Bütün bir hafta düşündüm; acaba yangınlardan ne ders çıkardık, bundan sonrasında hayatımızda ne gibi değişiklikler yapacağız?
Bir kere iklim krizine karşı önlemler almalıyız... Ana maddemiz bu olmalı. Tatile gideceğimiz yer için bile acaba yeşil otel mi diye araştırmalar yapmaya başladık zaten. Yeşil otel diğer bir deyişle sürdürülebilir oteller; daha az enerji ve su tüketen, CO2 emisyonları azaltılmış, küresel iklim değişikliğine pozitif etki sağlayan, çevre dostu yerel ve geri dönüştürülebilir malzemeler ile inşa edilmiş ve yatırımcısının sosyal ve çevresel sorumluluğunu belgeleyen oteller. Bu oteller son dönem inanılmaz atağa kalkmış. Nedeni günümüzde dünyanın geleceğini tehdit eden küresel ısınmanın en önemli aktörlerinin; yapı, turizm ve ulaşım sektörlerinin olması. Özetle günümüzde turizm ile küresel ısınma arasında doğrusal bir etki bulunuyor. Tüm dünya geneline baktığımızda; oteller ciddi anlamda enerji ve su tüketiminin yapıldığı ve fazla kullanıcısı olması nedeniyle hızla eskiyen ve değişime ihtiyaç duyan mekanlar... Farkındalığımız ilk defa bu kadar yüksek ve eminim yeşil oteller ülkemizde hızla yaygınlaşacak. Eco- Friendly Traveller/Çevre Dostu Gezginler bile dijital dünyada yükselişe geçti, bu dijital dünya için son derece mutluluk verici bir haber.
AKAKÇE 26 BİN DOLARLIK ESERİNİ TEMA'YA BAĞIŞLADI
Ülke sınırlarını aşmış bir başarı öyküsü onunki... Şahsına münhasır büyük bir yetenek, tarzı, enerjisi, işleri kimseye benzemiyor. Çağdaş sanatın en önemli isimlerinden Haluk Akakçe'den bahsediyorum. Bodrum Zai'de açtığı Yalnız Değilsin isimli sergisinde annesinin vefatından sonra yaptığı en duygusal eseri TEMA Vakfı'na bağışladı. Sergide eserlerin yarısından çoğu ilk dakikalarda hemen satıldı, Tema Vakfı'na bağışlanacak eserin fiyatı ise 26 bin dolardı. Böyle bir zamanda bu duygulandıran hareketi alkışlamayalım da ne yapalım.
Bu arada iyi bir koleksiyonu olan Volkan Demirel de vardı sergide; Akakçe'den daha önce kızının ayısına benzer bir eser almıştı. "Bu kez ne aldı?" diye sorduğumda "Henüz almadı" dediler ama kesin bir işini daha koleksiyonuna katmaya hazırlanıyordur.
YEMEK ATIKLARI 48 SAAT İÇERİSİNDE GÜBREYE ÇEVRİLİYOR
Yangınlardan sonra tatil yapmak isteyenler otellerde artık sadece beş yıldız değil, tesisin çevreye duyarlılığını gösteren semboller ve belgeler arıyor. Ben de arıyorum ve buldum bile. Sürdürülebilir bir dünya için her işletmenin sorumluğu olduğuna inanan Hilton Dalaman, yemek atıklarını 48 saat içerisinde gübreye çeviren bir tesis kurarak hem organik tarım ve narenciye bahçelerinde hem de otelin yeşil alanlarında kendi ürettiği gübreyi kullanıyor. Ayrıca otel içerisinde tek seferlik plastik kullanımını da durduran Hilton Dalaman, 5 dönümlük tarım bahçesinde ata tohumları kullanıyor, hasat edilen olgun yaprakları ve meyveleri kendi bünyesinde bulunan Carpi çiftliğinde değerlendirerek hayvanlara yeşil, taze yem olarak veriyor. İster havuzla çevrili, kendilerine ait özel iskelesi ve bahçesi bulunan Göl Evleri'nde, ister resort bölümünde konaklayın ve sürdürülebilir dünya için yapılanları mutlaka görün. Her hafta sonu da farklı konseptteki programları ile adeta gastronomi ve kahkaha şöleni yaşanıyor. Benim gittiğim hafta sonu Nilgün Belgün sahnedeydi, anlattığı bocalama hikayesiyle gülmekten gözümüzden yaş getirdi.