Bir kez daha... Bilmem bu sütunlarda kim bilir kaçıncı kez... Müge Anlı ve ekibine gönülden alkışlar...
Kolay değildi... 30 Ocak'ta Avcılar sahilinde ölü bulunan Medet Altun'un izini sürmek, onu en son görenlerle konuşmak, eski kız arkadaşını ve onun sevgilisini stüdyoya gelmeye ikna etmek...
Dün atv ekranlarında, Müge Anlı'nın programında müthiş bir televizyonculuk olayı yaşandı. Müge ve ekibi, günlerdir bu cinayeti soruşturuyordu. Dünkü programa ise Medet'in kız arkadaşı Sevda ve onun yeni sevgilisi Hasan da konuk olmuştu. Medet'i öldüğü gün son görenler de onlardı. Müge ısrarlı ve akılcı sorularıyla her ikisini de sıkıştırıp duruyordu. Yılların deneyimi ile ikisinden de şüphelenmişti.
VE İTİRAF GELİYOR
Programın son reklam arasında Sevda, Müge'nin kulağına eğilip her şeyi itiraf edeceğini söyledi. Reklam dönüşü artık gerçekleri yüreğinde saklamaya dayanamayan acılı kadın, ağlayarak konuştu. Cinayeti, o sırada stüdyoda bulunan erkek arkadaşı Hasan'ın işlediğini gözyaşları içinde itiraf etti. Medet, Sevda'ya sahilde bira içmeyi teklif etmişti. Sevda, Medet'ten kurtulmak ve iki çocuğuyla birlikte hayatına Hasan ile devam etmek istiyordu. Durumu Hasan'a anlattı. O da, "Sen onu sahile getir, gerisini bana bırak" demişti. Sevda, sevgilisinin Medet'le sadece konuşacağını ve onu ikna edeceğini düşünüyordu. Sevda ile Medet birlikte otururken, onları izleyen Hasan sessizce arkadan yaklaşmış ve elindeki sopayı Medet'in ense köküne indirmişti.
POLİS STÜDYODA
Hasan, itiraftan önce stüdyodan dışarıya çıkarıldı. Zaten Sevda da Hasan'ın stüdyoda kendisine zarar vermesinden korkuyordu. Cinayet zanlısı Hasan, canlı yayındaki müthiş itirafın ardından programı izleyip stüdyoya gelen Cinayet Büro'ya bağlı polislere teslim edildi. Tabii Medet'i sahile götüren ve Hasan'ın onları izlediğinden haberli olan Sevda da...
Olayın ardından stüdyoda müthiş bir sevinç ve gurur tablosu yaşandı. Maktul Medet'in yaşlı babası, "Oğlumun kanını yerde bırakmadınız" diyerek Müge Anlı'nın ellerine sarıldı. Müge, "Estağfurullah, asıl biz senin ellerini öpmeliyiz" diyerek buruk bir sevinç yaşayan acılı babanın mutluluğuna ortak oldu. Türk televizyon tarihinde bir ilk yaşanırken, Müge Anlı da olayın açığa çıkmasına yardımcı olan ekibine ve polis teşkilatına teşekkür etti.
Programdan sonra Müge ile konuştum. Üzerinden üç saat geçtiği halde stüdyodan çıkamamıştı ve olayın gerilimini yaşıyordu. Anneyi reklam arasında nasıl ikna ettiğini anlattı. Sevda'ya, eğer itiraf etmezse, cinayete ortak olarak uzun yıllar çocuklarından ayrı hapiste kalacağını söylemiş.
Sevda da bunun üzerine tercihini sevgilisinden değil, 6 ve 16 yaşındaki evlatlarından yana kullanmış.
Müge Anlı bir kez daha adaletin tecelli etmesine, günahsız bir delikanlının kanının yerde kalmamasına vesile oldu. Hem iyi televizyonculuk yaptı, hem de adalete duyduğumuz inancı bir kez daha pekiştirdi. Eline, diline, yüreğine sağlık Müge kardeş...