Son zamanlarda sosyal medyada en çok konuşulan konu, ülkeden kaçmak... Bu ülkenin her bir parçası senin, benim, hepimizin; nereye gidiyorsunuz!
Evet, Türk milleti olarak acımız büyük, yüreğimiz dağlandı ama umudumuzu yitirmedik.
Yaşanan hain saldırı karşısında birlik beraberlik içinde olma zamanı...
Sosyal medyada 'Hadi bu ülkeden gidelim, burası yaşanmaz oldu' diye yazmanın, hele ki eşi dostu gaza getirmenin hiç zamanı değil. Eğer birliğimizi beraberliğimizi güçlendirmez, bu saldırıların karşısında sağlam duramazsak, hiçbirimiz yarınlara güvenle bakamayız.
Ülkeden kaçmayı trend haline getirenler, can sıkıntınıza terörü bahane etmeyin.
Ha bir başka trend daha var bu aralar; herkes birilerine mektup yazıyor. Fakat mektubun muhattabı bir kişi değil, birçokları...
Yani, 'kızım sana söylüyorum gelinim sen anla' mantığında mesajlar veriliyor ki herkes kendi payına düşeni alsın. Mektuplar yazılıyor, kavgalar kıyametler kopuyor, herkes birbirini suçluyor, gitme planları yapılıyor... Durun, daha şehit analarının gözyaşı dinmedi, herkesin acısı çok taze. Bu neyin trendi diyesi geliyor insanın...
YA GERİDE BIRAKTIKLARIN?
Peki ülkeden ayrılmak çözüm mü? Ya geride bıraktıkların, ailen, evin, sokağın, kedin, köpeğin, anıların? Hadi diyelim harika bir ülkeye taşındın, artık kendini daha güvende hissediyorsun... Peki gün gelecek, içinden 'Mücadele etmedim, korkup kaçtım' diye geçirmeyecek misin? Sırf korktuğun için, belki de daha kötü şeyler yaşayacağın bir yere hayatını taşıdığının farkında değilsin. Sanki gittiğin ülkede tecavüz, intihar, terör yok; her şey güllük gülistanlık! Unutma; gittiğin yer, dünün olmadığı bir yer. Umut her zaman vardır...
İnanıyorum ki bu dayanışmayı kimse bozamayacak. Gidenin de yolu açık olsun.