Kızlarımızı yani Filenin Sultanları'nı anlatmaya gerek yok. Göğsümüzü kabarttılar, bizi gururlandırdılar. Avrupa üçüncülüğünü alkışlıyor ve yüreğinize sağlık diyorum. Onlar için bir şey yapmaya da gerek yok. Sadece içten bir teşekkürün onları mutlu edeceğinden eminim. Ancak gelin gör ki kızlarımızın yapmadıkları şovu başkaları üstleniyor.
Geçen gün Demet Akalın, eline aldığı bisküviyi kemirerek çektiği videoda Spor Bakanlığı'na çağrıda bulundu. Spor Bakanlığı'nı etiketleyip "Kızlarımız için neden konser yapmıyorsunuz, ben yaparım" dedi.
Yahu böyle güzel bir konu, bu kadar mühim bir makam, böylesine ciddiyetsiz içinde yapılmış bir paylaşımı hak ediyor mu? Sanırsınız Akalın, kankası Esra Balamir ile dedikodu yapıyor...
Demet böyle bir üslup olabilir mi? Senden konser isteyen mi var, neyin şovunu yapıyorsun? Ayrıca kaç yıldır sanat camiasının içindesin, kiminle nasıl konuşacağını öğrenemedin mi? Fare gibi kraker kemirerek milyonların huzurunda bakanlığa hitap etmek neyin kafası anlamıyorum...
TÜRKİYE'NİN YURT DIŞI TANITIMI ADINA...
Kuruluşunun 10'uncu yılında Avantgarde Collection, yaptığı animasyon filmle Türkiye'nin yurt dışı tanıtımına da katkı sağlayan bir projeye imza attı. Proje, Mezopotamya'dan başlayıp Göbeklitepe'ye uzanan tarihi unsurlara değinen,
Türkiye turizmini ön plana çıkaran bir hikaye üzerine kurgulanmış. Grubun kurucusu İsmet Öztanık, dünyanın birçok ülkesinde gösterime giren yapımın 1 ayda toplam 12 milyon 679 bin 272 gösterim, 2 milyon 465 bin 372 izlenme elde ettiğini söyledi.
CAZ YAPMA!
Caz sanatçısı Ceyda Özbaşarel, geçtiğimiz günlerde bindiği takside şoförle yaşadığı bir hikayeyi paylaştı. Taksici, Ceyda'ya "Parktaki konsere mi gidiyorsunuz?" diye sordu, Ceyda da "Evet" diye cevap verdi. Bunun üzerine taksici, "Kimin konseri?" diye sordu. Özbaşarel de "Benim konserim" dedi. Şoför "Siz kimsiniz?" diye sorunca, Ceyda Özbaşarel "Ben caz söylüyorum, tanımazsınız" dedi.
Bu mevzu, ilginç bir tartışmayı gündeme getirdi. Kimisi Ceyda Özbaşarel'in çok kibirli bir tavır takındığını, taksi şoförüyle alay ettiğini söylerken, kimisi de "Sanatçı bu sözleriyle kendisiyle dalga geçiyor aslında" diyerek onu savundu.
Kavga şiddetli, mevzu da derin. Ama şu doğru; günümüz popüler kültüründe caz müzik ve caz sanatçıları pek bilinmez. Ancak Ceyda Özbaşarel'in taksi şoförüyle yaşadığı bu diyalogda ben de kendisi ile dalga geçtiğini düşünmüyorum. Bana göre de sözlerinin alt metninde kibir ve ego var.
Neyse çok da uzatmanın manası yok, ama bu işin altında gündem olma çabası var bence. O yüzden kendisine sadece şunu söylemek istiyorum; caz yapma Ceyda, caz yapma!
ESNAFLIK BAŞKA BİR ŞEY...
Yeme-içme kültürümüzde kahvaltının ayrı bir yeri vardır. Kahvaltı buluşmaları bizim için çok önemlidir. İstanbul'da karşımıza çıkan, hoşumuza giden kahvaltıcıları da mutlaka birbirimizle paylaşırız. Genelde deniz kenarı olan, güzel manzaraya sahip, şıkır şıkır kahvaltıcılar daha öne çıkarken geçenlerde Bostancı'da ara sokakta Bakıroğlu Gurme diye bir yere götürdü arkadaşlarım...
Sahibi Zafer Bakırer, hiç patron gibi değil; takmış önlüğünü, masalara çay getirip götürüyor, müşterilerle sohbet ediyor. Kendisiyle konuşunca hâlâ semt pazarlarında tezgahı olduğunu öğrendim. "Şimdi oldu" dedim, bu esnaf tavrı günümüz işletmelerinde fazla karşılaşılan bir şey değil... Sohbetin yanı sıra mekandaki lezzetlerin de güzel olması benim gibi aynı adreslerden sıkılanlar için güzel bir alternatif... Benden söylemesi...