Eşinizle bir otelin lobisine girerken tanımadığınız biri, "Sen beni tanıyor musun?" diye soruyor. Siz de "Kusura bakmayın, tanıyamadım" diyorsunuz. Bunun üzerine o şahıs "Sen beni nasıl tanımazsın? Seni ve karını burada harcarım" dedikten sonra yanındaki iki adamla birlikte size ve eşinize tekme tokat saldırıyor.
Saldırganlar, eşinizin kafasına sert bir cisimle vuruyor.
Otel çalışanlarının araya girip dayağı durdurmaya çalışması da sonuçsuz kalıyor. Feci şekilde dayak yedikten sonra eşinizle birlikte hastaneden darp raporu alıyorsunuz.
Otelin kamera kayıtları inceleniyor ve polis, saldırganların ifadesini aldıktan sonra serbest bırakıyor.
BİREYSEL SİLAHLANMA
Bu olayda saldırıya uğrayanlar ünlü komedi oyuncusu Hakan Yılmaz ve eşi Elif Yılmaz olduğu için haber oldu. Bir de haber olmayanlar var! Bu saldırıya hepimiz maruz kalabilirdik. Saldırganlardan biri güya oyuncuymuş, Google'a adını yazdığınızda silahlarla mafyatik pozlar veren biri çıkıyormuş.
Bu adamın sırf adını duyurmak için saldırdığını iddia edenler var.
Türkiye'de dayak atmanın cezası yok denecek kadar az, en azından ilk etapta serbest kalıyorsunuz.
Sonra da Türkiye'de bireysel silahlanmanın artmasının endişe verici olduğuna dair haberler, yorumlar okuyoruz!
Bireysel silahlanmaya karşıyım, bu konuda birçok yazı yazdım ama ortada delil ve görüntü varken, birileri, birilerini dövüp serbestçe dolaştığı ve genelde çok az ceza aldığı bir ülkede, belki de kimsenin kendisini korumak için silah alan birine hesap sorma hakkı yok!
Zaten insanları döven, darp edenlerin aynı zamanda silahları da var. Hakan Yılmaz, aynı saldırıya ABD'de maruz kalsaydı ve kendini savunmak için silahıyla saldırganları vurup öldürseydi hiç ceza almadan hayatına devam ederdi!
İnsan dövmek, Türkiye'de neden önemli bir yaptırıma konu değil? Neden insanlar dayak yediğiyle kalıyor bu ülkede?