Thodex'in sahibi Faruk Fatih Özer, yurt dışına 2 milyar dolar kaçırarak ülke tarihinin en büyük bireysel dolandırıcılığını yaptı. Ama dolandırdığı insan sayısı ise daha şaşırtıcı. Tam 391 bin kişi.
Peki, Özer bu kadar insanı nasıl kandırdı?
***
Bir Thodex mağduru, "Biz kazandıktan sonra doymayınca bu çocuk da 'Bunlar kazanacağına ben kazanayım' dedi. 125 bin liralık zararım var. Çocuk bizim paraya doymamamızdan faydalandı" diyor. Bu açıklama her şeyi özetliyor.
***
Sülün Osman gibi dolandırıcılara, bankerlere, Titan'lara, kripto paracılara vs. ne büyük paralar kaptırıldı! Türk insanında çalışmadan zengin olma sevdası fazla... Elbette genelleme yapamayız ama elindeki parayla yatırım yapmak yerine kolay yoldan para kazanmanın hesabını yapanların sayısı çok. En çok da bu insanlar dolandırılıyor. Bazıları da fazla iyi niyetli ve dolandırılmaya müsait.
SÜLÜN OSMAN'IN ANISI
Bir de kolay yoldan para kazanmak için ava çıkan ve avlanan şark kurnazları var! Onları da en iyi çözen; dolandırıcılar kralı Sülün Osman (Osman Ziya Sülün). 1950 ve 1960'lı yıllarda Galata Kulesi'ni satan, Eminönü meydanındaki saati ve şehir hatları vapurlarını devreden, Taksim Meydanı'na paspas atarak gelen geçenden ayakbastı parası alan Sülün Osman, 20 Nisan 1962'de hapisteyken 'Alınteri ile Yaşamak' konulu konferans verecek kadar efsane bir dolandırıcıydı.
***
Sülün Osman ava gidenleri nasıl avladığını şöyle anlatıyor:
"Benim dolandırdığım insanlar dolandırıcıydı aslında. Yani bana yaklaşma sebepleri beni dolandırmaktı. On tane bilezikle geliyorum adamın önüne akşam vakti. Kuyumcunun kapısındayız ve dükkân kapalı. Karımın hastalığı olduğunu, acilen bilezikleri bozdurmam gerektiğini ve nöbetçi eczaneye gidip ilaçları almamın şart olduğunu söylüyorum. Hakiki olsalar bileziklerin fiyatı bin lira. Diyorum ki, 300 liraya ihtiyacım var.
Adam sabah kuyumcuya gidip bilezikleri bin liraya bozdurabileceğini ve birkaç saat içinde havadan 700 lira kazanacağını düşünüyor. O arada benim ayakçım da mevzuya ortak çıkıyor ve bilezikleri ucuzdan almak istiyormuş gibi ayak yapıyor. Telaşlanıyor adam hemen 300 lirayı verip alıyor bilezikleri.
Adam, ertesi sabah kuyumcuya gidip de bileziklerin sahte olduğunu öğrenince karakola gidiyor. Ve ben aranıyorum... Demiyorlar ki ona, 'Be adam 1000 liralık bileziği 300 liraya almayı düşünürken aklında ne vardı?' diye. Ben hayatım boyunca beni dolandırmaya kalkışmamış tek bir kişiyi dolandırmadım."
***
Thodex'e 125 bin lirasını kaptıran ve "Daha çok kazanalım derken, 'Çocuk paraları alıp kayboldu" diyen vatandaş da tam Sülün Osman'lık kurban değil mi?
GOOGLE NEDEN ÖNLEM ALMIYOR?
Sabah'tan Metin Can'ın haberine göre Google'da 'İstediğiniz telefonu dinleyin', 'WhatsApp yazışmalarını canlı görün', 'Mesajlara ve maillere erişin' şeklinde mesajlarla reklam yayınlayan hacker'lara en çok boşanma aşamasındaki çiftler talepte bulunuyormuş. Hacker'ların müşterilerine yolladığı yazılımlar cep telefonuna yüklendi mi, geçmiş olsun! O telefondaki her türlü bilgi hacker'ların eline geçiyor.
Google'dan otele rezervasyon, bir hizmet ya da ürün almadan önce iyice araştırma yapmak zorundayız artık.
Çünkü Google aramalarında üste çıkmanın yolu reklam vermek. Dolandırıcıların ilk yaptığı da reklam vermek.
Google sadece kazanacağı paraya bakıyor, reklamı verenin dolandırıcı olma ihtimaline karşı detaylı denetim yapılmıyor! Ve bu yüzden birçok insanın canı yanıyor!
Google'ın yıllık geliri 100 milyar doların üzerinde olmasına rağmen hâlâ dolandırıcılara karşı çözüm üretememesi garip değil mi? Yoksa Google dolandırıcılardan elde ettiği büyük reklam gelirini kaybetmek mi istemiyor?
AŞI ÖNCELİĞİ İSTİYORLAR!
Fransa'da şarap ve parfüm gibi ürünlerin kalitesini koklayarak veya tadarak değerlendiren uzmanlar Covid- 19 aşısı için öncelik talep ettiler. Bu da dert mi şimdi diyebilirsiniz?
Covid-19 hastası olanlar tat ve koku alma yetilerini bazen birkaç hafta, bazen de altı ay kaybediyorlar. Tadarak, koklayarak para kazananlar için bu sorun kâbustan beter. Çünkü bu kişiler tat ve koku duyuları çok gelişmiş özel insanlar.
Şarap ve parfüm denince akla ilk Fransa gelir. Milyarlarca dolarlık bu iki sektörün darbe almaması için Fransa bu özel insanlara aşı önceliği tanır mı dersiniz? Bekleyip göreceğiz.
DOLANDIRICILARIN ÜNLÜLERİ KULLANMASI
Geçtiğimiz yıl Thodex'in reklam kampanyasında Pınar Deniz, Mine Tugay, Özge Ulusoy, Deren Talu, Ebru Şallı gibi ünlü modeller lüks otomobillerin önünde poz vermişlerdi.
Yine geçtiğimiz yıl Thodex'in otomobil çekilişi için Burcu Esmersoy, Cansel Elçin, Selin Şekerci ve Pelin Karahan gibi isimler de kampanyanın tanıtımını yapmışlardı.
Thodex'in reklamlarında ünlü isimleri kullanması klasik bir yöntem. Ünlü yüzlerle hem halkın ilgisi kampanyalara çekiliyor hem de güven tazeleniyor.
80'li yılların efsane ismi Banker Kastelli de reklamlarında ünlü isimleri oynatmıştı. Cüneyt Arkın, Fikret Hakan, İzzet Günay, Selma Güneri, Ekrem Bora gibi efsaneler Kastelli reklamlarında halka güven verdiler.
Elbette oyuncular, modeller işlerini yapıyorlar ama ünlüler aynı zamanda rol modelleri. Onları seven, güvenen milyonlarca insan var. Ünlü isimler bir reklam teklifini kabul etmeden önce en azından "İnsanlar bana güvenip alır ve sonra da mağdur olurlar mı?" diye düşünmeleri gerekmiyor mu?
ALTYAZI
"Eskiden bu hayatta en kötü şeyin yapayalnız kalmak olduğunu düşünürdüm... Hayır, değil. Hayattaki en kötü şey, seni yalnız hissettiren insanların arasında kalmak!" (World's Greatest Dad)