Mania hem Can Yaman'ın yeni parfümünün ismi, hem de İtalya'da yaşanan durumun tam tespiti... İtalyan kadınları resmen Can Yaman manyağı olmuş...
Ex yenge Diletta bile ekranda Can Yaman diye ağlıyor. Hatırlayın, Can Yaman İtalyanların ünlü sunucusu Diletta Leotta ile sevgiliydi. Ayrıldılar. Geçen gün Diletta, Silvia Toffanin'in Verissimo adlı talk show'una konuk oldu, Can Yaman sorulunca ağladı ağlayacak halde...
İlişkilerinden güzel bir hikaye, ilk görüşte gerçek bir aşk, çabuk biten bir peri masalı olarak söz ediyor. Öyle cümleler kurdu ki, açıp telefon Can'a "Yapma oğlum, üzme kızı!" diyeceğim, o derece.
Diyor ki Diletta, "Ben aşık oldum, netliğimi ve kesinliğimi kaybettim. Hâlâ aşığım, geri dönmeyi umuyorum. Aşk ve hayat tahmin edilemez. Umarım yeniden başlayabilir"
Kız Romeo'sunu kaybeden Jüliet olmuş kederli.
Tarihçiler ileride yazar ama ben size şimdiden söyleyeyim...
Bu bir efsanenin çöküşüdür. Bu İtalya'nın yeni Rönesansıdır... Yeni bir çağın başlangıcıdır.
Hani İtalyan erkekleri dünyanın en yakışıklısıydı, en flörtözüydü... N'oldu...! Bir Türk dünyaya bedel mi oldu?
Koskoca efsaneyi, İtalyan erkeklerini bir kalemde, üstelik bir yılda harcadı adam. Kadınları televizyon programında arkasından gözyaşı dökecek hale getirdi... Vay be...
Üstelik sadece Diletta değil Can büyüsüne kapılan. Tüm İtalyan kadınları, sularına bir şey karıştırılmış gibi davranıyor.
İnsan sorguluyor. İtalyan kadınlarının, İtalyan erkeklerinde bulamadığı ne ola ki, Can Yaman'ı gördükleri yerde parçalayacak kadar kendilerinden geçtiler?
Adamın otel kapısında sabahlayanlar mı dersiniz, havaalanında yakasına yapışanlar mı, arkasında hüngür şakır ağlayanlar mı... İtalyan televizyon dünyası "Bello, Bravo, Brillante, Intelligente" diye inliyor...
Son olarak Palermo'ya gitti bir film çekimi için, havaalanında başladı kadın izdihamı, kaldığı otelin kapısını sardılar sonra... Arabayla çıktığında artık iş ürkütücü boyuta geldi.
Ete susamış zombiler gibi arabanın camına, kapısına yapıştı kadınlar. Araba hareket edemedikçe Can Yaman'la birlikte araçta olanlar korkmaya başladı. Durum kontrolden çıktı anlayacağınız. "Çıplak çıplak" diye bağırıyorlardı en son!
Sonra ne oldu bilmiyorum, görüntü orada kesildi. Korku filmi gibi... İtalya'da neler oluyor? Dışişleri bakanım, büyükelçim size sesleniyorum, N'olur biri Can'ı kurtarsın...!
METİN HARARET YAPTI...
Bana da küstü. Metin Hara'ya doktoru, geçen hafta yazdıklarım yüzünden "İncinmişsin" dedi.
Metin'ciğim sabah yazımı okudu, öğlen olmadan avukatını aradı, "Onu da mahkemeye ver" dedi. Avukat da, sanırım şöyle bir tepki verdi, "Te allam ya oturmuş şurada rahat rahat kahvaltı ediyorduk, yine birini mahkemeye veriyoruz" diye homurdana homurdana, story açıklaması yazdı.
Ok Metin, sakin ol şampiyon.
Sana Zuhal Olcay'dan bir şarkı gönderiyorum
"Şarkı söylerim beğenmezsin, konuşurum dinlemezsin
Şakalarıma gülmezsin, işin aslı sevgilim
Sen bana fazla iyisin.
Ben hiç mükemmel değilim, belki de sıradan biriyim.
Çok gülerim kızarsın, ağlayınca kaçarsın.
Sen bana fazla iyisin..."
Kızma Metin, sen ergen değilsin, sen çok tatlısın, sen bir tanesin, en çok yakışıklısın, en spiritüel sensin, sen hep haklısın... Yani sen bana fazla iyisin.
Not: Kediyi merak öldürür, acaba Metin Hara bugüne kadar kaç kişiyi mahkemeye verdi diye bir araştırma içindeyim. Anadolu ve Avrupa yakasındaki adliyelere haber saldım... Çok yakında...
İYİ DE NİYE EDİS?
Netflix'te geziniyorum, karşıma bir tanıtım çıktı, 'Starlight' isimli bir belgesel. Edis Görgülü'nün yıldızlığa uzanan inişli çıkışlı yolculuğu anlatılıyor. İyi de daha bu çocukcağız yeni yola çıkmadı mı? Tarkan desen, Kenan Doğulu desen anlarım... Edis belgesel olacak kadar ne yaşamış olabilir? Yanlış anlaşılmasın bayılırım Edis'e...
Belgeselde, milyonların şahit olduğu konserlerden, sadece ünlü yıldızın yakın çevresinin yer aldığı görüntülere kadar birçok özel an var. Edis de "Starlight, benim için önemi büyük olan 2019'daki 'An'a Veda' konserimi merkeze alan bir film. Bu konseri, hayatımın ilk bölümünün finali ve ikinci bölüme geçişin kutlaması olarak kabul ediyorum. Bir pop müzisyeninin hayatını merak eden her insan ya da bu işi yapmak isteyen her genç dostuma iyi seyirler" demiş... İzlerim ama hâlâ kafamda deli sorular, niye Edis?