YouTube'un sevilen kanallarından Bi' Başka'ya konuk olan Cenay Türksever, birlikte çalışmayı en çok istediği oyuncuyu da açıkladı: Haluk Bilginer. Haluk Bilginer. Kenan İmirzalıoğlu ile abi kardeşi oynamayı çok isterim.
Gelecekte geçen, yerli bilim kurgu ve aksiyon dizisi. Börü 2039. 'Wow'' dedirtiyor bu sıfatlar iddiasıyla. Önce projeden sonra da Çaka Yazgan karakterinden bahseder misin?
Çok güzel bir sezon geçirdik. 6 bölümümüz yayınlandı. Çaka Yazgan karakterini menajerim bana sunarken "Tam senlik" demişti. Senaryoyu okuyunca ben de böyle düşündüm. Karakterim için çok çalıştım. Onu anlamaya çalıştım. İnsanlara biraz yukarıdan bakan bir karakter, sebebini anlamaya çalıştım. Cenay'ı bir kenara koydum. Zamanla karakteri de iç dünyama aldım ve dışarı aktardım. Hazırlıklar uzun sürdü. Dizide zırh giyiyorum, biliyorsun. Zırhı denemeye Almanya'ya gittim. Sol kolunda silah, sırtında roket, sağ kolunda demir yığını olan bir kostümdü benimki. Zırhı giydiğimde üzerimde 35-40 kg yük oluyordu. Sette 10-15 saat boyunca üzerimde taşıdım bu zırhı. 5-6 saatten sonra alışıp zırhla bir bütün oluyordum. Eve gittiğimde hala üstümdeymiş gibi hissediyordum. Karavana gidiyordum ama üzerimden zırhı çıkarmıyordum. Çünkü anlamam lazımdı, onu içime sindirmem lazımdı. Çaka'yı doğru bir şekilde aktarmak için hep o zırhla gezdim diyebilirim.
Set nasıldı? Nasıl geçti senin için?
Çok eğlenceli geçti. Çok çalışıyorduk. İşimizi en iyi şekilde yapmaya çalıştık. Türkiye'de ilk defa farklı bir şey yapıyorduk. Kamera önü ve arkası elinden gelenin fazlasını yaptı. Bir ışık açısından dolayı aynı sahneyi defalarca tekrarladığımızı biliyorum. Herkes çok anlayışlıydı. Yönetmenlerimizle fikir alışverişi yaptık sürekli. Çok keyifliydi.
Devamı gelecek mi?
Görmedim, duymadım, bilmiyorum :) Sürpriz olsun…
Okuduğun farklı projeler var mı?
O da sürpriz olsun :) Okuduğumuz senaryolar, görüştüğümüz insanlar tabii ki var. Ama resmileşmeden bir şey söylemek doğru olmaz.
"HER ROLÜ OYNARIM"
Kostümler, animasyon, senaryo, işleniş… Böyle farklı bir yapımda yer almak seni tatmin ediyor olsa gerek. Bu projeden sonra zengin kız fakir oğlan; 2 kadın arasında kalan bir ceo tarzı senaryolar gelse nasıl tepki verirsin? Sıcak bakar mısın, mesafeli mi yaklaşırsın?
Ben oyuncuyum, her rolü oynarım. Hiç iş ayırt etmem. Gelen karakter neyse en iyi şekilde çalışıp seyirciye aktarmaya çalışırım. Gerekirse karakterim için saçımı keserim, kilo veririm. Çaka için haftanın 6 günü spor ve diyet yaptım. Yeri geldi sette spor yaptım.
Diziyi takdir edenler olduğu gibi eleştirenler de var tabii. Ama farklı şeyler deneyen, kolaya kaçmayan bir ekip görüyoruz. Sence haksızlık ediliyor mu?
Herkesin fikrine, eleştirisine saygı duyuyorum. Ama iç dünyamda bir küçük burkuluyorum. "Durun siz bekleyin! 4. veya 5. bölüm yayınlansın, fikriniz değişecek" diyorum içimden. Gerçekten de değişiyor fikirleri.
Biraz da geçmiş projelerinden bahsedelim. Beni Bırakma, Sevdim Seni Bir Kere, Elif gibi günlük yayınlanan dizilerde rol aldın. O nasıl bir deneyimdi? Artıları eksilerinden bahseder misin?
Ezber yeteneğim inanılmaz derecede gelişti. Bir günde 20 sayfa çekiyorduk. İnanılmaz yoruluyordum. Sadece set ve evden oluşuyordu hayatım. Bir haftada 5 bölüm çekiyorduk ve 20 bölüm önden gidiyorduk. En büyük artısı ezber yeteneğimi geliştirmesi oldu, dediğim gibi. Çakralarım açıldı. Ne duyuyorsam kapıyordum. Günlük işin hızına alışınca da kendini bırakıyorsun bir raddeden sonra. Dijitale iş yaptıktan sonra rahat ve iyi hissettim. Ama günlük dizilerimin de yeri bende çok ayrı.
Gündüz kuşağının kitlesi daha fanatik oluyor. İzlediği şeyle arasında çok farklı bir bağ oluşuyor. Sen günlük dizilerde oynadığın süreçte değişik mesajlar alıyor muydun izleyicilerden?
Oluyordu. Ama benim en şaşırdığım şey benim adıma yapılan videolar, editlerdi. O sevgiden besleniyordum. Genelde sosyal medyada mesaj kutularıma bakmam ama ben.
"INSTAGRAM'A FOTOĞRAF KOYMAK İÇİN 1 AY UĞRAŞIRIM"
Sosyal medyayla aran nasıl?
Normal. Instagram'da çok seçiciyimdir. Bir fotoğraf için 1 ay boyunca uğraşırım. Rengidir, ışığıdır, kıyafetidir beğenmem. Ama işle ilgili şeylerde o kadar düşünmem.
"BOYUN UZUN, YÜZÜN DÜZGÜN… TİYATROYA DEVAM ET!" DEDİLER
Tekstil mühendisliği okurken nasıl oyunculuğa yöneldin? Senin oyunculuk hikâyen nasıl başladı?
Ben annem, babam ve dedemlerle büyüdüm. Küçükken onların karşısına geçip taklitler yapardım. Onları güldürürdüm. İlkokulda tiyatroya merak saldım. Sahneye çıktığımda, ışıkları gördüğümde, sahne tozunu yuttuğumda kendimi çok değişik hissettim. Boyum uzun olduğu için voleybola da gidiyordum. Voleybolla tiyatro arasında kaldım. İkisine de yetişemiyordum. Voleybola devam ettim ama tiyatro içimde ukte kaldı. Lisede ve üniversitede de voleybola devam ettim. Ama arkadaşlarım bana hep "Boyun uzun, yüzün düzgün. Neden tiyatroya devam etmiyorsun? Konservatuvara gitseydin" derlerdi. Ben de durup düşündüm. 'Üniversitede okuduğum bölümü bitirip tiyatroya ve oyunculuğa geri döneceğim' dedim kendime. Ardından eğitimlere başladım. Eğitimden önce de bir ufak modellik yaptım. Yurt dışından modellik için teklif gelmişti ama ben oyunculuk yapmak için reddettim.
Sporla da ilgilisin bildiğim kadarıyla. Cenay'ın bir günü nasıl geçer? Neler yapmaktan hoşlanır? Ne izler, ne yer, hangi sosyal aktiviteleri yapmaktan hoşlanır?
O gün bana aitse uzun zamandır yapmadığım şeylerin listesini çıkarırım. Ben not defteri tutmayı çok severim. Gördüğüm şeyleri hem yazarım hem çizerim. Yıllar sonra işime yarar, yarattığım karakterlere katkıda bulunur. Okuduğum kitapları bir daha okurum, izlediğim filmleri bir daha izlerim. Çünkü her yaşta her olgunlukta farklı bir bakış açısıyla ele alırsın gördüğün her şeyi.
Nasıl bir arkadaş ve nasıl bir sevgilisindir?
Sevdiklerim için her şeyi yaparım. Arkasında dururum, desteklerim. Fikirlerini desteklerim.
"KENAN İMİRZALIOĞLU İLE ABİ KARDEŞİ OYNAMAK İSTERİM"
Birlikte çalışmayı çok istediğin bir oyuncu var mı?
Haluk Bilginer. Kenan İmirzalıoğlu ile abi kardeşi oynamayı çok isterim.