Fenerbahçe özellikle maçların son 15 dakikalarını çıkartmakta zorlanıyor ya, çaresini buldum. Getirin Jennifer Lopez'in kondisyon hocasını takımın başına, olay bitsin!..
Yahu bu nasıl bir enerjidir?
Ben tribünde izlerken yoruldum. Her şarkısında sanki 300 kalori yaktım. Hem son derece ritmik şarkıları bir gram detone olmadan söyleyeceksin, hem çılgınlar gibi dans edip sahnede sürekli koşturacaksın, hem seyircinin ilgisini sahneye odaklamak, onları harekete geçirmek, şovun bir parçası haline getirmek için sürekli göz ve söz temasında bulunacaksın...
Öff, yazarken bile hatırlayıp nefes nefese kaldım...
KENDİ KÜÇÜLDÜ, ŞOVU BÜYÜDÜ
Bir kez daha anladım ki, kimseye boşu boşuna 'dünya starı' demiyorlar. Jennifer Lopez'in bugüne kadar bilmediğim bir yanını da keşfettim.
Kadında kibirden eser yok. Bugüne kadar gerek ülkemde gerekse yurt dışında pek çok ünlü starı izleme şansı buldum. İçlerinde bu denli mütevazı, sıcakkanlı, samimi olanına rastlamadım. Kendini küçülttükçe, şovunu büyüttü, bayıldım.
Jennifer Lopez'in gerçek ününü 'poposuna' borçlu olduğunu iddia edip ona burun kıvıranlardan hiç olmadım. Zaten bir şarkıcıyı sahnede izlemeden, onun hakkında iddialı yorumlar yapmak âdetim değildir. İyi ki sabredip konserini beklemişim. Sahnede umduğumdan fazlasını buldum.
Sadece müziği, sanatı, şovu, mütevazı kişiliği mi?
Tabii ki fiziği de etkileyiciydi. Etrafımdaki tüm kadınların, erkeklerinkinden daha hayran bakışlarını yakaladım.
FAZLADAN 100 MEKİK
Jennifer'ın karnı ne baklavaydı, ne tel kadayıf. Sportif çekicilikle kadın estetiğinin şahane bir sentezi gibiydi. Sanırım konseri izleyen tüm kadınlar eve gidince fazladan 100 mekik daha çekmiştir! Anlamadığım konuya gelince: Bir dünya starını izlemeye gelmişsin. Belki yiyeceğinden, giyeceğinden kesip para biriktirip bilet almışsın. Onca trafiği, park sorununu, itiş kakışı aşıp, salona gelmişsin. İyi de güzel kızım, neden iki saatlik konseri cep telefonunun minicik ekranından izlersin?
Millet kayıt yapmaya öyle meraklı ki, bir elinde sürekli telefon olduğu için Jennifer'ı alkışlayamadı bile...
