerin tek adresi eski Yeşilçam filmleri değil. Açın müzik kanallarını, kliplerin neredeyse hepsinde dekor olarak eski arabaların kullanıldığını göreceksiniz. Son olarak Seda Sayan ve Hadise'nin kliplerinde de kurtarıcı olarak klasiklere sarıldılar.
Sanırım klip çekmenin en kestirme ve ucuz yolu, günlüğü birkaç bin liradan bir klasik otomobil kiralamak. Muhtemelen bugüne kadar çekilmiş her üç klipten ikisinde de klasik otomobil kullanılmıştır. İyi de nerede kaldı yaratıcılık? Arabaların modelleri ve şarkıcılar değişiyor, klipler hep aynı...
TRT Müzik'in yeni yüzü
TRT Müzik yeni dönemde hem ekran yüzünü hem de içeriğini yeniledi. Bu yıl TRT Müzik'te 20'ye yakın yeni program izleyicinin karşısına gelecek.
Listeye ve tanıtımlarına şöyle bir göz attım. İçinde gerçekten de emek ürünü, özenli yapımlar var. Hepsinden önemlisi, TRT Müzik'in diğer müzik kanalları gibi sadece klip yayınlayan ya da arşive yaslanan bir kanal olmaktan kurtarılmış olması. Bir başka yenilik ise yabancı müziğin akıştaki hacminin artırılması. Örneğin, Sting'in Berlin konserinin yayınını sabırsızlıkla bekliyorum.
Kanalın, yeni misyonu ise Türk Halk ve Türk Sanat Müziği'nin genç kesimlerle buluşturulması. Bunu sağlamaya yönelik çok sayıda program var. Onlardan biri de pazar akşamı 22.00 sularında yayınlanan Yedi İklim'di. Her türküde ekrana bindirilen bilgi içerikli yazılara bayıldım. Örneğin, Neşet Ertaş'ın "Bozlak söylenmez, havalandırılır" sözünü bu bilgi ekranından öğrendim. Genç sanatçıların muhteşem performansına ve türkülerimizin özlerine dokunulmadan modern enstrümanlarla aranje edilmesine de bayıldım.
Belli ki TRT Müzik yeni sezonda en sık ziyaret ettiğim kanallardan biri olacak.
Şeref kürsüsü
Sel bölgesinde enkaz altından çıkardığı Atatürk portresini elleriyle temizleyen Mehmetçik, senden daha güzeli var mı?
Zap'tiye
Yalan habere 6 yıla kadar hapis gelecekmiş. Transfer döneminde dışarıda spor muhabiri kalmaz vallahi!
Ne demiş?
MasterChef'ten Eşkıya dizisini aratmayacak bir diyalog: HÜSNÜ: "Ben senin gibi adamları mahallede bakkala gönderiyorum." TAHSİN: "Ben de o bakkala gidip, hesabını kapatırım."