"BEN BİR ŞEY YAPMADIM DEMİR!"
Kimin hangi iftirasına inandığını bilmediğini söyleyen Züleyha, başkalarına inanıp kendisini öldürmek isteyen Demir'i Allah'a havale ettiğini söyledi. Çocuklarının üstüne yemin eden Züleyha, Yılmaz'ın yanına Ercüment cinayetini sormak için gittiğini söylese de Demir bir türlü anlamak istemiyordu. Kendisine neden sormayıp, koşa koşa Yılmaz'a gittiğini sordu. Züleyha'nın, Demir'in Yılmaz'ın katil olduğunu açıklamasından telaş ettiği söylemesi ise, Demir'in öfkesini iyice kabarttı. Züleyha hala Yılmaz için korkuyor, yüreği Yılmaz için titriyordu.
"BENİ MAHVETTİN ZÜLEYHA!"
Züleyha'nın "Demir seni ihbar edecek" diye Yılmaz'ı uyarmaya gitmiş olmasını kabullenemeyen Demir, şarjörünü çektiği silahı Züleyha'nın kafasına dayadı. "Beni mahvettin Züleyha! Beni mahvettin!" diyordu. Bu esnada Fekeli ve Hünkâr da onları aramaya çıkmıştı. Demir Züleyha'ya bir şey yapmadan ulaşmak istiyorlardı. Vicdanı rahat olan Züleyha'nın döktüğü dil Demir'in kalbini yumuşatmıyordu.
ZÜLEYHA'NIN SON DİLEĞİ!
Züleyha kendisini öldürme niyetinde olan Demir'e son dileğini söyledi. Son anlarında Züleyha sadece çocuklarını düşünüyordu. "Çocuklarıma iyi bak!" dedi. Kızına iyi bakacağını biliyordu ama; Adnan'dan emin değildi. Yılmaz'ın oğlu olduğu için nefret etmemesini, Adnan'a ayrımcılık yapmamasını istedi. Demir'e bu sözleri duymak ağır geliyordu. Züleyha'yı öldürdüğünde, sadece sevdiği kadını öldürmüş olmayacaktı, çocuklarını da annesiz bırakacaktı. Hayatının kararını vermek üzereydi. Fekeli ile Hünkâr tam oldukları yere yaklaşmışlardı ki 3 el silah sesi, tüm umutların kaybolmasına neden oldu.