Geçen yıl Konya'da sevgilisi tarafından darp edilen kadını kurtarmak için olaya müdahale eden, boğuşma sırasında nefessiz kaldığı için yanındaki bıçağı kullanıp, adamın ölümüne yol açan 20 yaşındaki tıp fakültesi öğrencisi Kadir Şeker'i hatırlarsınız. Olayın ertesi günü bu sütunlarda "Bu davanın takipçisi olacağım. Çünkü ona verilecek ceza, kadına şiddete karşı mücadelenin ve müdahalenin kaderini belirleyecek, içtihat oluşturacak" demiştim. Kadir'e tam 12 buçuk yıl hapis cezası verildi.
Önceki gün Yozgat'taki bir olay, ne yazık ki beni haklı çıkardı. Benzincinin marketinde bir adam (!), eski sevgilisini yerlerde sürükleyip, suratına tekmeler atıyordu. Market çalışanları ise o sırada hiçbir şey olmamış gibi rafları düzenlemeye devam ediyorlardı. O da yetmezmiş gibi korkunç darp olayı devam ederken içeriye bir müşteri girdi. Onların yanından geçti, kasaya geldi ve gayet sakin alışverişini yapıp, dışarı çıktı. Saldırgan adam ve mağdur kadın adeta görünmez olmuşlardı. Onları görünmez kılan 'perdenin' adını o anda koydum: "Kadir Şeker Sendromu..."
Korktuğum başıma gelmişti işte. Kadir'in aldığı ceza herkesin kafasının bir köşesine yapışıp kalmıştı. Bu saatten sonra kimse, saldırıya uğrayan bir kadının yardımına koşamayacaktı kolay kolay... Nitekim 'aynen' öyle oldu...
Eşitlik ve adalet
Tam da yukarıdaki yoruma denk düşen bir karikatüre rastladım sosyal medyada. Pek çoğumuz, 'eşitlik' ve 'adalet' kavramlarının aynı şey olduğunu düşünürüz. Bu karikatür ise aralarındaki ayrımı son derece net ve dramatik bir şekilde anlatmış. Her eşitlik, adalet sayılır mıymış, bir bakın bakalım...
Komandoya çok yakıştı
Harmandalı'nı çok severim. Altınoluk'lu eşime jest olsun diye bir hafta ders almış ama düğünde heyecandan becerememiştim...
Zeybek bana göre bir erkeğe en yakışan oyundur. En çok da Ata'ma yakışırdı zaten. Haberlerde izledim. Eğridir Dağ Komando okulunun subay ve öğrencileri, Burdur'daki antik Sagalassos kentini ziyaret etmişler. Çıkışta hep birlikte, kusursuz bir koreografi ile Harmandalı oynamışlar. İzlemeye doyamadım. Bunu akıl eden ve uygulatan komutanlarına kocaman bir helal olsun! Kartal kanadı gibi yana açılan kollar, keskin figürler, yeri titreten diz vurmalar... Bu dans, heybetli komandoya öyle yakıştı ki, haddim olmadan bir öneride bulunmak geldi içimden:
Harmandalı, tıpkı komando yemini gibi kahraman komandonun simgelerinden biri olsun. Eğitim birliklerinde sabah sporuna ısınma niyetiyle hep birlikte oynansın.
İlyas Reis'in antrenman günleri
Ozan Akbaba'yı televizyon izleyicileri Atv'deki Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisinde 'İlyas' karakteri ile tanıyıp sevdi. Hızır Reis'in kardeşi İlyas'ı başarılı oyunculuğuyla dizinin lokomotif karakterlerinden biri haline getiren Ozan Akbaba'nın televizyon serüveni aslında çok daha önceden bir başka iddialı dizi ile başlamıştı. Akbaba, yıllar önce Kanal D'nin kült yapımı Arka Sokaklar'da kanun kaçağı Cevher'e (Nail Kırmızıgül) yardım ve yataklık eden 'Doktor Veysel'i canlandırmıştı.
Belli ki bizim İlyas mafya alemi için antrenmanlara uzun süre önce başlamış. Fotoğraf da İlyas'ın Veysel günlerinden...
Gaf kürsüsü
Mustafa Sarıgül "Lütfen İsrail'deki bu zulmü durdurun, yoksa biz Türk halkı olarak ne yapacağımızı biliriz" dedi. Ancak zulüm İsrail'de değil, Filistin'deydi!
Zap'tiye
Rusya'da Muhteşem Yüzyıl dizisinin cipsi çıkmış. Baltacı ile Katerina'nın çikolatası da çıkar mı acaba?
Ne demiş?
"Marka bir sözdür. İyi marka ise tutulmuş bir sözdür." (Zeytinyağı reklamında firma yöneticisinin sözü)