Mina Başaran, cemiyet hayatının genç, güzel ve başarılı isimlerinden. Fazla ön planda olmayı da, her davette görünmeyi de sevmiyor. İşi hayatının merkezi ama fırsat buldukça atlıyor özel jetine, mesela Paris'e Chanel defilesine gidiyor. Başaran'ın Harper's Bazaar dergisinin Ağustos sayısında yer alan röportajı için verdiği pozlar o kadar hoş ki, bir kısmını sizlerle de paylaşmak istedim. Başaran Holding'de yönetim kurulu üyesi olan ve finans şirketi Kredi Finans Faktoring'de operasyon yöneticiliği yapan Mina Başaran; modaya olan sevgisini, deneyim ve zevklerini, Eylem Şimşek'e verdiği röportajda şöyle anlatmış:
Defileleri yerinde izleyip gören biri olduğunuzu biliyoruz. İlk izlediğiniz defile hangisiydi?
17 yaşında gittiğim Louis Vuitton Asniere gezisi, modaya dair anılarımda ilk ve en özel yere sahip. Özel siparişlerin, egzotik derili ürünlerin, sandıkların ve hit parçaların üretildiği bu yerde büyülenmemek elde değildi. İlk defile deneyimim ise Marc Jacobs'ın, geçmişteki şovlarına gönderme yaptığı son Louis Vuitton defilesiydi. Shopping Center temalı Chanel defilesi ise bence gelmiş geçmiş en yaratıcı olandı.
Sonbahar-kış 2016-2017 sezonu için hangi defileleler dikkatinizi çekti?
Bu sezon Chanel'in Front Row Only'sine gittim. Herkesin ilk sırada oturduğu ve her ince detayı görebildiği, kıyafetlerin ön planda olduğu farklı bir konseptti. İzlediğim bir diğer defile ise Dior'unkiydi. Girişte dev gümüş ayna dekorlarla, Louvre binasının cephesi yansıtılmıştı. Kreasyonda siyah rengin etkisi yüksekti. Paltolar ve trikolar ön plandaydı.
Kış sezonundan, stilinize yakın bulduğunuz parçalar hangileri?
Asimetrik omuzlar, bomber ceketler, deri etekler ve süet montlar.