Her şey Bülent Ersoy'un son evliliği ile ilgili olarak bir magazin muhabirinin Hülya Avşar'a "Bu evliliği nasıl yorumluyorsunuz?" diye sormasıyla başladı. Hülya Avşar, "Ben çocuğumun bir transseksüel ile evlenmesine asla izin vermezdim" diye yanıt verince, Türkiye'nin en ünlü iki ismi arasında ipler koptu... Gerginlik, geçtiğimiz hafta "sıcak savaşa" dönüştü. Hülya Avşar, Barbaros Şansal'ı ağırladığı programında Ersoy için "Kendisini insan olarak sevmiyorum. Sanatına da saygı duymuyorum" deyince, Diva bir internet sitesi üzerinden son derece ağır bir yanıt verdi. Pazartesi günü "Hüya Avşar Soruyor" programına sevgili Cenk Eren ile beraber konuk olmak üzere Habertürk stüdyolarındaydım. Hülya Avşar son derece gergindi ama bizlere çaktırmamaya çalışıyordu. Ama söz Bülent Ersoy'dan açılınca, kendini tutamadı. Öyle bir salvo başladı ki, anlatılır gibi değil. Program gece banttan yayınlandığı için Avşar'ın sözlerinin büyük bölümü rejide makaslanmış. Bu sözler antene çıkmadığı ve kamuoyu ile paylaşılmadığı için benim gazetecilik anlayışıma göre "ambargolu"dur. Bu nedenle yazmayacağım. Avşar isterse, daha sonra aynı sözleri tekrarlayabilir. Ancak program sonrası yaptığımız sohbette, Hülya Avşar'ın bir tek cümlesi var ki, onu yazmadan edemem. Zira 6 kişinin huzurunda ve tam üç kez "Bunu aynen böyle yazabilirsiniz" dediği için yazıyorum. Hülya Avşar, Bülent Ersoy'un geçen hafta hastaneye yattığını hatırlatarak, "İlk kez bir insanın hastaneden çıkamamasını, ölmesini istedim" dedi. Bunu yazmamın amacı "sansasyon yaratmak" değil elbette. Hülya'nın nasıl bir ruh hali içinde olduğunu betimleyebilmek için yazıyorum. Zira Hülya'ya en çok Bülent Ersoy'un, merhum annesi Emral Avşar için söylediği sözler dokunmuş. Hatta dokunmak ne kelime, hançer gibi yüreğine saplanmış. Avşar, "Bana istediğini söyleyebilir. Beni sevmek zorunda değil, eleştirebilir. Ama ölmüş annem hakkında söyledikleri affedilir gibi değil. İşte bunu yapmamalıydı" dedi. Bülent Ersoy'un, yanına çok sevdiği kıymasını, makarnasını alıp, günlerce Emral Hanım'ın evinde kaldığını anlattı. Bugüne kadar hep, iki ünlünün arasındaki söz muharebesini "aynen" aktarıp, yorumsuz kaldım. Ama bir konuda Hülya Avşar'a yerden göğe hak veriyorum. Hiç kimse, ölmüş annesinin ardından kötü laf söylenmesine katlanamaz. Bülent Ersoy bu konuda büyük hata etti... (Bu arada Ersoy'a geçmiş olsun dileklerimi de iletiyorum.) Peki şimdi ne olacak? Hülya Avşar bana Bülent Ersoy'un açıklamalarına karşı hukuki haklarını sonuna kadar kullanacağını, dava açacağını söyledi. Görünen o ki, iki ünlü arasındaki çatışma, mahkeme salonlarına taşınacak.
CENK EREN'İ REDDETMİŞ
Program sırasında ilginç bir gerçek de ortaya çıktı. Cenk Eren, yeni albümündeki bir şarkıya klip çekmesi için Hülya Avşar'a yönetmenlik teklif etmiş. Hülya Avşar ise son derece açıksözlü bir ifade ile teklifi reddetmiş: "Yapamam, çünkü bu şarkıyı hiç sevmedim..." Cenk Eren, Hülya Avşar'ın sözlerine hiç alınmadığını, gerçek dostların açıksözlü olmaları gerektiğine inandığını söyledi. Eren, Tanju Okan şarkılarını seslendireceği yeni albümünün klip yönetmenliği içinse Hülya Avşar'dan söz aldığını açıkladı. Sohbetin ilerleyen bölümlerinde bir itiraf da Cenk Eren'den geldi. Hülya Avşar'a dönerek, "Aslında halkı aptal yerine koymayalım. Ben sana yönetmenlik teklif ederken, bu konudaki yeteneklerinden çok, seni albümümün promosyon malzemesi olarak kullanmak istedim" dedi. Biri, "Şarkını beğenmediğim için yönetmenlik yapmadım" diyor, diğeri "Ben seni aslında promosyon malzemesi olarak kullanacaktım" diye konuşuyor. Sonunda dayanamayıp, patladım: "Yahu iki dobra insan arasında kendimi öyle riyakar hissettim ki!.."