Caner Çalışır'ın geçtiğimiz gün hayatını kaybettiği haberinin ardından ortaya çıkan skandal sosyal medyayı birbirine kattı. Genç fenomenin cenazesine katılan arkadaşları üzüntülerini adeta sosyal medya üzerinden paylaşınca bu durum büyük tepki topladı. Uzman Psikolog Ceylan Şekerci konuya ilişkin bazı açıklamalarda bulundu. Caner Çalışır'ın cenazesinde yaşanan bu olayı "Sosyal medya bağımlılığı" olarak tanımladı. İşte Caner Çalışır'ın cenaze töreninde yaşanan bu olaya ilişkin uzman yorumu…
Hayatını kaybeden sosyal medya fenomeni Caner Çalışır'ın cenazesinde yaşananlar adeta pes dedirtti. Sergilenen bu davranışla ilgili olarak ise Uzman Psikolog Ceylan Şekerci; "İnsanoğlunun ölüm karşısında verdiği tepkilerde bazı bireysel farklılıklar olsa da hepimiz bu soğuk gerçeğin karşısında çaresiziz. Günümüzde sosyal medya kendini ifade edebilmenin en önemli araçlarından biri. Bazı kişiler şiddetli onay alma ihtiyacı ile insanlar tarafından takip edilmekten ve paylaşımlarının beğenilmesinden büyük haz duyuyorlar. " ifadelerinde bulundu.
İşte açıklamanın detayları…
ÖZEL HAYATIN SINIRLARI İYİ ÇİZİLMELİ
Hürriyet Aile yazarı ve Uzman Psikolog Ceylan Şekerci, cenazede sergilenen bu davranışla ilgili şu yorumda bulundu:
"İnsanoğlunun ölüm karşısında verdiği tepkilerde bazı bireysel farklılıklar olsa da hepimiz bu soğuk gerçeğin karşısında çaresiziz. Günümüzde sosyal medya kendini ifade edebilmenin en önemli araçlarından biri. Bazı kişiler şiddetli onay alma ihtiyacı ile insanlar tarafından takip edilmekten ve paylaşımlarının beğenilmesinden büyük haz duyuyorlar. Ancak mahremiyet ile sosyal hayat dengesi iyi kurulamadığında tepkimizi çekecek durumlar da gelişebiliyor. Takipçi kazanmanın gerçek dost kazanmaktan çok daha kolay olduğu sanal platformlar kişinin yalnızlık hissinin üstünü örtebiliyor. Kişilerin hep en iyi, en mutlu, en sosyal, en başarılı, en sevilen olarak lanse edildiği sosyal medya hesapları bizi hayatın her anının toz pembe olduğu gibi bir yanılgıya sürüklüyor. Özel hayatın sınırlarının iyi çizilmesi gerektiğini düşünüyorum. Mahremiyet kavramının ihlal edildiğini algılayacağımız her türlü paylaşımın iyice gözden geçirilmesi taraftarıyım."
BAĞIMLILIKLA BİRLİKTE GERÇEKLİKLE TEMAS GİDEREK AZALIYOR
Psikolog Gülşah Öztürk Erten ise "Cenazedeki paylaşımlar sosyal medya bağımlılığının ne kadar ileri boyutlarda olduğunu gösteriyor" dedi ve şöyle konuştu:
"Hayatın içinde artık sosyal medya, iletişim kurmaktan çok daha fazlasını ifade ediyor. Bu sayede insan başkaları tarafından görülmek, kendini ifade etmek, değerli ve önemli olmak, bir diğeri ile iletişimde kalmak gibi temel duygusal ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor. Ancak bu ihtiyaçları karşılarken gerçek hayat ve sanal hayat dengesini yeterince kuramayınca sosyal medya bağımlılığı oluşabiliyor. Cenazedeki sosyal medya paylaşımları da aslında yaşanan bağımlılığın ne kadar ileri derecelere gidebileceğini gösteriyor. Sosyal roller, yerine getirilmesi gereken görevler ve yaşanan duygular geri plana atılabiliyor. Belki de yas ve üzüntü ile başa çıkmak için bir kaçış yolu olarak yine sosyal medya kullanılabiliyor. Ancak farklı sebepleri olsa da bağımlılıkla birlikte gerçeklikle temasın giderek azaldığını söyleyebiliriz."
MAHREMİYET, MANEVİYAT VE GERÇEKLİK KAVRAMLARINDAN UZAKLAŞMASI RAHATSIZ EDİCİ
Uzman Klinik Psikolog Dilara Sayar, bakın bu konuda neler söylüyor:
"İnsanın sevdiği birini kaybetmesi yaşayabileceği en zorlu yaşam olaylarından biri şüphesiz. Kayıp ve yas psikolojisi kişiye özgüdür. Her kayıp kişide acı ve keder hisleri yaratır. Ancak sürecin nasıl bir seyir izleyeceği bu kaybın beklenmesine, kaybedilen kişinin hayatında kapladığı yere, kaybı yaşayanın psikolojik gücüne bağlıdır.