Home Art dergisinin sayfalarına taşıdığı Kadıovacık biyo evi
, Urla'nın Kadıovacık köyünde inşa edilmiş benzersiz bir yapı. İkisi konut, biri ofis üç bağımsız birime sahip, 226 metrekare taban alanına oturan bir yapı. Yapı ofis birimi ile Yapı Biyolojisi ve Ekolojisi Enstitüsü'ne (YBE), konut birimlerinden biriyle ise YBE'nin kurucuları And Akman ve Merve Titiz Akman'a ev sahipliği yapıyor. Biyo ev tanımı, aslında yapı biyolojisi ve ekolojisi yaklaşımı çerçevesinde insan ve çevre sağlığını gözeten yapı anlamına geliyor. Kadıovacık Biyo evi bu yaklaşımla tasarlanarak uygulanan resmi konut kategorisinde Türkiye'deki ilk yapı. Evin mimari tasarımı azami ölçüde enerji tasarrufunu hedefliyor. Yapı, form ve yönelimi, konuma göre ısı depolama ve yalıtımı sağlayan farklı cephe çözümleri, pencere açıklıkları ve çatı uygulamaları sayesinde yapay havalandırmaya minimum ölçüde ihtiyaç duyuyor. Evin malzeme seçimi yapılırken, üretim ve tedarik süreçlerinin asgari çevre etkisi, yapının iç ortam iklim koşullarının insan sağlığını desteklemesi ve uzun süreli dayanımı, enerji etkinliği ve yıkımı halinde atık oluşturmaması hedeflenmiş. Tasarım sürecinde pratik çözümlere odaklanılmış. Örnek olarak taşıyıcı ve tavan kirişleri ham bırakılmış, üzerlerine yağ veya cila sürülmemiş. İç duvarların son yüzeyi farklı tonlarda toprak dekor sıvalarla tamamlanmış. Mobilyalar çoğunlukla ahşap, özellikle salondaki mutfak ve parçası olduğu dolap adası tamamen huş kontrplak ile çözülmüş. Yine iç mekandaki tüm kapılar huş kontrplak ile yapılmış. Döşeme rabıtaları da taşıyıcı sistem ve tavan kaplamasında olduğu gibi sedirden yapılmış. Kirişler, dolaplar ve kapılar kendi başlarına mobilyaya dönüşmüş. Ayrıca ev sahipleri iç mekânı olabildiğince sade tutmaya çalışmışlar. Ovaya ve bahçeye bakan cam kapılar öncelikli ışık kaynağı, ayrıca binayı çepeçevre dolaşan üst camlar da iç mekânda endirekt aydınlatma sağlıyor. Bodur maki ağaçları ile kaplı tepelere, ovaya ve yüzyıllık zeytin ağacına bakan evde duvara resim asmaya gerek duyulmamış. Tüm odalar ise terasa çıkıyor. Ege'de olduğumuz düşünüldüğünde, 8 ay boyunca en sık kullanılan yer olan teras birleştirici bir alana dönüşmüş.
TOKSİK GAZ, KÜF VE ALERJEN OLUŞMUYOR
Binanın, yazın kendini serin tutabilme, kışın sıcaklığı koruma performansı yüksek. Seçilen yapı malzemeleri ve uygulama yöntemleri sayesinde mekanda malzeme kaynaklı toksik gaz açığa çıkmıyor, küf ve alerjen oluşumu engelleniyor. Ayrıca duvardan ısıtma sistemi sayesinde büyük yüzeylere yayılan ısının radyan etkisi üzerinden iç mekandaki toz hareketi asgari düzeye düşürülüyor.
AHŞAP VE KIL GİBİ DOĞAL MALZEMELER KULLANILDI
Üst yapı doğada yetiştirilebilen hammaddelere dayalı malzemeler ile yapılmış. Bunlar; ahşap, saz kamışı, selüloz, kerpiç dolgu, sıkıştırılmış toprak paneller, kil sıvalar. Bu malzemelerin kullanımı; yapının nefes alabilirliğine, iç iklim kalitesine katkı sağlarken iç ortam nem dengesini ideal seviyede tutuyor. Kerpiç duvar örgüsü, toprak paneller, yapının ısı depolama kapasitesini de arttırıyor.
'KIRSAL YAŞAM BİZİM İÇİN EN SAĞLIKLI TERCİHTİ'
İNŞAATI 2019'da tamamlanan yapının, mimari projesini And Akman ve Mehmet Şenol üstlenmiş. Kadıovacık köyünde bir biyo ev inşa etme fikrinin nasıl geliştiğini ev sahibesi Merve Titiz Akman şöyle anlatıyor: "And ile her ne kadar İstanbul'da tanışmış olsak da her ikimiz de kırsalda yaşamanın bizim için en sağlıklı tercih olduğunu düşünüyorduk. And, Türkiye'ye dönmeden 20 yıl Almanya'nın Allgau bölgesinde gelişmiş kırsal yaşamı deneyimlemişti, ben de İsveç'teki yüksek lisans sürecinde benzer deneyim elde etmiştim." Tabii o sırada akıllarında sadece kendi yaşamları değil aynı zamanda YBE'nin geleceğinin de olduğunu belirtiyorlar. Uzmanlıkları doğrultusunda kırsalda sürdürülebilir yerleşime enerjilerini harcamak isteyen çift, diğer taraftan akademiden ve üretim ağından uzak olmamak ve ulaşım altyapısı itibariyle erişilebilir olmanın da kendileri için son derece önemli olduğunu anlatıyor. İşte tüm bu ihtiyaçlar onları Urla'ya yöneltmiş.